İÇ HABERLER
okuma süresi: 3 dak.

Şerife Gündüz: Kadınlar, çevre krizinin hem mağduru hem de çözümün anahtarı

Şerife Gündüz: Kadınlar, çevre krizinin hem mağduru hem de çözümün anahtarı

UFÜ Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, ekofeminizm, doğa ve kadın hakları arasındaki kopmaz bağları ortaya koyulduğunu belirterek, kadınların, hem çevre krizinin hem mağduru hem de çözümün anahtarı olduğunu vurguladı.

Yayın Tarihi: 08/03/25 09:33
Güncelleme Tarihi: 08/03/25 09:59
okuma süresi: 3 dak.
Şerife Gündüz: Kadınlar, çevre krizinin hem mağduru hem de çözümün anahtarı
Özel Haber

Dünya genelinde iklim değişikliği herkesi etkiliyor ancak bu krizin yükü her kesime eşit dağılmıyor. UFÜ Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, iklim değişikliğinin en çok yoksulluk sınırında yaşayan kadınları etkilediğini belirtti. "Kadınlar, küresel ölçekte gıda üretiminin büyük bir kısmından sorumlu olmalarına rağmen, toprak mülkiyetinde son derece düşük bir paya sahipler. Doğal kaynaklara bağımlı yaşayan bu kesim, iklim krizinin yarattığı kıtlıktan en fazla zarar görenler arasında yer alıyor," dedi.

EKOFEMİNİZM: KADINLAR VE DOĞANIN ORTAK MÜCADELESİ

Kadınların ve doğanın aynı sistematik sömürü düzeni altında ezildiğini belirten Prof. Dr. Gündüz, ekofeminizmin bu gerçeği açığa çıkardığını vurguladı. "Erkek egemen ve kapitalist sistemler, hem doğayı hem de kadınları tahakküm altına alıyor. Ancak tarih boyunca çevre hareketlerinin ön saflarında hep kadınlar vardı. Bilim, teknoloji ve politika alanında kadın temsiliyeti artmadıkça, çevresel karar alma süreçleri eksik kalmaya devam edecek," diye ekledi.

KADINLARIN LİDERLİĞİNDEKİ ÇEVRE HAREKETLERİ

Dünyada kadınların öncülük ettiği çevre hareketlerine dikkat çeken Prof. Dr. Gündüz, Hindistan'daki Chipko Hareketi ve Kenya'daki Yeşil Kemer Hareketi gibi örneklerin, kadınların ekolojiye katkısını ortaya koyduğunu belirtti. "Kadınlar sadece ekolojik aktivizmle sınırlı kalmıyor, aynı zamanda yerel yönetimlerden uluslararası iklim politikalarına kadar geniş bir alanda kritik roller üstleniyorlar. Birleşmiş Milletler İklim Zirveleri'nde toplumsal cinsiyet eşitliği artık daha fazla vurgulanıyor. Bununla birlikte, kadınların toprak ve su yönetiminde daha fazla hakka sahip olması gerektiği gerçeği giderek daha fazla kabul görmekte," dedi.

"KADINLAR ÇÖZÜMÜN MERKEZİNDE OLMALI"

Ekolojik tahribatın önlenmesi için kadınların karar alma mekanizmalarında daha fazla yer alması gerektiğini savunan Prof. Dr. Gündüz, "Çevre politikaları yalnızca teknik çözümlerle değil, toplumsal eşitlik perspektifiyle ele alınmalı. Kadınlar sadece ekolojik değişimin mağduru değil, aynı zamanda çözümün de en önemli aktörleri arasında yer alıyor," dedi.

Ekofeminist perspektifin, sürebilirlik ve eşitliği birbirinden ayrı düşünmemiz gerektiğini ortaya koyduğunu belirten Prof. Dr. Gündüz, akademik çalışmaların ve aktivist hareketlerin bu konuda kritik bir rol oynadığını söyledi. "Bugün gerekli önlemler alınmazsa, doğanın dengesi bozulmaya devam edecek ve en büyük bedeli yine kadınlar ödeyecek. Doğanın korunması, kadınların güçlenmesiyle mümkün. Bu mücadelede kadınlar en büyük umut kaynağı olmaya devam edecek" diyerek sözlerini tamamladı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.