Osman Zorba: Garantörler ve yabancı askerler Kıbrıs’ta bulunmamalı!

Cumhurbaşkanlığı seçiminde yarışan KSP adayı Osman Zorba, BM çerçevesindeki çözüm arayışlarını “burjuva-emperyalist plan” olarak nitelendirerek, garantörlüğü ve yabancı askerlerin varlığını reddettiklerini, halkın doğrudan demokrasiyle kendi geleceğini belirlemesi gerektiğini söyledi.

Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı Adayı Osman Zorba, Canan Onurer'in Kıbrıs Postası TV'de hazırlayıp sunduğu Sabahın Haberleri programına konuk oldu.
Osman Zorba, katıldığı programda partisinin neden seçimlere aday çıkardığını, Kıbrıs sorununa dair yaklaşımını ve ortaya koydukları "8 maddelik anti-emperyalist programını" anlattı. Zorba, BM çerçevesindeki çözüm arayışlarını “burjuva-emperyalist plan” olarak nitelendirirken, garantörlük sistemine de karşı olduklarını vurguladı. Kıbrıs’ın hiçbir zaman bağımsız olmadığını savunan Zorba, "yabancı güçlerin" adadan çekilmesi gerektiğini belirtti ve temsili demokrasinin yerine halkın yönetime doğrudan katılımını savunduklarını ifade etti.
"BM ÇERÇEVESİNDE KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜLECEĞİ İDDİASI İNSANLARI UYUTMAK İÇİN YAPILIYOR"
KSP’nin neden seçimlere aday çıkardığı sorusunu yanıtlayan Zorba, KSP’nin bir sınıf partisi olduğunu vurgulayarak, Kıbrıs ve dünya işçi sınıfının partisi olduğunu ifade etti. Seçimlere işçi sınıfı ve emekçileri temsilen katıldıklarını belirten Zorba, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda da görüşlerinin diğer adaylardan farklı olduğunun altını çizdi. Zorba, “BM çerçevesinde Kıbrıs sorununun çözüleceği iddiasının ayakları havada, 60 yıldır denenen bir iddia” olduğunu ve bunun “insanları uyutmak için” yapıldığını dile getirdi.
"SEÇİM 2 ADAY DEĞİL 2 SİYASET ARASINDA OLMALI"
KSP’nin ortaya koyduğu çözüm modeli hakkında konuşan Osman Zorba, seçimin 2 aday değil “2 siyaset” arasında olması gerektiğini vurguladı. Bunlardan birinin BM çerçevesinde garantörler ve AB desteği ile sürdürülen yaklaşım olduğunu belirten Zorba, federasyoncuların da iki devletçilerin de bu siyasetin parçası olduğunu ifade etti. Bu yaklaşımı “burjuva-emperyalist çözüm planı” olarak tanımlayan Zorba, KSP’nin böyle bir çözümün mümkün olmadığına inandığını söyledi.
"KIBRIS OLİGARKLAR NEDENİYLE ASLA BAĞIMSIZ OLAMADI"
Oligarkların Kıbrıs’a ekonomik ve siyasi sebeplerle çöktüğünü ve hükmetmek istediğini öne süren Zorba, bu kesimlerin “çeşitli yöntemlerle” adaya hâkim olmaya çalıştığını kaydetti. Bu oligarkların “Kıbrıs’ta savaşlar çıkardığını, Türkler ve Rumlar’ı birbirine düşürdüğünü ve Kıbrıslı-Türkiyeli ayrımı üzerinden insanları karşı karşıya getirmeye çalıştığını” belirten Zorba, Kıbrıs’ın bu sebeple bugüne kadar asla bağımsız olmadığını savundu.
"KIBRIS HALKI YABANCI EMPERYALİSTLERE VE KIBRIS'TAKİ UZANTILARINA KARŞI ÇIKMALI"
“Çok başlı canavar” olarak tanımladığı bu yapının “öldürülmesi” gerektiğini ifade eden Zorba, “Kıbrıs halkı ancak bunu gördüğü zaman bağımsızlığını eline alabilecektir” dedi. KSP’nin bu çerçevede 8 maddelik anti-emperyalist bir program ortaya koyduğunu belirten Zorba, işçi ve emekçilerin el ele vererek “yabancı emperyalistlere” ve onların Kıbrıs’taki uzantılarına karşı çıkmaları gerektiğini söyledi. “Sırtımızı yabancı güçlere dayandırarak Kıbrıs sorununu çözeceğimize inanıyorsak önce kendimizi sonra da işçi ve emekçileri kandırıyoruz” diyen Zorba, “Kıbrıs halkı kendi geleceğini kendi eline almalıdır” ifadelerini kullandı.
"KSP, İNGİLİZ-YUNAN-TÜRK GARANTÖRLÜĞÜNÜ VE YABANCI ASKERLERİN KIBRIS'TA BULUNMASINI REDDEDİYOR"
KSP’nin garantörler konusunda da diğer adaylardan farklı bir görüşe sahip olduğunu dile getiren Zorba, İngiliz, Yunan ve Türk garantörlüğünü kabul etmediklerini ve hiçbir yabancı askerin Kıbrıs’ta bulunmaması gerektiğini savunduklarını belirtti. “Kıbrıs halkı kendi geleceğini kendi belirleyecek ve dışarıdan hiçbir emperyalist gücün Kıbrıs’a müdahale etmesine izin vermeyecek” diyen Zorba, yönetim anlayışı konusunda da farklı düşündüklerini kaydetti.
"BİZİM İNSANIMIZ TEMSİLİ DEMOKRASİNİN NE KADAR ALDATMACA OLDUĞUNU BİLİYOR"
KSP olarak temsili demokrasinin de çöktüğünü düşündüklerini belirten Zorba, bu sistemin geçmişte eğitimli insan sayısının az olmasından dolayı, mecliste birkaç eğitimli kişinin yer alabilmesi için gerekli olduğunu vurguladı. Günümüzde ise “her evde en az bir üniversiteli bulunduğunu” ifade eden Zorba, “bizim insanımız eğitimli, kültürlü ve akıllı insanlardır; temsili demokrasinin ne kadar aldatmaca olduğunu da biliyorlar” dedi.
Zorba, “Halkımız, Kuzey Kıbrıs’ın aslında egemen bir cumhuriyet olmadığını, Türkiye’nin bir sömürgesi olduğunun farkındadır” diyerek, KSP’nin bu düzene son vermek amacıyla bütün yönetici ve daire müdürlerinin halk tarafından seçilip görevden alınabildiği doğrudan demokrasiyi savunduğunu vurguladı.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.