Yapay zekaya göre seçim sonucunu katılım oranı belirleyecek…

Yayın Tarihi: 17/10/25 05:00
okuma süresi: 6 dak.

Son 24 saate girdik artık…

Pazar akşamı ak koyun kara koyun belli olacak!

Son günlerde seviye oranı hayli düştü ama en azından ciddi bir kavga ortamı yaşanmadı…

Zira başka ülkelerdeki seçimlerde cinayet bile işleniyor!

Bizde ise hoşgörü ortamı ağır basıyor…

KKTC yeni cumhurbaşkanını seçim Pazartesi gününden itibaren hayat normale dönecek!

Genel kanı önce Tufan hocadan yana gösteriliyordu…

Son günlerde ise burun buruna bir seçim olacağı konuşulmaya başlandı!

Sonuç ne olursa olsun dünyanın sonu olmayacak…

Her iki adaya da başarılar dileriz milletten de iradeye saygı bekleriz!

Vatandaş genelde en şahsi sorunlarını yapay zekaya sorup bilgi istiyor ya…

Gelinen son aşamada biz de Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bir danışalım dedik!

Sağ olsun ricamızı kırmayıp bir takım tahminlerde bulundu…

Ortaya çıkan tablo aynen şöyle:

“CMIRS’in Ağustos 2025 anketi, Tufan Erhürman’ın %47,60 ile Ersin Tatar’ın önünde olduğunu ve Erhürman’ın ilk turda kazanabileceğini öne sürüyor.

Öte yandan CMIRS’in Mart 2025 anketi, Ersin Tatar’ın %35,11 ile ilk sırada olduğunu, Erhürman’ın ise %33,83 ile onu takip ettiğini gösteriyor…

GENAR’ın anketi de Tatar’ın %37,9 ile önde olduğunu, Erhürman’ın ise %36 ile çok yakın takipte olduğunu gösteriyor. 

Ek olarak, siyasi ittifaklar da önemli. Mevcut koalisyon hükümeti partileri UBP, DP ve YDP, “Sağduyu Mutabakatı” adı altında Tatar’ı destekliyor. 

Bazı analizler de seçim yarışının iki aday arasında geçeceğini, katılım oranının ve ittifakların sonucu belirleyebileceğini vurguluyor. 

Değerlendirme ve tahmin

Bu göstergeleri birlikte değerlendirdiğimde:

Tatar, mevcut avantajla (incumbent olmanın sağladığı görünürlük, hükümet desteği gibi) güçlü bir aday olarak gözüküyor.

Ancak Erhürman da özellikle bazı anketlerde öne çıkıyor, halkta değişim beklentisi varsa bu avantajı lehine çevirebilir.

Anketler birbirinden farklı sonuç veriyor ve oy dağılımı çok dengeli görünüyor — küçük bir “momentum” farkı sonucu etkileyebilir.

Dolayısıyla, en olası senaryo şöyle görünüyor:

Eğer seçim yüksek katılımla geçer ve seçim ittifakları ile kampanya dinamikleri Tatar’ın lehine olursa, Ersin Tatar’ın kazanma ihtimali daha yüksek olur.

Ama eğer Erhürman güçlü kampanya yürütür, muhalefet birlik olursa ve katılım oranı beklenenden yüksek olursa, Erhürman’ın kazanma şansı da ciddi boyutta.

Benim tahminim: Tatar küçük bir farkla kazanabilir, ancak sürpriz bir şekilde Erhürman’ın kazanması da tamamen göz ardı edilemez.

Peki her iki adaydan biri kazanacağına göre gelecekte bizi neler bekliyor?

Eğer Ersin Tatar kazanırsa

1. Türkiye ile mevcut yakın ilişkiler sürer

Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile tam uyumlu politika izliyor.

İki devletli çözüm” vizyonunu savunuyor: Yani KKTC’nin bağımsız bir Türk devleti olarak tanınması ve federal çözüm arayışlarının sona ermesi.

Ankara ile ekonomik ve güvenlik iş birliği devam eder, hatta daha da derinleşebilir.

2. Kıbrıs müzakerelerinde “egemen eşitlik” vurgusu güçlenir

BM çatısı altında federal çözüm arayışları yerine, egemen eşitliğe dayalı iki devlet yaklaşımı sürdürülür.

Bu durum, Güney Kıbrıs (Kıbrıs Rum Yönetimi) ve AB ile diyaloğun daha sınırlı kalmasına neden olabilir.

Ancak Türkiye’nin uluslararası diplomasi hamleleriyle bazı İslam ülkeleri veya Türk Devletleri Teşkilatı’ndan sembolik destek alınabilir.

3. Ekonomi ve kamu yönetiminde statüko korunur

Mevcut ekonomik model, yani Türkiye kaynaklı mali protokollere dayalı sistem devam eder.

Reform ve şeffaflık talepleri ikinci planda kalabilir; kamu sektörünün ağırlığı sürer.

Yatırım teşvikleri, turizm ve inşaat sektörlerinde Türkiye merkezli projelerle büyüme hedeflenir.

4. İç politika istikrarı

UBP ve müttefik partiler (DP, YDP vb.) arasında uzlaşı sağlanırsa, hükümet istikrarlı yürüyebilir.

Ancak muhalefet (özellikle CTP) “demokratik denge” ve “şeffaflık” konularında baskı unsuru olmaya devam eder.

Eğer Tufan Erhürman kazanırsa

1. Yeni bir diplomatik yaklaşım

Erhürman, “federal çözüm” ve iki toplumlu, iki bölgeli birleşik Kıbrıs vizyonunu savunuyor.

Bu, BM parametrelerine dönüş ve AB ile daha yakın diyalog anlamına gelir.

Güney Kıbrıs’la güven artırıcı önlemler ve müzakerelerin yeniden başlaması olasılığı yükselir.

2. Türkiye ile ilişkilerde ton değişikliği

Erhürman, Türkiye ile ilişkilerde saygı ve eşitlik temelinde iş birliği vurgusu yapıyor.

Yani Türkiye karşıtı değil, ama “KKTC’nin kendi kurumlarının güçlenmesini önceliyor.

Bu durum, kısa vadede Ankara ile “ton farkı” yaratabilir; uzun vadede ise karşılıklı uyum sağlanabilir.

3. Ekonomi ve yönetimde reform vurgusu

CTP’nin ekonomi politikası, şeffaflık, adaletli vergi sistemi, kamu reformu ve yerel üretimin güçlendirilmesi üzerine kurulu.

Türkiye’ye bağımlılığı azaltma, Avrupa ve bölgesel fonlardan yararlanma hedefi öne çıkar.

Sosyal devlet, çevre koruma, eğitim ve dijital dönüşüm gibi alanlarda yenilikçi politikalar gelebilir.

4. Toplumsal atmosferde değişim

Erhürman’ın seçilmesi, “değişim” arzusunu yansıtır.

Gençler, sendikalar ve sivil toplum örgütleri daha aktif hale gelir.

Ancak bu dönüşüm süreci, bürokratik direnç veya hükümet içi çatışmalar nedeniyle sancılı ilerleyebilir…”


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları