İÇ HABERLER
okuma süresi: 4 dak.

Serdar Denktaş: Ortak noktada buluşup bir ses çıkartmazsak, referandumsuz bir çözüm empoze edilebilir

Serdar Denktaş: Ortak noktada buluşup bir ses çıkartmazsak, referandumsuz bir çözüm empoze edilebilir

Serdar Denktaş, katıldığı bir canlı yayında ekonomik sıkıntılar, sosyal problemler ve Kıbrıs sorunu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Denktaş, hükümetin ve muhalefetin görevlerini yerine getirmediğini belirterek, ülkenin sorunlarını çözmek için yapılacak çok şey olduğunu vurguladı.

Yayın Tarihi: 23/01/25 15:20
okuma süresi: 4 dak.
Serdar Denktaş: Ortak noktada buluşup bir ses çıkartmazsak, referandumsuz bir çözüm empoze edilebilir

Serdar Denktaş, katıldığı bir canlı yayında ekonomik sıkıntılar, sosyal problemler ve Kıbrıs sorunu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Denktaş, hükümetin ve muhalefetin üzerine düşen görevleri yerine getirmediğini belirterek, ülkenin sorunlarını çözmek için yapılacak çok şey olduğunu vurguladı. Ayrıca, ekonomik sorunların çözümü için formüller olduğunu ancak bunların doğru şekilde uygulanması gerektiğini ifade etti.

"BU MEMLEKET İÇİN YAPILACAK ÇOK ŞEY VAR FAKAT YAPMAYA NİYETLERİ YOK"

Ekonomik sıkıntıların ve sosyal problemlerin hiç bu kadar büyümediğini söyleyen Serdar Denktaş, hükümetin ve muhalefetin üzerine düşen hiçbir şey yapmadığını belirterek, "Bu memleket için yapılacak çok şey var fakat yapmaya niyetleri yok. Ekonomik sorunlar şu anda en önemli sorunlar. Bunu çözecek formüller var. Ama öyle ben yaptım oldu denemez. Bunu nasıl yapacağınızı bilmeniz lazım" dedi.

"ASGARİ MÜŞTEREKTE BULUŞUP BİR SES ÇIKARTMAZSAK, REFERANDUMSUZ BİR ÇÖZÜM EMPOZE EDİLECEK"

Gündemde bir takım görüşmelerin olduğunu ve empoze edilecek hiçbir çözümün, çözüm olamayacağının altını çizen Serdar Denktaş, "İki devletli çözüm ya da federasyon olmayacak. Başka bir yaklaşım gelecek önümüze ve iki taraf da bundan memnun kalmayacak. Bu defa referandum da olmayacak. Bu yüzden biz asgari müşterekte buluşup bir ses yükseltmeliyiz noktasında ısrarcıyım" diye konuştu.

Denktaş, "Parça parça normalleşmeye yürümek, çözüm için atılacak en önemli adımdır. Bunun formülleri vardır. Bizim yaptığımız çalışmalar var. Ara formülleri masaya yatırıp, değerlendirmeliyiz" dedi.

"DOĞRU KİŞİLERLE ÇOK KOLAY TOPARLANABİLİRİZ"

Başkanlık sisteminin gelinen noktada kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Denktaş, deneyimli bir kişinin başkan olmasıyla ve işi bilen bir ekiple ülkenin çok kolay toparlanacağını belirten Denktaş, "Biz küçük bir toplumuz, çok kolay toparlanabiliriz. İyi bir başkan ve iyi bir ekiple bu sıkışıklığın içinden çıkabiliriz" dedi.

Cumhurbaşkanının toplumu toparlayıcı, halkı kucaklayıcı bir konumda olması gerektiğini ama o konumda olmadığını söyleyen Denktaş, muhalefetin ise sadece hükümetin yanlışları
sayesinde seçim kazanmayı beklediğini söyledi.

“BİZİM ESNAFIMIZDA REKABET DEĞİL ANLAŞMA VAR, PİYASADA DENETİM GEREKİYOR"

Asgari ücret artışının alım gücünü artırmaya yetmediğini ifade eden Denktaş, çok sıkı denetimlerin yapılması gerektiğini belirtti. "Bizim esnafımız, tüccarımız ne yazık ki serbest piyasa koşullarına uygun hareket etmiyor. Aralarında rekabet değil, bir anlaşma var. Piyasada denetim gerekiyor. Ama yetkililerden hiçbir hamle yok. Herkes vatandaşın pahalılık karşısında ezilmesini izliyor" diye konuştu.

"SÜREÇ NEW YORK'TA BAŞLAMIŞTIR"

Kıbrıs sorunu ile ilgili görüşme sürecinin geçtiğimiz yıl Eylül ayında New York'ta başladığını belirten Denktaş, "Şu anda yeni kapıların açılması gündemde. Bunu olumlu buluyorum. Ne kadar çok kapı açılırsa o kadar iyi. Bu hem ekonomik açıdan hem de sınır belirlememiz açısından olumlu sonuçlar verir" dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Alexy Flemmings23/01/25 19:00
HALİHAZIRDA ZATEN VAROLAN İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM, HIZLICA FORMELLEŞİYOR: KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ'nin (KKTC) YASALLIĞI tüm dünyada kanıksandı: ULUSLARARASI MAHKEME KARARLARI VE ÜLKELERİN ULUSAL MAHKEME KARARLARI ((02.08.1975 Viyana: Birleşmiş Milletler gözetiminde Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında GÖNÜLLÜ NÜFUS DEĞİŞİM ANLAŞMASI imzalanmış ve bu Anlaşma uygulanmıştır.)) ((24.04.2004: Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılan referandumda, Kıbrıs'ın birleşmesi Rumlarca REDDEDİLMİŞTİR)) 🟦 Avrupa Adalet Divanı (European Court of Justice; ECJ) [27.09.1988; Case 204/86; Yunanistan vs. Avrupa Toplulukları Konseyi (destekleyici müdahaleci:Avrupa Toplulukları Komisyonu)]: "BM Güvenlik Konseyi'nin 18.11.1983 tarihli 1983/541 sayılı kararı BAĞLAYICI DEĞİLDİR". Kaynak: Saltzman, Adam J.D. (2019), Ohio Northern University Law Review: Vol. 43: Iss. 1, Article 1. https://digitalcommons.onu.edu/onu_law_review/vol43/iss1/1 Avrupa Adalet Divanı (ECJ), Yunanistan'ın BMGK 1983/541 kararının bağlayıcı olduğu iddiasını 27.09.1988'de REDDETTİ! Council of the European Communities(supporter intervener:Commusion of the European Communities)(25.05.1988): "BMGK 1983/541'in operatif kısmının ifadesinden ve BMGK 1983/541'in kabulünden önceki tartışmalar ve oy açıklamalarından açıkça görülmektedir ki BMGK 1983/541 RESOLUTION'ı BİR 'KARAR' NİTELİĞİ TAŞIMAMAKTA ve dolayısıyla BAĞLAYICI BİR ÖNLEM DEĞİL, NİTELİĞİ İTİBARIYLA SADECE TAVSİYE olan BİR ÖNLEMDİR." ("It is manifest from the wording of the operative part and from the debates and the declarations of vote prior to the adoption of Resolution No 541 that THE RESOLUTION DOES NOT CONSTITUTE A 'DECISION' and is therefore NOT A BINDING MEASURE, but a measure in the nature of a MERE RECOMMENDATION."). https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/HTML/?uri=CELEX:61986CC0204 Sonuç: Yunanistan, destekleyici müdahaleci de dahil olmak üzere TÜM mahkeme masraflarını ödemekle CEZALANDIRILDI. 🟦 BM Uluslararası Adalet Divanı (UAD) Kosova Kararı (2010): "ULUSLARARASI HUKUKTA BAĞIMSIZLIK İLANLARINI YASAKLAYAN HİÇBİR ŞEY YOKTUR ve BİR ÜLKENİN TANINMASI SİYASİ BİR KONUDUR". ABD, BM UAD Kosova 2010 kararında, Kıbrıslı Rumların görüşünü reddetti ve Kıbrıslı Türklerin yararına olacak beyanda bulundu: Harold Hongju Koh (BM UAD Kosova 2010 davasında ABD adına beyanda bulunan ABD temsilcisi): "Kıbrıs'ın Kosova'nın tek taraflı bağımsızlık ilanının yasallığına karşı ileri sürdüğü argüman doğru değildir: Kıbrıs, 1244 sürecini, "bir ebeveynin küçük çocuğunu devlet gözetimine gönderip onu sonsuza kadar kaybettiği kalp kırıcı" ama yanıltıcı bir duruma benzetmeye çalıştığında, ben ise daha doğru bir benzetmenin, "devletin, yetişkin bir çocuğu, çocuk geri dönmeyi hiç istemediği halde, özellikle ebeveyn ve çocuğun UZUN ZAMANDIR AYRI YAŞAMIŞ olduğu ve UZLAŞMA ÇABALARININ TEKRAR TEKRAR ÇIKMAZA GİRDİĞİ bir durumda, onu zorla İSTİSMARCI bir eve geri göndermeye çalışması"nın beyhude olduğunu kabul etmek olacağını savundum. Böyle bir durumda, burada olduğu gibi, BAĞIMSIZLIK İLANI TEK GEÇERLİ SEÇENEK olurdu ve kesinlikle hukuka uygun olurdu." https://www.icj-cij.org/public/files/case-related/141/141-20091208-ORA-01-00-BI.pdf (38.sayda; 40.paragraf) ABD Federal Mahkemesi de, 09.10.2014'te KKTC'yi "başkanı, başbakanı, yasama organı ve yargısı olan demokratik bir cumhuriyet" olarak nitelendirdirmiştir. BM UAD Kosova 2010 Kararı (Yargıç Trindade): "Vurgu, TOPRAKların (territory) statüsünden İNSANLARIN İHTİYAÇLARI VE ARZULARIna değişmiştir." https://www.icj-cij.org/sites/default/files/case-related/141/141-20100722-ADV-01-08-EN.pdf (550.sayfa; 66.paragraf) 🟦 AİHM (02.07.2013): "kuzeydeki alandaki rejimin uluslararası tanınması eksik olsa da, KUZEYDEKİ ALANDAKİ REJİMİN EYLEMLERİNİN BİR DE FACTO TANINMASI PRATİK AMAÇLAR İÇİN GEREKLİ GÖRÜLEBİLİR. Bu yüzden, "KKTC" OTORİTELERİNİN MEDENİ, YÖNETİMSEL VEYA CEZAİ HUKUK TEDBİRLERİ BENİMSEMESİ, VE KUZEYDEKİ ALANDAKİ REJİM BÖLGESİNDE BU TEDBİRLERİN UYGULANMASI VEYA YAPTIRIMSAL YÜKÜMLÜLÜĞÜ Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu'nun (AİHK) amaçları için iç hukukta YASAL bir dayanağa sahip görülebilir" http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-122907 🟦 AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ FEDERAL MAHKEMESİ (09.10.2014) ve ABD TEMYİZ MAHKEMESİ (15.01.2016): "...Her ne kadar ABD KKTC'yi bir devlet olarak tanımasa da, KKTC'nin bir başkan, bir başbakan, yasama ve yargısı ile birlikte DEMOKRATİK BİR CUMHURİYET OLARAK İŞLEDİĞİ SÖYLENEBİLİR...KKTC, Washington'daki bir hukuk davasında ELE ALINAMAZ". https://docs.justia.com/cases/federal/district-courts/district-of-columbia/dcdce/1:2009cv01967/139002/53 Toumazou, ABD Temyiz Mahmemesi'ne gitti. ABD TEMYİZ MAHKEMESİ de Toumazou'yu REDDETTİ(15.01.2016): https://media.cadc.uscourts.gov/judgments/docs/2016/01/14-7170-1593754.pdf ABD FEDERAL Mahkemesi'nin KKTC için "DEMOKRATİK CUMHURİYET" ifadesini kullandıktan sonra ve ABD TEMYİZ Mahkemesi kararı ONADIktan sonra, ABD Dışişleri Bakanlığı (United States Secretary of State) KKTC için "Kıbrıslı Türkler Tarafından Yönetilen Bölge" (the Area Administered by Turkish Cypriots) ifadesini kullanmaya başladı: https://www.state.gov/reports/2022-report-on-international-religious-freedom/cyprus/area-administered-by-turkish-cypriots/ 🟦 AİHM (02.09.2015): Hem hukuk mahkemelerini hem de ceza mahkemelerini içeren "KKTC"deki yargı sistemi, işleyişinde ve usüllerinde, Kıbrıs'ın yargısal ve örf/adete dayanan geleneğini yansıtmıştır ve bu yüzden, "KKTC" mahkemelerinin, bu mahkemeleri işleten "anayasal ve yasal temel"e istinaden, "kanunla kurulmuş olduğu" düşünülmelidir. AİHM, daha önce zaten şuna hükmetmiştir: "KKTC"de kurulmuş olan yargı sisteminin, bu sistemi işleten "anayasal ve yasal temel"e istinaden, "kanunla kurulmuş olduğu" düşünülmelidir, ve AİHM, "KKTC" MAHKEMELERİNİN, BİR BÜTÜN OLARAK, BAĞIMSIZLIKLARININ VE/VEYA TARAFSIZLIKLARININ EKSİK OLDUĞUNU KABUL ETMEMEKTEDİR. "KKTC" otoritelerinin bir eylemi, KUZEY KIBRIS BÖLGESİNDEKİ YÜRÜRLÜKTEKİ KANUNLARla uyumlu olduğunda, ilkesel olarak, bu eylemler, Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu'nun amaçları için iç hukukta yasal bir temele sahiptir. http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-155000 Alexy: Burada, AİHM, "kuzey Kıbrıs bölgesindeki yürürlükteki kanunlar" ile, KKTC'nin kuzey Kıbrıs'ta yayınladığı ve yürürlüğe koyduğu kanunları kastetmektedir (bak: AİHM'in 02.07.2013 kararı). Özetle, AİHM'e göre, KKTC Mahkemeleri BAĞIMSIZ VE TARAFSIZDIR. 🟦 Birleşik Krallık (UK) Yüksek Mahkemesi (03.02.2017): "Birleşik Krallık yasalarına göre Birleşik Krallık Hükümetinin KUZEY KIBRIS'I TANIMAKTAN KAÇINMA GİBİ BİR YÜKÜMLÜLÜĞÜ YOKTUR. Birleşmiş Milletler'in kendisi de Kuzey Kıbrıs emniyet teşkilatlarıyla çalışmakta ve adanın iki kesimi arasındaki iş birliğini kolaylaştırmaktadır; Birleşik Krallık polisi ve Kuzey Kıbrıs'taki hukuk kurumları arasındaki iş birliği YASALdır." http://www.telegraph.co.uk/news/2017/02/03/criminals-fleeing-british-justice-can-no-longer-use-cyprus-safe http://ambamarblearch-media.com/sites/default/files/dpp_files/TT.pdf, sayfa6.