BES Başkanı Mustafa Yalınkaya: Yargı ve polisin yeterliliği tartışılmalı

Belediye Emekçileri Sendikası Başkanı Mustafa Yalınkaya, ülkede her gün yolsuzluk ve usulsüzlük yaşandığını savunarak, kamu kaynaklarının peşkeş çekildiğini ve siyaset kurumunun ülkeyi çıkmaza sürüklediğini söyledi. Yalınkaya, “Belediyeler ders çıkararak başarı hikâyesi yazıyor" diyerek, devletin doğru yönetilmesinin refah getireceğini savundu.

Belediye Emekçileri Sendikası (BES) Başkanı Mustafa Yalınkaya, Canan Onurer'in Kıbrıs Postası TV'de hazırlayıp sunduğu Sabahın Haberleri programına konuk oldu.
Mustafa Yalınkaya, ülkedeki yolsuzluklar, kamu kaynaklarının yanlış kullanımı ve siyaset kurumunun yarattığı sorunlara dikkat çekerek, her gün yeni bir usulsüzlüğün yaşandığını savundu. Kamu kaynaklarının peşkeş çekildiğini ve bunun ülkeyi çıkmaza sürüklediğini iddia eden Yalınkaya, yargı ile polisin yeterliliğinin de tartışılması gerektiğini söyledi. Yalınkaya, belediyelerin geçmişten ders çıkararak “başarı hikâyesi” yazdığını öne sürerek, devletin de doğru yönetilmesi halinde toplumun çok daha refah bir yaşam sürebileceğini dile getirdi.
"YARGI VE POLİSİN YETERLİLİĞİ TARTIŞILMALI"
"Bir günün bile kurumlarda yolsuzluk ve usulsüzlükler olmadan geçmediğini" ve bu durumdan dolayı üzgün olduğunu belirten Yalınkaya, "bu ülkenin bunu hak etmediğini" ve ülkede yeterli kaynaklar olduğunu vurgulayarak, "Düzgün yönetilse bu toplum daha refah yaşayabilir" dedi.
Yalınkaya, TL kullanılması gerekçesiyle oluşan zorunlu enflasyonun halkı boğduğunu öne sürerken, yargının bağımsız çalıştığını fakat yeterliliğinin tartışılır olduğunu söyledi. Aynı şekilde polisin de yeterliliğinin sorgulandığını vurguladı.
"BELEDİYE KAYNAKLARININ BELEDİYE, KAMU KAYNAKLARININ İSE KAMUNUN OLDUĞUNU İDRAK ETMEK ZORUNDAYIZ"
Ülkedeki kamu kaynaklarının "peşkeş çekildiğini" savunan Yalınkaya, bunun yargıdan, toplumdan veyahut etik değerler bakımından çekinme olmaksızın yapıldığını iddia etti.
Yalınkaya, ülkeyi "bu hale" siyaset kurumunun getirdiğini öne sürerek ve kooperatif iştiraklerinde yaşananları ve elektrik kurumunda yaşananları hatırlatarak, belediyelerde benzer gündemlerin yaşanmadığının altını çizdi. Bunu da Lefkoşa Türk Belediyesi'nde "yaşanan büyük sıkıntılardan sonra herkesin kendine ders çıkarmasın" bağlayan Yalınkaya, "Belediye kaynaklarının belediyenin olduğunu, kamu kaynaklarının ise kamunun olduğunu idrak etmek zorundayız" ifadelerini kullandı.
Esas odaklarının belediyeler olduğunu hatırlatan Yalınkaya, diğer sendikalarla birlikte sorunlar ve usulsüzlük ile yolsuzluklar gibi durumların üzerine gitmenin de önemli amaçlarından biri olduğunu vurguladı. Yalınkaya, önümüzdeki seçimlere referansta bulunarak, birilerinin bu süreçlerden ders çıkarması gerektiğini savundu.
"BU ÜLKE BÖYLE YÖNETİLEMEZ; MUTLAKA BİR ŞEYLER YAPILMALI"
Kırsal kesim arsalarının dahi siyasete mal edildiğini savunan Yalınkaya, "Gençlerin bu topraklara tutunmak için ihtiyacı olan bu arsaların siyasete alet edilmesini adaletsiz buluyorum" dedi. Tarım Bakanlığı’yla ilgili ciddi iddialar olduğunu öne süren Yalınkaya, Toprak Ürünleri’nin "ülkeye arpa getiremeyecek" duruma düştüğünü savundu.
Yalınkaya, "Bir torba Sayıştay raporunun" mali polise gönderildiğini iddia ederek, Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen) Başkanı Ahmet Tuğcu’nun da elektrik kurumuyla ilgili her gün yine bir iddiayı gündeme getirdiğini hatırlattı.
Ülkede bir çaresizlik olduğunu düşündüğünün de altını çizen Yalınkaya, "Bu ülke böyle yönetilemez" ifadelerini kullanarak, durumun böyle gidemeyeceğini, mutlaka bir şeyler yapılması gerektiğini vurguladı.
"BELEDİYE BAŞKANLARI 'BAŞARI HİKAYESİ' YAZIYOR"
Bugün yönetimlerde bulunan belediye başkanlarının belediyeleri geçmişten ders çıkararak yönettiği için, belediyelerin kaynakları iyi kullanarak "başarı hikâyesi" yazdığını belirten Yalınkaya, devlet iyi yönetiliyor olsa "böyle meselelerin" gündem olmayacağını, tam aksine refah olacağını ifade ederek, "Enflasyonist ortamda siz bir de kamunun kaynaklarını, kurum kuruluşların kaynaklarını peşkeş çekerseniz, geldiğimiz son nokta işte burası" dedi.
Kooperatifler özelinde ise, sendikaların ellerinden geleni yaptığını ve yargı yolunu da kullandıklarını belirten Yalınkaya, hükümetin kooperatifleri özelleştirme politikası olduğunu ve siyaset kurumunun, ilgili bakanlıklara bağlı kurum ve kuruluşlara müdahale ettiğini öne sürerek, siyaset kurumunun "bilerek uyguladığı yanlış politikaların ve peşkeşlerin kurumlara diz çöktürdüğünü" savundu.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.