Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman: Kıbrıs Türk halkı egemenlik ve eşitlik haklarından asla vazgeçmeyecek
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, KKTC'nin 42'nci kuruluş yıl dönümü etkinliğinde yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkının egemenlik ve eşitlik haklarından asla vazgeçmeyeceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 42’nci kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Lefkoşa Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Kıbrıs Rum Yönetimi’ne önemli mesajlar verdi.
Erhürman, “Bütün dünya bilmelidir ki, Kıbrıs Türk halkı bu adadaki iki eşit kurucu ortaktan biridir. Kıbrıs Rum halkının bu adada ne kadar egemenlik hakkı varsa, Kıbrıs Türk halkının da o kadar egemenlik hakkı vardır. Ve Kıbrıs Türk halkı, egemenlik ve eşitlik haklarının ihlal edilmesine, görmezden gelinmesine, yok sayılmasına asla izin vermeyecektir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erhürman, Kıbrıs Türk halkının varlığını, kimliğini ve haklarını koruma mücadelesinin onlarca yıldır sürdüğünü belirtti.
Erhürman, kendilerinden önceki nesillerin çok ağır bedeller ödediğini, bugünün mücadelesinin o kuşakların bıraktığı mirası geliştirmek ve çocuklara daha iyi bir gelecek bırakmak olduğunu ifade etti.
“Bu topraklara kök salmak, çocuklarımızın dünyanın gelişmiş ülkelerindeki akranlarıyla aynı hak ve olanaklara sahip olacağı koşulları yaratmak boynumuzun borcudur” diyen Erhürman, eşitlik, özgürlük, demokrasi, hukukun üstünlüğü, refah ve barışın Kıbrıs Türk halkının da hakkı olduğunu vurguladı.
“KKTC’NİN VARLIĞI ÇÖZÜM ARAYIŞINDAN VAZGEÇİLDİĞİ ANLAMINA GELMEZ”
Cumhurbaşkanı Erhürman, KKTC’nin ilanının bazı çevrelerce “çözüm arayışından vazgeçme” olarak gösterildiğini ancak bunun gerçeği yansıtmadığını söyledi.
1983 Bağımsızlık Bildirgesi’nin çözüm iradesini açıkça ortaya koyduğunu hatırlatan Erhürman, bildirgenin 22. paragrafını hatırlatarak şunları aktardı:
“Bu tarihi günde bir defa daha Kıbrıs Rum halkına barış ve dostluk elimizi uzatıyoruz… Aynı adada yan yana yaşamaya mecbur bulunan iki halkın aralarındaki bütün sorunları eşit düzeyde müzakerelerle barışçı, adil ve kalıcı bir çözüme ulaştırmalarının mümkün ve zorunlu olduğuna inanıyoruz.”
Erhürman, Kıbrıs Türk halkının 2004 Annan Planı referandumunda “evet” demesi ve 2017 Crans Montana sürecinde Türkiye ile birlikte sergilediği yapıcı tutumun çözüm yönündeki iradenin açık kanıtı olduğuna dikkat çekti.
“Kıbrıs Türk halkı hiçbir dönemde masadan kaçan taraf olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır” dedi ancak “masaya hapsolmayı da kabul etmeyeceklerini” vurguladı.
“SONU GELMEYEN MÜZAKERE SÜREÇLERİ DEĞİL, KALICI ÇÖZÜM İSTİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erhürman, çözüm sürecinin tıkanmış olmasına rağmen adadaki gelişmelerin durmadığını, pek çok konuda Rum tarafının tek yanlı adımlar atmaya devam ettiğini söyledi.
Kıbrıs Türk halkının iradesi olmadan adayı, bölgeyi ve iki halkı ilgilendiren konularda karar alınamayacağını belirtti:
“Bizim Rum halkının hak ve çıkarlarında gözümüz yoktur. Ama kendi halkımızın haklarının ihlal edilmesini de asla kabul etmeyiz. Kıbrıs Türk halkı, hakkı olandan fazlasını talep etmez ama hakkından azına da rıza göstermez.”
Erhürman, kapsamlı müzakere sürecine yeniden dönülecekse bunun yeni bir metodolojiyle olması gerektiğinin altını çizdi:
“Aynı yolu yürüyerek farklı bir sonuca ulaşmak mümkün değildir. Zaman sınırsız, garantisiz, geçmiş yakınlaşmaların yok sayıldığı, sonunda Rum tarafının ‘hayır’ demesi halinde her şeyin kaldığı yerden devam ettiği bir süreci kabul etmiyoruz.”
“HALKIMIZ DÜNYAYLA BULUŞMA HAKKINA SAHİPTİR”
Cumhurbaşkanı Erhürman, müzakere masası kurulana kadar iki toplumun günlük yaşamını kolaylaştıracak işbirliklerinin sürdürülmesi gerektiğini belirtirken, KKTC’nin uluslararası alanda görünürlüğünü artırma iradesinin de kararlılıkla devam edeceğini söyledi:
“Halkımızın dünyayla buluşma hakkı vardır. Spor müsabakalarından bilime, sanattan ticarete kadar uluslararası alanlarda önlerine çıkarılan engelleri kader olarak kabullenmemizi kimse beklemesin.”
Kıbrıslı Türk ve Rum çocukların seyahat, eğitim ve fırsat eşitliği gibi temel haklardan mahrum bırakılmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Erhürman, “Çocuklarımızın haklarını kimsenin insafına bırakmayız, kimseye yedirmeyiz” dedi.
“TÜRKİYE’NİN DESTEĞİ EN BÜYÜK GÜVENCEMİZDİR”
Erhürman, Türkiye Cumhuriyeti ile dayanışmanın önemine dikkat çekerek, göreve başlamasının ardından yaptığı ilk ziyarette Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve bugün törene katılan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a teşekkür etti.
“Türkiye’nin dün olduğu gibi bugün de her koşulda yanımızda olması, geleceğe güvenle bakmamızı sağlayan en büyük güvencemizdir” dedi.
“KKTC’NİN İÇ SORUNLARINI ÇÖZMEK İÇİN HIZLA HAREKETE GEÇECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erhürman, konuşmasının son bölümünde iç politika başlıklarına vurgu yaptı:
Nüfus ve muhaceret politikalarında düzenleme, sağlık altyapısı ve sisteminin yenilenmesi, eğitimde ana dili Türkçe olmayan çocukların entegrasyonu ve özel gereksinimli bireylerin ihtiyaçları, beyin göçünü durduracak ve tersine göçü teşvik edecek programlar, ayrımcılıkla mücadele, hayat pahalılığıyla mücadele ve üretimin korunması, çevrenin korunması gibi başlıklarda kapsamlı reformlar yapılacağını söyledi.
Bu ülkeyi “güvenli, huzurlu, mutlu, medeni ve insan onuruna yakışır bir yaşam alanına dönüştürme” hedefini yineleyen Erhürman, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
“Bu güzel adada yaşayan herkes bizim insanımızdır. Bir tek çocuğumuzun yaşadığı bir sorun bu halkın yüreğini deler. Bizim görevimiz, bu toprağı gençlerimize güvenle miras bırakmaktır. Bu halk dün vardı, bugün vardır, yarın da var olacaktır. Kimse bizi yok sayamayacaktır.”
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.