AP adayı Hulusi Kilim: “Kızılyürek’ten farklı bir yola girdik; Volt Kıbrıs’ın 31 ülkede temsiliyeti var”

Avrupa seçimleri için Kıbrıs’ta kampanya süreci başladı.

2024 Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri için Volt partisi de aday listesini geçtiğimiz günlerde açıkladı.

Volt AP adayı Hulusi Kilim, Avrupa ve Kıbrıs’ta yükselen aşırı sağ tehlikesine dikkati çekerek 9 Haziran’daki seçimin stratejik önemine dikkati çekti.

Niyazi Kızılyürek’in AP milletvekili olarak geride bıraktığımız yıllar boyu performansını sorduğumuz, dünyada Kıbrıs ile birlikte 31 ülkede temsiliyeti olan  Ada’da iki toplumlu ilk parti Volt Kıbrıs’ın AP  adayı Hulusi Kilim, Kızılyürek’i bu yolda takdir ettiklerini, kişisel olarak geçmişte de desteklemiş olduklarını ancak kendilerinin “gençler” olarak farklı bir yola girdiklerini anlattı.

Hulusi Kilim, “Şu andaki politik partiler bizi temsil edemez” dedi.

Kıbrıs Postası’na konuşan Volt Kıbrıs adayı Hulusi Kilim, “Volt’un yapısı iki toplumlu olmasıdır. Ana akım siyasilerden farklı olarak ileriye dönük Kıbrıslı Rum ve Türklerin siyasi kararları birlikte alabileceği bir ortamı çözümden önce yaratmak istedik…  Eğer Kıbrıs’ta federal bir yapıyı öngörüyorsak bunu çözümden önce de uygulayabileceğimizi konsensüs yaratabileceğimizi göstermek istedik” dedi.  

“İradeni göster, sesini duyur” mottosunu kullanan Hulusi Kilim, yüzdelik hesaplamaları nedeniyle AP seçimlerinin gerek Avrupa’da ve dolayısıyla da Kıbrıs’ta yükselen aşırı sağa karşı alınacak bir cepheyi de ifade ettiğine dikkati çekti.

“BU KESİMLER SANDALYE ALIRLARSA PROPAGANDA VE ÇIKARILAN ÇEŞİTLİ ENGELLERİ DAHA ÇOK GÖRECEĞİZ”

Volt Kıbrıs’ın AP Hulusi Kilim, “Bu kesimler sandalye alırlarsa bu tip propagandayı ve çıkarılan çeşitli engelleri daha çok göreceğiz… Mesela AB’nin mali destek ve yardımları konusunda” uyarısı yaptı.

Kilim, ikinci asıl meselenin ise Kıbrıslı Türklerin uluslararası seviyede temsiliyet açısı olduğunu vurgulayarak “Sandığa gitmeliyiz. Kıbrıslı Türklerin sesini duyurması için çok önemlidir. Korku atmosferinin kırılması ve olumlu mesaj verilmeli… Volt iki toplumludur. Ana akım siyasilerden farklı olarak ileriye dönük Kıbrıslı Rum ve Türklerin siyasi kararlar alabileceği bir ortam yaratmak istedik… Eğer bir federal bir yapıyı öngörüyorsak bunu çözümden önce de uygulayabileceğimizi, konsensüs yaratabileceğimizi göstermek istedik ki çözümü savunan insanlarımız bile, bu sistem nasıl çalışacak, diye soruyorlar… Ezber bozan bir girişimdir Volt…” ifadelerini kullandı.

Hulusi Kilim şöyle dedi;

“Avrupa Birliği seviyesinde Kıbrıslı Türkler’in temsiliyetini sağlamak, toplumumuzu görünür kılar ve bize bugünlerde kaybettirilmeye çalışılan “muhatap” statümüzü yeniden tesis etmemizi sağlar.

Devamında, Avrupa Parlamentosu’nda Avrupa’nın geleceğine yönelik yapılan tüm çalışmalara katkılarımızı koymak, bizim Avrupa’nın bir parçası olduğumuz gerçeğini pekiştirdiği gibi, gerek toplum olarak gerekse Kıbrıslılar olarak geleceğe yönelik vizyonumuzu Avrupa seviyesinde savunmamızı, önceliklerimizi ve kaygılarımızı aktarabilmemizi ve Birlik ile olan ilişkilerimizi güçlendirmemize olanak sağlar.

Tüm bunlara paralel olarak, içinden geçtiğimiz dönemde, bölgemizde devam eden savaşlar ve aşırı sağın hem Kıbrıs’ta hem de Avrupa genelinde yükselişi gibi bize direk etkisi olan bu gibi endişe verici gelişmeler, bu seçimlere katılımın önemini bir o kadar daha artırmaktadır.

Bu seçim süreci ve devamında, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik federasyon zemininin korunması ve savunulması, iki toplumun ekonomik, politik ve sosyal bağlarının güçlendirilmesi ve yeni girişimlerin belirlenmesi için de fırsatlar barındırır.”

“FEDERASYON DIŞI FORMÜLLER OLMAYACAK DUAYA AMİN, DEMEKTİR”

“Vurgulamakta fayda var. Federasyon, yıllardır maruz kaldığımız bölünmüşlük koşullarının ardından bir araya gelebilmemiz için ortam yaratan, biz Kıbrıslıların ortak geleceğimizi birlikte şekillendirebilmemiz için fırsat sunan en uygun ve bugün her iki toplumun çoğunluğu tarafından desteklenen tek çözüm modelidir. Gerisi, olmayacak duaya amin demekten başka bir şey değildir.

Bizi “temsil” ettiğini, menfaatlerimizi “savunduğunu” iddia edenlere, ısrarla bizi kendi yurdumuzda özne konumundan uzaklaştırmaya çalışanlara ve Avrupa ile ilişkilerimizi koparmaya ve temsiliyetimize engel olmaya çalışanlara itibar etmemeye, tam aksine, tüm Kıbrıslı Türkleri ayni ısrarla ve kararlılıkla özne olmaya, içinde bulunduğumuz durumdan çıkmak ve her alanda görünürlüğümüzü artırmak için tüm imkanları kullanmaya ve gerçek irademizi Avrupa Parlamento seçimlerinde göstermeye davet ediyorum. Özgürce…”