Özersay’a ilgi büyük anlaşılan…

Halkın Partisi Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay’la ilgili dikkatimi çeken birkaç durum var. Aslında şaşırmadım desem yalan olur. Bir hafta önce Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Ankara Hükümeti arasında yaşanan sert gerginlik sırasında ya da sonrasında bu tartışmalara hiç ortak olmadı. En azından ben görmedim. Son derece doğru bir tavır olarak değerlendiriyorum bunu. Şu an için ülkenin birinci ana gündemi Ekonomi, ikinci ana gündemi ise Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Özersay her ne kadar parti başkanlığından istifa etmiş olsa dahi Başbakan Yardımcılığı görevini başarıyla sürdürüyor. Belki bir yandan seçime hazırlanıyor ama öte andan memleket sorunlarıyla ilgilenmeye de devam ediyor. Bu son derece önemli.

Yani kendini Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kaptırmış gidiyor diye bir durumu yok. Evet, hazırlanıyor ama ülke sorunları Özersay için birincil öncelik taşıyor.

Genel anlamda problemi çok bir ülkeyiz ve en önemli sorunların başında ekonomi ve hayat pahalılığı geliyor. Kendisine bağlı olan İçişleri Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığında işler tıkır tıkır yolunda ilerliyor.

Bakın Ulaştırma Bakanlığı için Tolga Atakan başta olmak üzere Özersay ne yaptı, yolların genel anlamda yapılması ve tamiratı için farklı kaynaklardan para buldu ve buluyor. Devletin mekanizmaları çalıştırıldı.

Öte yandan Pazartesi gecesi konuk aldığım İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars da ülkede genel alana yayılan birçok yaşamsal sorun için çareler üretiyor ki; evi olmayan gençler için alt yapısı hazır yeni sosyal konut projelerini hayata geçirecek.

Tüm bu mühendisliğin arkasındaki üst akıl Kudret Özersay’a ait.

Halkın Partisi’nin başkan ve bakanları için kimsenin inkâr edemeyeceği bir gerçek var; bu insanlar siyaseti yeni öğreniyor ve öğrenirken de ciddi hatalar yapabiliyorlar.

Karşımızda ne bir yıl önceki HP var ne bir yıl önceki Özersay var. Bir yıl öncesine kadar yapılan birçok hatadan ciddi dersler çıkarmışlar… Geçmiş hatalarını bir de yapmamış olsa kendisi ve partisi için çok daha doğru sonuçlar doğuracaktı bugün.

Dedim ya siyaseti öğreniyorlar. Kendi alanlarında çok başarılı olsalar da KKTC gibi sıkıntılı bir ülke de iş yapmak hiç ama hiç kolay değil.

İlginç kalabalıklar topluyor

Benim bildiğim Güzelyurt Bölgesi ağırlıklı olarak Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bölgesi. Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Güzelyurt ve civar köylerinden ciddi bir oy almıştı Sn. Akıncı. Geçtiğimiz günlerde Özersay’ın Güzelyurt ziyaretlerinin fotoğraflarını gördüm ve hayli şaşırdım. Beklemediğim bir kalabalık vardı. Seçim ekibi Özersay’ın bölge ziyaretlerinin fotoğraflarını sürekli servis ediyor. Dikkatle inceledim. Taşıma ekip yok ve toplantılar hayli kalabalık.

Şu an için seçimlerde üç adayın yarıştığını düşünüyor herkes; buna ben de dahil. Akıncı, Tatar ve Erhürman.

Ve fakat bu isimler yer değiştirir de Özersay bu listeye dahil olursa hiç şaşırmayın. Ben birçok seçim ziyaretlerinin fotoğraflarını gördüm, şaşırdım ondan söylüyorum. Bir bir kapı kapı her eve her insana dokunuyor Kudret Hoca.

Bu kalabalığın oluşması bir günlük bir iş değil ; yani Özersay birkaç haftada harikalar yaratıp oluşturmadı bu sinerjiyi, anladığım. Sürekli devam eden bir temas var vatandaşla. İş gelip dayanıp seçim zamanına gelince de işte bu kalabalık fotoğraflara yansıyor. Bunlar benim gözlemlerim, sokakta adı konuşuluyor.

Maraş konusu…

Cumartesi günü yapılacak Maraş’la ilgili toplantıya Cumhurbaşkanı Akıncı ile muhalefet partilerinin davet edilmemiş olmasını doğru bulmadığımı da belirtmem gerekiyor yeri gelmişken. Maraş konusu son derece önemli. Bu konuda Özersay’ın önemli tespitleri olduğunu hepimiz biliyoruz. Bazılarına katılmasam da dikkate alınması gerekiyor; gerekiyor çünkü Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da bu toplantıya katılıyor. Bu gelişme Özersay’a Kapalı Maraş’la ilgili açılım yapması noktasında birileri yürü de korkma demiş olabilir. Maraş’ın eski sahiplerinin hakları da korunarak açılması ve bunun Türkiye’nin desteğini alarak yapılması daha doğrusu bunu yapacak olan her hangi bir siyasi olacaksa, bu son derece önemli bir gelişme olarak karşımızda duruyor.

Sonuç olarak seçimlere daha çok zamanımız var ve gördüğüm kadarıyla daha çok şeyler gelişecek ve  değişecek. Yeni durumlar çıkacak ortaya. Bu süreçte hangi adayın ayağı tökezlerse geriye düşecek, arkadaki öne geçecek.

Bu tüm adaylar için geçerli.

*****************

Şu Cuma namazları Talip hocam

Geçtiğimiz Cuma günü bir olay yaşadım ve ağzımdan Vallahi yazacağım diye bir laf çıktı. Yetişip Allahı şahit koydum yazmak durumundayım. Din İşleri Başkanımız Talip Atalay’ın da dikkatine getiriyorum bu durumu. Ben genelde Cuma namazlarını Selimiye Camii’nde kılarım. Geçtiğimiz Cuma Göçmenköy Camii’ne yolum düştü. En nihayet Allahın evi. Normalde Cuma namazlarına genel bir tolerans gösterir cami imamları cemaat yetişebilsin diye ama gelin görün ki Göçmenköy Camii’nde namaz apar topar hızla kılınmış. Ben dahil birçok cemaat Cuma namazını kaçırdı. Camii imamını üzmek için de yazmıyorum Allah razı olsun kolay iş yapmıyor beş vakit ama Din İşleri Başkanımız Talip Atalay’dan ricam bu Cuma namazlarının vakti ile ilgili biraz toleranslı olunmasını sağlamasıdır. Yani düşünün Göçmenköy Camii’ndeki Cuma namazını kaçırdığım an Selimiye Camisine ışınlanabilsem kaçırmamış olacağım. Ne tuhaf bir durum değil mi? Cuma namazı çok önemli bildiğiniz gibi. Tabii diyebilir Talip hocam “kardeşim o zaman sen de daha erken git” haklı da olur derse ama işi gücü olan ama Cumayı da kaçırmamak isteyen birçok insan var. Benimkisi sadece naif bir rica. Hayırlı Cumalar bu arada.

*****************

Günün Sözü

Düşünme zihnin işi, hayal ise zevkidir. Düşünme yerine hayal etmek,  zehiri besinden ayırt edememektir.

Victor Hugo