Ahmet Kaptan: Ercan’ın Türkiye’nin iç hattı olmasının teknik avantajı var

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) eski Başkanı Ahmet Kaptan, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Gökhan Altıner’in hazırlayıp sunduğu ‘Sabah Postası’ programına konuk oldu.

Ahmet Kaptan, Ercan Havalimanı’nın işletme modeli, bilet fiyatları ve iç hatlar uygulaması üzerinden yürütülen tartışmalara değindi.

Kaptan, 2010 yılında yapılan işletme devriyle birlikte kamu görevlilerinin suçlandığını hatırlatarak, o dönem buna karşı çıkanların “Rumcu” ya da “Türkiye düşmanı” ilan edildiğini söyledi. Kaptan, Kıbrıslı Türklerin Türkiye ile hiçbir sorunu olmadığını, sadece fikirsel farklılıkların olabileceğini vurguladı.

"BİLET FİYATLARINDAN ŞİKAYETİM YOK; BU HALK DAHA BETER OLSUN"

Kaptan, bilet fiyatlarından şikâyet etmediğini belirterek, “Bilet fiyatlarından şikayetim yok, daha beter olsun bu halk. Çünkü sizinse bir araç veya mal hükmetme hakkına sahip olursunuz. Ama 2010’da kamu görevlilerini suçlayarak, ‘işletmeyi devrediyoruz’ demişlerdi. Zamanında biz karşı çıkınca bize Rumcu, Türkiye düşmanı diyenler oldu” şeklinde konuştu.

Adana, Mardin, Urfa ve Diyarbakır havalimanlarını gezdiğini ve özellikle Diyarbakır’daki gelişmişliği gördüğünde üzüldüğünü belirten Kaptan, 36,5 yıl havalimanında çalışmış biri olarak yüzünün kızardığını ifade etti. Kıbrıslı Türklerin 40 günde kendi kurumlarıyla, Karayolları Dairesi’nin katkısıyla bir havalimanı yapabildiğini hatırlattı. Kaptan, “O beğenilmeyen Karayolları Dairesi pisti döktü” dedi.

Ercan Havalimanı'ndaki mevcut durumu da aktaran Kaptan, lavaboların bile kapalı olduğunu belirtti.

Kaptan, Türkiye’deki lüks otobüslerle kıyaslama yaparak, “Türkiye’de ne varsa bizde de olacaktı, ama olmadı” dedi.

12 gün havalimanında kalan bir araca 8 bin 400 TL park ücreti ödendiğini, kendisi olsa bu bedelin 18 bin 400 TL olması gerektiğini de ifade etti.

"İÇ HAT GÖRÜLMENİN TEKNİK OLARAK AVANTAJLARI VAR"

İç hatlar meselesine de değinen Kaptan, teknik açıdan bu uygulamanın avantajlarını kabul ettiğini, iniş-kalkış ücretlerinin ve vergilerin düşmesiyle bilet fiyatlarına olumlu yansımalar olabileceğini söyledi.

Kaptan, Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın “Çukurova 2. limanı olacak” yönündeki açıklamasını eleştirdi.

Böyle bir söylemin dünyaya Türkiye’nin burayı “kendi topraklarına kattığı” izlenimini vereceğini ve Birleşmiş Milletler kararlarına göre Türkiye’yi zor durumda bırakabileceğini belirten Kaptan, “Ulaştırma Bakanı’nın yaptığı ‘Çukurova 2. limanı olacak’ gibi açıklamalara hiç gerek yoktur. Bu siyasettir ve Türkiye’ye yapılan bir kötülüktür. Çünkü dünya bunu BM anlaşmalarına göre ‘işgal etti’ anlamında görür. Türkiye Cumhuriyeti, BM kararlarından ötürü büyük cezalara tabi olabilir” dedi.

Kaptan, iç hat statüsünün iki devletin karşılıklı anlaşmasıyla, uluslararası hukuk çerçevesinde yapılması gerektiğini savundu.

"ARADAKİ FARK VERGİ ARTIŞIYLA MI KAPATILACAK?"

2010 yılında imzalanan anlaşmaya atıfta bulunarak, gelirin yüzde 51’inin devlete, kalan kısmının ise işletmeci firmaya gittiğini hatırlatan Kaptan, “Örnek veriyorum Maliye 5 bin Euro alıyorsa, bu gelir 1.000 Euro’ya düşerse, aradaki farkı kim ödeyecek?” sorusunu yöneltti. Kaptan, bu farkın vergi artışıyla mı kapatılacağını sordu ve bunun kamuoyuna açıkça anlatılması gerektiğini ifade etti.

Kaptan, Ercan isminin korunması gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin hiçbir yöneticisinin “KKTC benim toprağım” demediğini hatırlatan Kaptan, iki devlet arasında yapılacak anlaşmalarla iç hat muamelesinin mümkün olduğunu, ancak bunun halka açık ve şeffaf biçimde anlatılması gerektiğini vurguladı.