Ailelerin yükü hafifletilmeli

Yayın Tarihi: 12/11/25 05:00
okuma süresi: 4 dak.

Konu ne olursa, olsun, her şeyin en iyisini hak ediyoruz.

Öncelikle bunu bilelim, isteyelim, talep edelim ve zorlayalım.

Ve hiçbir konu, yanlış giden hiçbir şey, zamana bırakılarak düzelmez, düzeltilemez.

Artan ve çeşitlenen nüfus, kamu kaynaklarının verimsiz ve önceliksiz kullanılması, kamu hizmetlerini zorlayan noktaya geldi.

Yetmiyor, yetişemiyor, yorgunluk, motivasyonsuzluk, mutsuzluk, mental olarak yetersizlik, hepsinin karşılığı görevini iyi yapamamaktır.

Peşin hükümlü olmak istemem, beklerim, izlerim, sonra yorum yaparım, bu her konu için böyle.

Özellikle kamusal sağlık yetersiz, bir ülkenin, devletin, insanına vereceği en önemli hizmetten bahsediyoruz.

Yaşama hakkını koruma hizmeti.

Üst üste gelen tartışmalı olaylar, can kayıpları, sessiz kalarak geçiştirilemez.

Hiçbir ölüm kolay olmamalıdır.

Alkollü mama konusu, bu yara kapanmadan, Afrikalı 9 yaşında bir çocuğun açıklanamayan ölümü.

Sebebi ne olursa olsun, ortada ciddi bir sorumluluk var.

Kelimeleri seçerek yazmaya çalışıyorum, çünkü çok hassas bir konu.

Kimse bilerek, isteyerek bir başkasına zarar vermez, buna inanmıyorum.

Ama sağlıkta en küçük hata, bir cana, onunla beraber mahvolan başka hayatlara, sebep olabiliyor.

Gereği ne ise derhal yapılmalı, yoksa konu suiistimal edilir, bambaşka yerlere gider.

Sağlık ve sosyal politikalar beraber yürütülmeli, bir bütün olmalı.

Çünkü insanla birebir ilgili, doğumdan, ölüme kadar.

Sosyal devlet anlayışı, sadece maaş vermekle ortaya çıkmaz.

Engelli insanlar ve en başta çocuklar, eğitim, sağlık, ulaşım, psikolojik destek, kendi hayatlarını kimseye bağımlı olmadan sürdürebilme kalitesini artırma, beklentiler bunlar.

Hele ki devlet tüm vatandaşlarına eşit ve adil imkânlar sunmakta iddialı ise.

Sosyal devlet anlayışının temelinde adalet ve fırsat eşitliği var.

Devlet uyguladığı politikalar ile vatandaşlar arasında denge sağlar, yani gelir düzeyine göre vergilendirme yaparak, sosyal yardımlar ve kamu hizmetleri ile dezavantajlı kesimlere destek sağlar.

Eğitim, sağlık gibi temel konularda, gelir düzeyi düşük kesimlere, yaşlılara, engelli vatandaşlarını destekler, sosyal devlet böyle görünür olur.

İşin bir diğer tarafında da aileler var.

Engelli çocuklarına, onların beklenti ve eksikliklerine, nasıl cevap verecekler?

Bu insanlar, bir anda, bu zor hayatın içine girmiş oluyorlar.

Sosyal hayatları, aile, çalışma hayatları sınırlanıyor.

Çalışmaktan vaz geçen anneler, çocuğunu bırakacak yer bulamayan, anne, babalar, çok zor durumda.

Bu bir yandan psikolojik bir travmadır.

Son derece ağır bir yük, bunu kaldıramayan ayrılan eşler, biten evlilikler var, bunlar yaşanıyor.

Ailelere de psikolojik destek, güçlendirecek uygulamalar yapılmalı.

Engelliler, çok sessiz bir kesim, çoğu zaman, her türlü haklarını aramaktan geri duruyorlar.

Farklı birçok isimde kurulan dernekler var.

Kaç tanesi, tam anlamda engellileri temsil ediyor, onların ihtiyaçları için çalışıyor.

Bir dağınıklık ve aynı amaç için bir araya gelememe yaşanıyor.

Sorun sadece iki kuruşluk maaş değil ki ya da kamuya istihdam, sadece bu konular üzerinden en alt seviyede tutulan istekler söz konusu.

İlaç, bakım, tedavi ve ulaşım başlı başına büyük külfet.

Eğitim de sorunlar var, sokağa çıkmada, insanların arasına girmede, sosyalleşme de sorunlar mevcut.

Empati ve anlamakla başlayacak, ilerleyecek her şey.

Yeter ki bir başlangıç olsun. 


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları