Ersin Tatar: Erhürman kazanırsa kutlarım, o beni kutlayacak mı?

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, CTP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’ın seçimi kazanması halinde kendisini kutlayacağını belirterek, “O beni kutlayacak mı?” diye sordu.

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Ulaş Barış'ın Kıbrıs Postası TV’de hazırlayıp sunduğu “Gündem” isimli programa konuk oldu. Erhürma'ın seçimi kazanması durumunda kendisini kutlayacağını ifade eden Tatar Erhürman'ın da kendisini kutlayıp kutlamayacağı sorusunu sordu.
Programda, ilk olarak Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve Halkın Partisi (HP) ile kurulan hükümet programında, Avrupa Birliği (AB) çatısı altında iki devletli çözüm modeli hakkında vizyon koyduklarını ve bunun bir ilk olduğunu hatırlatarak başlayan Tatar, daha sonra bu politikanın geliştirilerek kendi Cumhurbaşkanlığı kampanyasındaki manifestosunda yer aldığını ifade etti.
"'GERİDE BIRAKILAN 5 YILDA HİÇBİR ADIM ATILMADI' SÖYLEMİ TAM BOŞ; TÜRKİYE 4 SENEDİR BM'DE 'KKTC'Yİ TANIYIN' ÇAĞRISINDA BULUNUYOR"
Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Türkiye'nin de bu politikaya destek vermeye başladığını belirten Tatar, Kıbrıs'ın garantör ülkelerinden biri olan Türkiye Cumhuriyeti'nin, Birleşmiş Milletler zirvesinde 2021 yılından bu yana üst üste dört senedir "KKTC'yi tanıyın" çağrısında bulunduğunu ifade etti. Temmuz ayında ise Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) oy birliği ile "Kıbrıs'ta iki devletli çözüm" vizyonunun Türkiye'nin devlet politikası haline geldiğini söyledi. Tatar ayrıca, Türk Devletler Teşkilatı'nda (TDT) yapılan üyelik ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nda güçlendirilen ilişkilerin, "Geride bırakılan 5 yılda hiçbir adım atılmadı" söyleminin gerçeği yansıtmadığının en somut örnekleri olduğunu belirtti.
Türkiye'nin, yaşanan bölgesel gelişmeler ışığında çok önemli bir role sahip olduğunu vurgulayan Tatar, iki devletli çözüm politikasının Türkiye adına oldukça faydalı olduğunu ve bu bağlamda Türkiye'nin bu politikadan vazgeçmeyeceğini düşündüğünü ifade etti.
"TDT'NİN KARARLARI TEKNİK MESELELERDİR; BİZ TÜRK DEVLETLERİ İLE GÖNÜL BAĞI İLE BAĞLIYIZ"
TDT'nin zirvelerinde ve aldığı karar bildirgelerini de değerlendiren Tatar, bu konuların teknik meseleler olduğunu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) ilgili zirvelerde bayrağı ve ismiyle bulunmasının, gönül bağı olarak KKTC'nin orada bulunmasından duyulan memnuniyetin kanıtı olduğunu belirtti.
İki devletli siyasetin müzakereler tarihinde yaşanan gelişmeler ışığında bir zemin bulduğunu ifade eden Tatar, geride bırakılan son beş sene içerisinde yaşanan gelişmelerin ardından, şimdi ise sıranın "Atak Zamanı" olduğunu söyledi.
"KIBRIS RUM TARAFI '0 ASKER 0 GARANTÖR' İSTİYOR; UZLAŞILMAZ TAVIR SERGİLİYORLAR"
Kıbrıs Rum tarafının "0 asker 0 garantör" istediğini ve bu uzlaşmaz tavır ile federal temelde bir çözüme ulaşılamayacağını belirten Tatar, Kıbrıs Türkünün, gerek kendi tarihi gerekse kültürüyle, tarihte yaşanan gelişmeler ışığında kendi kaderini tayin etme hakkına sahip olarak KKTC ile yoluna devam etmesi gerektiğini ifade etti.
Kıbrıslı Rumların AB'ye girmesinin müzakerelerde önemli bir eşitsizlik yarattığını belirten Tatar, Ulaş Barış'ın "Türkiye'nin de imzası vardı" uyarısı üzerine, Türkiye Cumhuriyeti'nin o dönemde başbakanının ulusal çıkarlar doğrultusunda bunu kabul ettiğini, ancak Denktaş'ın bu duruma karşı çıktığını ifade etti. Bu bağlamda, Kıbrıslı Türklerin kabul etmediği bir durumun dünya tarafından kabul görmesinin Kıbrıslı Rumları şımartan ve kapsamlı bir çözüme ulaşmayı engelleyen bir faktör olduğuna dikkat çekti.
Kıbrıslı Rumların AB üye ülkesi olarak rahat bir durumda olduğunu ve bu bağlamda herhangi bir çözüme yanaşmadığını, Kıbrıslı Türklerin ise bu farkı Türkiye'den gelen yardımlarla kapatmaya çalıştığını belirten Tatar, Kıbrıslı Türklerin egemenliği tanınmadan resmi müzakerelere başlamayacağını da vurguladı.
"3-5 SENE İÇERİSİNDE OLMASA DA, KKTC ELBET BİR GÜN TANINACAK"
"Rauf Raif Denktaş'ın tanıtamadığı KKTC'yi Ersin Tatar nasıl tanıtacak?" sorusuna da yanıt veren Tatar, üç-beş sene içerisinde olmasa da KKTC'nin elbet bir gün tanınacağını ve Türkiye'nin daha da güçlenmesiyle ülkelerin KKTC'yi tanıyacağını söyledi.
Bu bağlamda direkt uçuş, direkt temas ve direkt ticaretin (3D) resmi bir müzakere için verilmesi gereken ön koşullar olduğunu ifade eden Tatar, müzakerelerde özellikle iki bölgenin iş birliğini hedeflediklerini, ancak Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmacı bir tavır sergilememesi nedeniyle gelişmelerin yaşanmadığını söyledi. Bu bağlamda kendi döneminde bir kapı açılmaması konusundaki sorumlunun Kıbrıs Rum tarafı olduğunu belirtti.
"FEDERASYON DEFTERİ KAPANDI, KKTC'NİN SINIRLARI 1974'TE ÇİZİLDİ; TOPRAKTAN TAVİZ VERMEYECEĞİZ"
Toprak düzenlemesi konusuna da değinen Tatar, Kıbrıs'ın kuzeyinde merkezi bölgelerde Girne Dağları'nın da yüzdeliklerden sayıldığını ve bu bağlamda hem federasyon defterinin kapandığını hem de topraktan taviz verilmeyeceğini vurguladı; 1974'te KKTC'nin sınırlarının çizildiğini hatırlattı.
"KARMA EVLİLİK KONUSUNU, RUM YÖNETİMİNE SORDUK; SESSİZ KALDILAR"
Kıbrıs Rum mallarının Türkleştirilmesi gerektiğini belirten Tatar, mülkiyet konusundaki davalara da değinerek, bu davaların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) Kıbrıslı Türklerin lehine sonuçlanacağını söyledi. Kendilerinin ve Türkiye'nin hem Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) hem de emlak davalarının üstüne düştüğünü ve bu davaların kazanılacağını ifade etti. Karma evlilik konusunu da ele alan Tatar, bu konuları sürekli gündeme getirdiklerini ancak Kıbrıslı Rumların karma evlilik sorunuyla ilgili olarak sessiz kaldığını belirtti.
"ERHÜRMAN'IN RUMLARLA ÖZEL BİR AHBAPLIĞI MI VAR DA, ÖNCEKİ LİDERLERE VERİLMEMİŞ HAKLAR KENDİSİNE VERİLECEK?"
Kıbrıslı Rumların elindeki konularla ilgili vaat verilmesinin yanlış olduğunu ifade eden Tatar, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman'ın, "Kıbrıslı Rumlarla özel bir ahbaplığı mı var da, şimdiye kadar mücadele etmiş liderlere verilmemiş haklar kendisine verilecek?" sorusuna dikkat çekti.
"TÜRKİYE'NİN İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM POLTİKASINDAN YANA KOYDUĞU TAVIR ORTADAYKEN, ERHÜRMAN TÜRKİYE İLE NEYİ, NASIL MÜZAKERE EDECEK?"
Türkiye'nin iki devletli çözüm politikasından yana koyduğu tavır ortadayken, Erhürman'ın neyi ve nasıl müzakere edeceğine anlam veremediğini belirten Tatar, Kıbrıs sorunun çözümünde Türkiye ile hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Rauf Raif Denktaş'ın dahi Annan Planı'nın ardından, "Türkiye ile ters düşmüşüm, bu dakikadan sonra seçimi kazansam ne olacak?" diyerek seçimlere katılmadığını anısını aktaran Tatar, bu bağlamda şimdiye kadar olduğu gibi yine Türkiye ile uyumlu bir yolun tercih edilmesi gerektiğini ifade etti.
"PARTİLER SAHAYA İNMEDEN ERHÜRMAN LEHİNE YÜZDE 3 BANDINDA BİR FARK VARDI, ARTIK BİZ ÖNDEYİZ"
Programda son olarak seçim sonuçlarını da değerlendiren Tatar, partiler sahaya inmeden önce farkın Erhürman lehine yüzde 3-5 bandında olduğunu ancak UBP ve hükümet partilerinin sahaya inmesinden bu yana kendisinin öne geçtiğini belirtti. Sonuç, her ne olursa olsun Erhürman'ı tebrik edeceğini de ifade eden Tatar, acaba Erhürman da aynı tavırı sergileyecek mi diye sordu.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Elliot Alderson16/10/25 16:35
şakalar komiklikler ne güzel memleket yönetiyorsunuz