Özersay: Türkiye, İsrail rekabeti rayına oturmadan Kıbrıs sorununda yeni adım beklenemez

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Profesör Kudret Özersay, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Ulaş Barış’ın sunduğu “Gündem” programına konuk oldu.

Katıldığı programda Özersay, batılı devletlerin Filistin’i tanıma kararlarını “geç alınmış günah çıkarma” olarak nitelendirerek, bu kararların on binlerce sivilin hayatını kaybetmesinden sonra geldiğini vurguladı.

İsrail’in saldırılarını meşru müdafaa olarak tanımlayan Batılı ülkelerin sorumluluk taşıdığını belirtirken, Filistin’e yönelik destek ve tanıma süreçlerinin sınırlı ve çelişkili olduğunu ifade eden Özersay, ayrıca Türkiye’nin Kıbrıs politikası ve Orta Doğu’daki rolü üzerinden yürütülen jeopolitik dengeleri değerlendirerek, İsrail ve Türkiye’nin Ortadoğu’daki 2 temel aktör olacağını ve bölgedeki çıkar çatışmalarının Kıbrıs konusunu doğrudan etkileyeceğini söyledi.

"BATILI DEVLETLERİN FİLİSTİN'İ TANIMASI GÜNAH ÇIKARMADIR"

Avrupalı devletlerin Filistin'i şu anda tanımasını "günah çıkarma" olarak nitelendiren Özersay, bu kararların, "iş işten geçtikten sonra", özellikle çozuk ve kadınları içeren 10 binlerce sivilin hayatını kaybetmesi ve "BM raporlarıda soykırım suçu işlendiği açıkça vurgulandıktan sonra" geldiğini ifade etti. Özersay, bugün Filistin'i tanıyan devletlerin, olayların en başında İsrail'in "karşılıklılık" ilkesini aşarak yaptığı saldırıları "meşru müdafaa" olarak tanımladıklarını ifade etti.

Hamas'ın, sivilleri öldürmesinin yanlış olduğunu fakat İsrail'in vereceği karşılığın da orantılı olması gerektiğini vurgulayan Özersay, "bana 1 füze attılar, ben orayı işgal edeyim, sivilleri öldüreyim, soykırayım" tutumunun haksız bir tutum olduğunun altını çizdi. 

"MÜSLÜMAN ÜLKELERDE GÖSTERİLMEYEN TEPKİNİN 100 KATI BATILI HALKLAR ÜZERİNDEN MECLİSLERE YANSIDI"

Özersay, başta İngiltere ve Fransa olmak üzere batının, bu anlamda İsrail'i teşvik etmekten suçlu olduğunu ve "ellerini temizlemek" için bugün tutum değiştirdiklerini ifade etti. Uluslararası ilişkilerde bir sistem değişikliği yaşandığı takdirde, Uluslararası Adalet Divanı'nın bir soykırım kararı alacağını vurgulayan Özersay, Batılı devletlerin bu saptamalar kapsamında "o dönem destek verdikleri için sorumlulukların bir kısmının kendilerinde olacağını bildiklerinden" dolayı Filistin'i tanıma kararı aldığını ifade etti.

Özersay, bu kararların arkasındaki bir diğer sebebin ise, "Müslüman ülkelerde gösterilmeyen tepkinin 100 katı" tepkinin Batılı halklar üzerinden meclislere yansıması olduğunu vurgulayarak, bu devletler "tanımanın gereğini yerine getirecek mi?" sorusunu yöneltti. Kolektif Meşru Müdaafa bağlamında Ukrayna'ya düzenli yardım yapıldığını hatırlatan Özersay, Filistin'e benzer hava desteği, kara desteği ve silah desteği yapılmayacağını ve İngiltere'nin, İsrail'e  Kıbrıs üslerinden istihbarat vermeye devam edeceğini öne sürdü. 

"FİLİSTİN'DE TANIYACAK DEVLET BIRAKMADILAR"

Özersay ayrıca, bir diğer önemli noktanın, Filistin'in hangi sınırlar içerisinde tanındığının ve hangi hükümetin muhattap alınacağının belli olmaması olduğunu kaydederek Fransa'nın, Hamas'ı muhattap kabul etmemesinin altını çizdi. "Bir devlet, toprakları, halkı ve kurumlarıyla birlikte vardır ve tanınır" diyen Özersay, Filistin'de halk ve toprağın "bırakılmadığını" vurgulayarak, geriye tanınacak bir devlet kalmadığının altını çizdi.

Özersay, bu durumun, uluslararası ilişkilerdeki dönüşüm öncesinde "kuralların, değerin, sistemin çöktüğünün en bariz göstergesidir" olduğunu söyledi.

"KIBRIS'I DOĞRUDAN ETKİLEYECEK GÖRÜŞME NEW YOKR'TA DEĞİL WASHINGTON'DA OLACAK"

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, New York'ta yapacağı BM olağan konuşmasının bugün olacağını hatırlatan Özersay, "Erdoğan, New York'ta açıklama yaptığında Kıbrıs'a değinmesi elbette bekleniyor" diyerek, bunun ülkedeki seçim tartışmalarına etkisi olacağını vurguladı. Özersay, herkesin Türkiye'nin niyetinin ne olduğunu anlamaya çalıştığını öne sürerek, "Türkiye açık açık söylüyor işte, federasyon görüşmesi istemiyor, 2 devlet görüşmesi istiyor" dedi.

Kıbrıs'ı doğrudan etkileyecek olan görüşmenin, New York'ta olmayacağının altını çizen Özersay, Washington'da, Erdoğan'ın Orta Doğu devletleriyle yapacağı ortak görüşmenin Kıbrıs konusunda daha doğrudan sonuçları olacağını vurguladı.

"TÜRKİYE, İSRAİLLE OLAN 'GÜCE BAĞLI REKABET' RAYINA OTURMADAN KIBRIS SORUNUNDAKİ SONRAKİ ADIMINA BAKMAZ"

Özersay, Türkiye ve İsrail arasındaki "güce bağlı rekabetin" raya oturup oturmayacağının görülmesinden önce Türkiye'nin Kıbrıs konusunda bir sonraki adımın ne olması gerektiğine bakmayacağını düşündüğünü vurgulayarak, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin bir eksene oturduğunu ve bu sebeple Güney Kıbrıs-Yunanistan ilişkilerinde sorun yaşanmaya başlandığını vurguladı.

Ortadoğu'da işi yürütecek 2 devletin Türkiye ve İsrail olduğunun altını çizen Özersay, esas sorunun "bu Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'ni gerçekleştirecek 2 aktör olarak mı tasarlanacak, yoksa Türkiye'nin kendi menfaatleri ve ekonomik çıkarlarını dikkate alarak, Kürt meselesiyle bağlantılı güvenlik ve toprak bütünlüğünü güvence altına alarak daha dengeli bir ilişki mi kuracak" sorusu olduğunu öne sürdü.