TÜRKİYE
okuma süresi: 8 dak.

Türkiye'de 1408 belediyeyi kapsayan rapor: Hayvan barınakları alarm veriyor

Türkiye'de 1408 belediyeyi kapsayan rapor: Hayvan barınakları alarm veriyor

Hayvan hakları örgütleri, Türkiye genelindeki 1400'den fazla belediyedeki barınakların durumunu ortaya koymak adına hazırladığı kapsamlı bir raporda, hayvan haklarının alarm verdiğini ve tek çözümün "kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat" yöntemi olduğunu savundu.

Yayın Tarihi: 23/02/25 18:57
okuma süresi: 8 dak.
Türkiye'de 1408 belediyeyi kapsayan rapor: Hayvan barınakları alarm veriyor

2024'te yapılan yasa değişikliğiyle birlikte belediyelere, sokaktaki köpekleri toplayarak barınaklara yerleştirme yükümlülüğü getirilmişti.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Hayvan hakları örgütleri, Türkiye genelindeki 1400'den fazla belediyedeki barınakların durumunu ortaya koymak adına kapsamlı bir rapor hazırladı.

Ağustos 2024'te Hayvanları Koruma Kanunu'nda yapılan değişikliklerle birlikte sokakta yaşayan köpeklerin, sahiplenilene kadar bakımevlerinde tutulmasına karar verilmişti.

Karşıtlarının "Katliam Yasası" diye adlandırdığı bu değişiklik, köpeklerin hem barınaklarda hem de sokaklarda topluca öldürülmesine neden olacağı endişesiyle büyük tepki topluyor. Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Niğde, Gebze ve Ankara'nın Altındağ ve Mamak ilçelerindeki belediye barınaklarının köpekleri öldürdüğü iddiaları geniş çaplı öfkeye yol açmıştı.

Diğer yandan yasayı destekleyenler, "başıboş köpeklerin" halk sağlığı ve güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle toplanmasını talep ediyor. Özellikle son yıllarda köpeklerin çocuklara saldırdığına dair haberler bu taleplerin temelini oluşturuyor ve sorunun tek çözümünün hayvanların barınaklara konması olduğu iddia ediliyor.

Türkiye genelinde yaklaşık 4 milyon sokak köpeği yaşadığı tahmin edilirken, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Vahit Kirişçi, barınak kapasitesinin 105 bin olduğunu söylemişti.

Yasa değişikliği kapsamında 2028 sonuna kadar nüfusu 25 bini aşan belediyelerin barınak kurmasına da karar verilmişti. Ancak benzer bir zorunluluk 2021'deki düzenlemede de getirilmişti.

Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) ve Yaşamdan Yana Derneği, mevcut durumu daha iyi anlamak adına Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden 1408 belediyeye bilgi edinme başvurusu yaparak gelen yanıtlardan derlenen sonuçları rapor olarak yayımladı.

HAKİM Koordinatörü Fatma Biltekin ve Yaşamdan Yana Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nilgün Engin'in ODTÜ Mezunlar Derneği Vişnelik Tesisleri'nde dün (22 Şubat) düzenlenen Vişnelik Vegan Festivali'nde bulgularını sunduğu çalışmada, belediyelere hayvan toplama faaliyetleri, barınakların kapasitesi, personel sayısı ve ziyarete açık olup olmadıkları gibi sorular yöneltildi.

Independent Türkçe'ye konuşan Engin, yasa değişikliğinin görüşüldüğü Temmuz 2024'te "Barınak kapasitesininin 105 bin olduğu söylenirken '4 milyon hayvanı nereye yerleştireceksiniz?' dediğimizde, nüfusu 25 bini aşan belediyelere barınak yapma zorunluluğu getirileceği söylendi" diyerek ekliyor:

Belli ki bu veriler yetkililerin elinde yok ve olsa bile güvenilir değil. Bu nedenle bireyler olarak bilgi edinme hakkı kapsamında bunu öğrenmeye karar verdik.

"HAYVANLAR, ZABITALARA TOPLATILIYOR"

Türkiye Geneli Belediye Hayvan Barınakları Raporu'na göre bilgi edinme başvurusuna yanıt veren 1111 belediyenin 273'ü barınağı olduğunu ve bunların en az 26'sı da ruhsatsız olduğunu aktarıyor.

Büyükşehirlerden beldelere kadar yapılan başvuru cevaplarından derlenen verilere göre 838 belediye barınağının olmadığını belirtti veya bununla ilgili bilgi paylaşmadı.

Raporda edinilen bilgiler, bu merkezlerin hayvan kapasitesinin 89 bin 451 olduğuna işaret ediyor. Diğer yandan kedi ve köpeklere ayrılan alanı ayrı ayrı paylaşan belediyelerin cevaplarına göre, 57 bin 293'ü köpekler olmak üzere toplam kapasite 68 bin 610.

HAKİM ve Yaşamdan Yana Derneği'nin çalışmasında öne çıkan bir diğer başlık, toplam veteriner hekim sayısının 711 olarak kaydedilmesi. Bu verinin, sorulara yanıt veren ve personel sayısını paylaşan kurumların cevabını yansıttığını belirtmekte fayda var.

Ancak yine de iki örgüt, hekimlerin diğer hayvanlarla da ilgilendiği hatırlatarak 4 milyon sokak köpeği sayısını göz önüne alınca istihdam edilen veteriner sayısının azlığına dikkat çekiyor.

Raporda ayrıca 171 belediyenin, sokak hayvanlarını zabıta veya temizlik işçileri gibi görevlilerle topladığını aktarması hakkında şu ifadelere yer veriliyor:

Bu durum, toplamaların hayvan refahı gözetilmeden yapıldığı anlamına gelmekte ve şiddet içeren yöntemlerle yapıldığı yönünde de şüphe doğurabilmektedir.

"TEK ÇÖZÜM YERİNE YAŞAMAK"

HAKİM'den Av. Hacer Gizem Karataş, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada "Bu raporda ortaya koyduğumuz en önemli sonuç, her ne kadar şu anda valilikler tarafından belediyelere hayvanların toplanması yönünde baskı yapılsa da bunun fiilen imkansız olduğu" ifadelerini kullanıyor.

Raporda, sokakta yaşayan köpeklerle ilgili sorunların tek çözümünün hayvanların kısırlaştırılarak yaşadığı yere bırakılması olduğu belirtiliyor.

2004'te çıkan Hayvanları Koruma Kanunu'na göre belediyelerin kısırlaştırma faaliyetlerini yerine getirmemesinin hayvan sayısının artmasına neden olduğu ifade ediliyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı'na göre 2004-2023 döneminde yaklaşık 2 milyon 500 bin hayvan kısırlaştırılırken kaçının köpek olduğu belirtilmiyor.

Bakan İbrahim Yumaklı da yeni düzenlemenin "Katliam Yasası" diye tanımlanmasına itiraz ederek amacın "sahiplendirme, daha sonra kısırlaştırma ve rehabilitasyon" olduğunu öne sürmüştü.

Diğer yandan Karataş, uzmanların uyarılarının dikkate alınmadığını söyleyerek "Yasa yürürlüğe girdiğinden bu yana belediye barınaklarının yanında ölüm çukurlarına, hâlâ nefes alırken gömülen veya uyuşturucu iğneyle toplatılırken hayatını kaybeden hayvanlara dair birçok görüntü ortaya çıktı" diyor:

Barınak kapasiteleri ve koşulları ortadayken ve belediye çalışanlarının işlediği suçların soruşturma izni verilmemesi sebebiyle cezasız kaldığı açıkken, tüm hayvanların toplatılmasının ölüm anlamına geleceğini defalarca dile getirdik ancak halk, ötanazinin yasaya alınmadığı yönünde ikna edilmeye çalışıldı.

"BİLGİ EDİNME HAKKI GASP EDİLİYOR"

Türkiye Geneli Belediye Hayvan Barınakları Raporu'nda, bazı belediyelerin sorulara yanıt vermediği, bazılarının da bilgi paylaşmayı kabul etmediği veya "Bu e-posta otomatik oluşturulmuştur lütfen cevap vermeyiniz" gibi hazır cevaplar verdiği aktarılıyor.

Ayrıca 273 belediyeden 54'ünün barınak ziyaretine dair bilgi vermesi ve 8 belediyenin de ziyarete kapalı olduğunun aktarmasının, kurumların denetlenmesi önünde engel teşkil ettiğine değiniliyor.

Raporda "Özellikle hayvan hakları ihlalleriyle geçmişte gündeme gelen bazı belediyelerin bilgi paylaşmayı reddetmesi, barınaklarda yasadışı uygulamaların saklandığına dair ciddi şüpheler doğurmaktadır" ifadeleri kullanılıyor.

Bu durumun "hak savunucularının bilgi edinme hakkını sistematik olarak gasp edildiğini" gösterdiğini söyleyen Karataş ekliyor:

Şeffaflığın ve kamunun hesap verebilirliğini sağlamanın en büyük güvencelerinden biri olan bilgi edinme hakkının gerekliliklerinin yerine getirilmemesi, kamuoyunun düşünce, kanaat ve vicdan hürriyetini kullanmasını da temelden etkiliyor.

Avukat sözlerini şöyle sonlandırıyor:

"Alamadığımız veya eksik aldığımız cevaplara rağmen bu rapor, Türkiye'nin barınak gerçeğinin cumhurbaşkanının ifade ettiğinin aksine 'sıcak ve güvenli' olmadığını ortaya koyarken, elimizde gerçeği tamamıyla yansıtan veriler olsaydı ortaya nasıl bir tablonun çıkacağını tahmin etmek zor değil".

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.