Acaba kim kazanacak?! Başka derdimiz yok...
Yıllar önce İletişim Fakültesindeki öğrencilik yıllarımızda bir gün hocamız bize devletler toplumlarını futbolla, dizilerle ya da seçimlerle uyutur ve bu taraftan ülkenin gerçek sorunları toplumun gözünün önünden uzaklaştırır demişti. Türkiye örneğin bunu futbol ve dizi filmlerle yapıyor. KKTC’de de bu seçimler üzerinden yapılıyor. Ha bugün erken seçim oldu ha yarın olacak diye sıkça konuşmuyor muyuz? Bakınız şimdi Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Memleket ekonomik olarak dar boğazdan geçiyor ama biz seçimleri konuşuyoruz. Acaba kim kazanacak? Ben yazdığım yazıların okunma oranlarını görebiliyorum. Seçim yazarsam okunur yok toplumsal konular yazarsam okunmaz. Biz de seçimlerle uyutuluyoruz ama Maliye açık veriyor, hayat zamlanıyor ve geçim zorluğu yaşanıyor.
Hiç unutmuyorum İş insanı ve dokuzuncu dönem Milletvekili çok sevdiğim Gülşah Sanver Manavoğlu bana konuk gelmişti. Ekonomiyi, hayat pahalılığını ve elektriği konuşmuştuk. Çok güzel de bir program olmuştu. Ekonominin özellikle Güney Kıbrıs’a kaymasını konuşmuştuk uzun uzun. Hatta Sevgili Gülşah “geçtiğimiz yıl maliye artı verdi çünkü ciddi bir Rum akışı yaşandı hem marketlere hem restoranlara. Ben o günlerde bunun tersine dönebileceği uyarısını yaptım. Fiyatlar artırıldı şimdi durum tam tersine döndü. Artık Rumlar değil Türkler Güneye gidiyor ve para harcıyorlar” demişti.
Son derece önemli bir tespit. Evet ekonomi güneye kaydı ve bunun müsebbibi birincisi tüccarlar. Arttık sonra arttı ürünler; varsın istatistik kurumu hayat pahalılığını düşük çıkarsın. KKTC’de şu an çok ciddi bir hayat pahalılığı var. Marketler aşırı pahalı, restoranlar aşırı pahalı. Hatırlıyorum restoranlara gittiğimizde restorandın en az yarısı Rum’du. Şimdi yok. Neden peki? Çünkü restoran fiyatları fahiş oldu.
Marketler deseniz tek kelimeyle uçtu. Gülşah çok önemli bir şey daha söylemişti; “bu kadar marketçi bir araya gelip vatandaşı kazıklayamaz yok böyle bir durum bunu bilin”. Zaten marketçinin kâr payı belli %10-25 arasında değişiyor asıl çıbanın başı toptancılar. Zamladık sonra zamladılar zamladık sonra zamladılar ve fiyatlar böyle oldu. E hade Kıbrıslı Türklerin başka çaresi yok ve alışkanlıkları var gelip senden alacak ama Rumlar buna mecbur değil. Baktılar ki fiyatlar kazık herkes olduğu yerde kalmayı tercih etti.
En büyük tehlike ise Kıbrıslı Türkler de artık kuzeydeki marketleri tercih etmemeye başladı. Et Rum tarafında ucuz, tavuk ucuz, sebze fiyatları ucuz. Vatandaş gidiyor etini tavuğunu almışken diğer ihtiyaçlarını da alıyor. Ne oluyor dolayısıyla para kuzeydeki marketler yerine Rum ekonomisine akıyor. Senin Maliye Bakanlığında daha çok vergi toplamak yerine daha düşük vergi toplayabiliyor.
Maliye Bakanı Özdemir Berova bana konuk geldiğinde hiç unutmuyorum bu ay maaşları ödeyebilmek için borçlanmak zorunda kalabiliriz demişti ve Bakanın dediği gibi oldu Maliye borçlandı ve maaş ödedi. Bundan sonraki aylarda da benzer durumlar yaşandı ve bu kısır döngü devam ediyor.
Bu birkaç güne hayat pahalılığı verilecek. Kim bilir kaç çıkacak. Umarım doğru rakamları açıklarlar. Malum her zaman söylediğim bir şey var ben hayat pahalılığı oranlarını inandırıcı bulmuyorum. Ne olacak Aralık ayında altı aylık hayat pahalılığı üzerinden asgari ücret yeniden belirlenecek ve ocak maaşlarına yansıyacak. Peki sonra yine herşey zamlanacak. Bu resmen bir kısır döngü hayat pahalı olacak maaşlar artacak beraberinde tüm gıda emtialarının da fiyatları artacak ve bu kısır döngü sürüp gidecek. Son derece tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız aslında.
Hükümetin hep yazdım hayat pahalılığının önüne geçmesi için çareler üretmesi gerekiyor, piyasaların sıkı sıkıya kontrol edilmesi ve denetlenmesi lazım. Belli başlı gıda ürünlerine narh uygulanması ve fiyatların ucuzlatılması lazım. Aksi takdirde vatandaş bu pahalılıkla baş edemez ve Güneye geçebilen geçer topyekûn alışverişini güneyden yapar. Böyle olunca da KKTC maliyesi yerine Güney Kıbrıs maliyesi artıya geçer. Mesele bu kadar basittir.
Hükümetin bir an önce yurttaşın elindeki paranın Kuzeyde kalmasının yolunu bulması lazım. En basit örneği de et ihtiyacının güneyden karşılanması ve Güney Kıbrıs’ın cazibe merkezi olmaktan çıkarılması lazım ki vatandaş güneye kaymasın.
******************
Günün Sözü
"Göğün dibi yarılsa da bütün yağmurlar aynı anda boşansa insanın kendi içinde yanan cehennem ateşini söndüremez."
Charles Dickens

Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.