Oğuzhan Hasipoğlu: KKTC olarak ateş çemberinin içindeyiz

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Gökhan Altıner’in hazırlayıp sunduğu Sabah Postası isimli programa konuk oldu.

Oğuzhan Hasipoğlu bölgedeki gelişmelere dikkat çekerek, Kıbrıs Türk halkının güvenliğinin Türkiye'nin etkin ve fiilî garantörlüğüyle mümkün olduğunu vurguladı.

Hasipoğlu, "Savaşlar kötü ama biz de KKTC olarak bu ateş çemberinin içerisindeyiz. Havada giden füzeleri gördüm. Hemen yanı başımızda füzeler, bombalar patlıyor. Bu işin müsebbibi terörist İsrail. Ortadoğu’da başa bela, ölüm saçan, Müslüman kardeşlerimizi katleden bir ülke. Amerika da İsrail’e savaşta destek veriyor. Uzun yıllar sonra ülkemizde böyle bir manzara görmek endişe verici" dedi.

"GARANTÖRLÜK KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR"

Hasipoğlu şöyle devam etti:

"Burada Anavatan güçlü Türkiye olduğu için ne Türkiye’ye ne de bizlere bir şey olur. Bu yüzden garantörlük bizim kırmızı çizgimizdir. UBP bunu teminat eder; bu, partimizin kırmızı çizgisidir. Federasyon görüşmeleri devam ederse şartlardan biri adanın Türkiye’den yoksun bırakılmasıdır. Bunu kabul etmemiz mümkün değil”

“TÜRKİYE'NİN ETKİN VE FİİLÎ GARANTÖRLÜĞÜ, OLASI İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMDE KKTC’NİN GÜVENCESİDİR”

Hasipoğlu, muhalefetin zaman zaman eleştirilerde bulunduğunu belirterek, "Türkiye'nin etkin ve fiilî garantörlüğü, olası iki devletli çözümde KKTC’nin güvencesidir. Biz egemenliğin ne kadar önemli olduğunu dile getirdikçe birileri bunu farklı anlıyor. Bu yolu Türkiye ile birlikte yürümek zorundayız. Bu olaylar olsa da olmasa da UBP’nin pozisyonu hep böyleydi" ifadelerini kullandı.

“İSRAİL, AMERİKA İLE HAREKET EDİYOR”

Hasipoğlu, sabah saatlerinde ABD Başkanı Trump’ın sosyal medya paylaşımlarına da değinerek, "Trump İran’a teslim olun dedi. İran liderinin nerede olduğunu biliyoruz ama öldürmeyeceğiz diyor. Nasıl bir başkan bunu söyleyebilir? İsrail, Amerika ile hareket ediyor" dedi.

Hasipoğlu, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Meclis’te yaptığı kapalı oturuma da değindi.

“TATAR SORU ALABİLECEĞİNİ SÖYLEDİ, KİMSE SORU SORMADI”

"Mülkiyet meseleleri gündeme geldi. Muhalefet, soru sormak için imkân verilmediğini söyledi. Tatar ise tüm vekillerin soru sorabileceğini ancak kimsenin sormadığını ifade etti. Bu nedenle yapılan eleştiriler haksızdır" dedi.

“ULUSLARARASI ALANDA MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”

Bakü ziyaretine de değinen Hasipoğlu, "Amacımız ülkemizi tanıtmak. Her uluslararası toplantıya davet ediliyoruz. Bizi Türk Devletleri Teşkilatı başkanları ve genel sekreterlerinin katıldığı toplantılara çağırıyorlar. Görüşme imkânımız oluyor. En son Şuşa’da gerçekleşti. Uluslararası alanda mücadelemize devam edeceğiz" dedi.

Kıbrıs sorununa da değinen Hasipoğlu, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in federasyon çözümünü kafasında taşımadığını savundu.

"Hristodulidis bizi azınlık olarak görüyor. Ben kendisini test ettim. Haftaya gidiyoruz, mülkiyet konularını gündeme getireceğiz. Orada 3-4 ayda bir genel kurul oluyor. Hristodulidis konuşmasında çözümün önündeki en büyük engelin Türkiye olduğunu söyledi. 'Gelin, iki toplumlu federasyonu gerçekleştirelim' dedi."

Hasipoğlu, söz sırası kendisine geldiğinde sadece 30 saniye süre verildiğini ifade ederek şöyle konuştu:

"Ben Kıbrıs Türk halkının seçtiği bir vekil olarak dedim ki: 'Çözümden bahsediyorsunuz, bugün Annan Planı’nın 21. yıl dönümü. Annan, Kıbrıslı Rumların adanın zenginliğini Kıbrıslı Türklerle paylaşmaya hazır olmadığını söylemişti. Aradan yıllar geçti. Bugün siz, adanın yönetimini bizimle paylaşmaya hazır mısınız? Ambargoları kaldırmaya hazır mısınız?'"

“HRİSTODULİDİS MÜZAKERE MASASINDA HEP KÖTÜ POLİS OLMUŞTUR”

Hasipoğlu, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Hristodulidis bana ‘Buraya hangi pasaportla geldin, ne ambargosundan bahsediyorsun?’ dedi. Ben de ‘Ben çözüm ve ortak yönetimden bahsediyorum’ dedim. Kafasındaki çözüm bu. Hristodulidis müzakere masasında hep kötü polis olmuştur. Azınlık hakları vererek bizi müzakere masasına çekmeye çalışıyorlar. Mücadelemize Türkiye ile devam edeceğiz. Rum tarafı bundan endişe duyuyor."

“GÜNEY KIBRIS AİHM İCRAATLARINI DELMEYE ÇALIŞIYOR”

Taşınmaz mallar konusuna da değinen Hasipoğlu, "Bu kadar yıldır tüm çözüm planlarına evet dedik. Ama hâlâ Rumların 1974 öncesinde bıraktığı malların meselesini konuşuyoruz. Tanımadığınız KKTC AİHM kararlarını, Taşınmaz Mal Komisyonu vasıtasıyla uyguluyor, tazminat ödüyoruz. Tanıdığınız Güney Kıbrıs ise AİHM icraatlarını delmeye çalışıyor," dedi.