Karpaz'da doğup büyüyen Duygu Zengin: Eşeklerin öldürülmesi Karpaz’ın ruhunun yok edilmesidir

Dipkarpaz’da doğup büyüyen Duygu Zenginpaşa, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, bölgede son zamanlarda 14 eşeğin katledilmesine sert tepki gösterdi. Zenginpaşa, çocukluğunun Dipkarpaz’ın dar patikalarında, zeytin ağaçları arasında ve özgürce dolaşan eşeklerin sırtında geçtiğini belirterek, bu eşeklerin bölgenin tarihi, doğası ve kimliğiyle özdeşleşmiş olduğunu ifade etti.

Zenginpaşa, paylaşımında, "Bir zamanlar yollarımızı paylaşan, doğanın dengesi içinde yaşayan bu güzel yaratıklar hunharca katlediliyor. Sırf var oldukları için, sırf bizden önce bu topraklarda yaşadıkları için öldürülüyorlar" diyerek, eşeklerin öldürülmesinin, Dipkarpaz’ın ruhunun yok edilmesiyle eşdeğer olduğunu vurguladı.

Dipkarpaz’ın eşeklerinin, bölgenin bir mirası ve yaşayan canlar olduğuna dikkat çeken Zenginpaşa, "Onları korumak, onlara sahip çıkmak insanlığımızın bir sınavı" dedi.

Zenginpaşa, "Bu sessiz çığlığı duymak için daha kaç canın yok olması gerekiyor?" şeklinde konuştu.

Duygu Zenginpaşa'nın tam paylaşımı şöyle:

“Ben Dipkarpaz’da doğdum, büyüdüm. Çocukluğum, Dipkarpaz’ın dar patikalarında çıplak ayakla koşarak, rüzgârın sesini dinleyerek, zeytin ağaçlarının gölgesinde hayaller kurarak geçti. Ama en çok, özgürce dolaşan eşeklerin sırtında geçen anılarım var aklımda. Onlar bizim tarihimizin, doğamızın ve kimliğimizin bir parçasıydı.

Şimdi ise, yıllardır bu toprakların ruhunu taşıyan o masum gözler birer birer kapanıyor. Bir zamanlar yollarımızı paylaşan, doğanın dengesi içinde yaşayan bu güzel yaratıklar hunharca katlediliyor. Sırf var oldukları için, sırf bizden önce bu topraklarda yaşadıkları için öldürülüyorlar.

Onların özgürlüğünü ellerinden almak, Dipkarpaz’ın ruhunu yok etmekten farksız. Çünkü bu topraklar sadece insanlara ait değil. Bizler, doğayla birlikte varız, onun bir parçasıyız. Eşeklerin çığlığı duyulmaz belki ama bu vicdanı olan herkesin yüreğinde yankılanmalı.

Dipkarpaz’ın eşekleri bir miras, bir sembol ve en önemlisi yaşayan canlar… Onları korumak, onlara sahip çıkmak insanlığımızın bir sınavı. Bu sessiz çığlığı duymak için daha kaç canın yok olması gerekiyor?”