Şükrü Umarbeyli: Ülkeye döviz girişi başlamalı; turizm ve ihracat hayati rol oynuyor

Ekonomist Şükrü Umarbeyli, döviz kurlarının baskı altında olduğunu belirterek, “Ülkeye döviz girişinin başlaması büyük önem taşıyor. Bu yüzden turizm ve ihracat hayati rol oynuyor” dedi.

Yrd. Doç. Dr., ekonomist Şükrü Umarbeyli, döviz kurlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, yıl sonu beklentilerini paylaştı. Umarbeyli, "Ekonomik koşullara baktığınız zaman kurlar baskı altında görülüyor. Yıl sonu beklentilerinde dolar 41-42 bandı olarak tahminlere yansımış durumda. Dolar ve Euro paritesi de yaklaşık bire bir civarı dersek, Euro da aynı şekilde dolar ile aynı oranda tahmin edilebilir. Ekonomistlerin diğer bir tahmini ise yıl sonu sterlinin 50 bantlarını görmesi şeklinde görülmekte ki bunlar genel olarak tahminlerden ibaret," dedi.
Jeopolitik riskler ve küresel gelişmelerin döviz piyasasına etkisine dikkat çeken Umarbeyli, "Genel ekonomik koşulların çok üzerinde jeopolitik riskler ve Akdeniz’deki ve dünyadaki gelişmeler ile ekonomik dalgalanmalar çok hızlı tepki verebilecek durumdadır. Ondan dolayı tahmin etmek zor," ifadelerini kullandı.
Geçen yıl kurlarda büyük bir baskı olmadığını belirten Umarbeyli, "Özellikle dolarizasyon çok yükselmişti. Faiz indirimleri ile TL’den dövize hızlı geçişler söz konusu idi. Kurlardaki artışlar ve ithal edilen hammaddeler ve ara ürünler ile üretim maliyetleri artış gösterirken enflasyon da buna paralel olarak artış göstermişti" dedi.
Kur Korumalı Mevduat ile dövizden TL’ye geçişlerin arttığını belirten Umarbeyli, "Piyasada döviz bolluğu yaşandı ve kurlarda gerileme oldu. Bunun üzerine Merkez Bankası ihracat yapan şirketlerin zarar etmemesi için piyasadan döviz satın alarak kurun düşmesini engelledi. Alınan dövizler böylece Merkez Bankasının rezervlerinin artmasını sağladı" diye konuştu.
Faizlerin TL mevduatta kur artışının üzerinde olması nedeniyle yabancı yatırımcılar için cazip hale geldiğini belirten Umarbeyli, "Yüksek faiz, kurlardaki artış oranı bazında hep kârlı olduğundan dolayı kurların sabit veya sabite yakın düzeylerde kalmasını sağlamıştı. Kısacası dolar örneğinden gidersek mevcut 35-36 bantlarında kalıyordu; çünkü herkes dolarını ya da dövizini bozarak TL’ye yüksek faize dönüyordu. Bu süreç devam ettiğinde kurların yükselmesi pek de mümkün olmuyordu. Tek etki edebilecek şey yukarıda da belirttiğim ekonomi dışı olan etkilerdir" dedi.
Yüksek faiz döneminin sona ermekte olduğuna dikkat çeken Umarbeyli, "Ekonomi bu şekilde tabii ki gidebilecek bir durumda değil. Yüksek faiz devri yavaş yavaş aşağı yönlü gidecektir. Enflasyon da baz etkisi ile düşerken faiz indirimleri ile beraber paralel bir şekilde başladı. Yıl sonu tahminlerinde politika faizi %30 seviyelerinde ve enflasyon %28 civarlarında beklenti anketlerine yansımış durumdadır" ifadelerini kullandı.
Faiz indirimi sürecinin piyasayı canlandıracağını ancak dövizde yeni bir hareketlilik yaratabileceğini vurgulayan Umarbeyli, "Düşen faiz ile piyasa genişletici para politikası ile canlanacaktır ama yabancı yatırımcıların bu faizlerde çıkışını sağlayabilecektir. Ülkeye döviz girişinin başlaması çok büyük önem taşımaktadır ki bu da turizm ve ihracatın çok önemli olduğunun altını çizmektedir. Döviz girdilerindeki azalma ve yabancı yatırımcıların çıkışı dövizdeki yükselişin önünü açacak ve tahminler gerçekleşecektir" diye konuştu.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.