DÜNYA
okuma süresi: 6 dak.

Sidney saldırısının failine cinayet ve terörizm dahil olmak üzere 59 suçlama yöneltildi

Sidney saldırısının failine cinayet ve terörizm dahil olmak üzere 59 suçlama yöneltildi

Avustralya polisi, Bondi Plajı’nda düzenlenen saldırının şüphelisi Naveed Akram’a, aralarında terör suçları ve 15 kişinin öldürülmesi de bulunan 59 suçlama yöneltti.

Yayın Tarihi: 17/12/25 18:00
okuma süresi: 6 dak.
Sidney saldırısının failine cinayet ve terörizm dahil olmak üzere 59 suçlama yöneltildi
A- A A+

Yeni Güney Galler Polisi, şüphelinin mahkemede ‘ölüme, ciddi yaralanmalara ve kişilerin hayatlarını tehlikeye sokmaya yol açan davranışlarda bulunmak, dini bir davayı savunmak ve toplumda korku yaratmak’ suçlamalarıyla karşı karşıya kalacağını açıkladı.

Suçlamalar arasında ayrıca, 40 kez ‘kasten yaralama’ ve yaralanmalarla bağlantılı olarak bombalı saldırı girişimi de bulunuyor. Şüphelinin, bir binaya bomba yerleştirerek zarar vermeye çalıştığı belirtiliyor.

Polisin yaptığı açıklamada, ön bulguların saldırının Avustralya’da terör örgütü listesinde yer alan DEAŞ’tan ilham alan bir terör eylemi olduğunu gösterdiği ifade edildi.

Avustralya, kitlesel silahlı saldırının kurbanları için ilk cenaze törenini bugün gerçekleştirdi. Büyük kalabalıklar, saldırıda hayatını kaybeden bir hahamı anmak için toplandı.

Saldırıyı gerçekleştiren Sajid Akram ve oğlu Naveed, ünlü plajda Yahudi bayramı Hanuka’yı kutlayan kalabalığa ateş açarak 15 kişiyi öldürdü.

Ölenler arasında 10 yaşında bir kız çocuğu, Holokost’tan kurtulan iki kişi ve saldırıyı durdurmaya çalışırken öldürülen bir çift bulunuyor. Saldırıda 40’tan fazla kişi de hastaneye kaldırıldı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, beş çocuk babası Eli Schlanger, Bondi Chabad Sinagogu’nda düzenlenen törenle anılan ilk kurban oldu.

Chabad Bnei Brak Sinagogu, bugün öğleden sonra 39 yaşındaki Yaakov Levitan için bir başka cenaze töreni düzenleyecek.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese bugün yaptığı açıklamada, “Bugün ve her gün kalbim bu toplulukla birlikte” dedi.

Albanese, yerel bir radyoya yaptığı açıklamada, “Ancak bugün ilk cenaze törenleri yapılacağı için özellikle zor bir gün olacak” diye ekledi.

Yetkililer, saldırının Avustralya’daki Yahudiler arasında korku yaymayı amaçladığını açıkladı.

Albanese, silahlı iki kişinin (baba ve oğul) ‘nefret ideolojisi’ ile hareket ettiğini belirtti.

Albanese, saldırının ‘DEAŞ ideolojisiyle motive edildiğini’ ve bu ideolojinin on yılı aşkın bir süredir yaygın olduğunu, bunun da bu nefret ideolojisine yol açtığını söyledi.

24 yaşındaki inşaat işçisi Naveed Akram’ın 2019 yılında Avustralya Güvenlik ve İstihbarat Teşkilatı’nın (ASIO) dikkatini çektiği, ‘başkalarıyla bağlantıları’ nedeniyle izlendiği ifade edildi; ancak o dönemde yakın bir tehdit olarak değerlendirilmedi.

Albanese, “Naveed ve ailesiyle, çevresindeki kişilerle soruşturmalar yürüttük; ancak o dönemde ilgi çekici bir kişi olarak görülmedi” dedi.

Polis, saldırıdan birkaç hafta önce Akram’ın Filipinler ziyareti sırasında radikallerle temas edip etmediğini araştırıyor.

Manila'daki göçmenlik dairesi, AFP'ye, saldırının faillerinin kasım ayının çoğunu ülkede geçirdiklerini ve son varış noktalarının Davao olduğunu doğruladı.

Mindanao adasının güneyinde bulunan bu bölge, uzun bir isyan ve aşırılık tarihine sahip.

Baba ve oğlu, polis 50 yaşındaki Sajid'e ateş açarak onu öldürmeden önce 10 dakika boyunca sahildeki kalabalığa ateş etti.

Polis tarafından vurulan Naveed, hastaneye kaldırıldı. Yerel basında, salı gecesi komadan uyandığı bildirildi.

Kısa süre önce yayınlanan araç kamerası görüntüleri, Boris ve Sofia Gurman'ın saldırıyı erken aşamada engellemeye çalıştıklarını gösteriyor.

69 yaşındaki emekli tamirci Boris Gurman, saldırganlardan birini silahını almaya çalışırken yere düşürdü. Sajid Akram'ın silahını kısa süreliğine ele geçirmeyi başaran Boris'e, 61 yaşındaki eşi Sofia yardım etmek için koştu. Ancak saldırgan başka bir silah çekerek çifti vurarak öldürdü.

Avustralya liderleri, pazartesi günü, saldırgan babanın altı silah sahibi olmasına izin veren yasaları sıkılaştırma kararı aldı.

Ülke, 1996’da Port Arthur turistik kasabasında silahlı bir kişinin 35 kişiyi öldürdüğü kitlesel saldırıdan bu yana benzer bir olay yaşamamıştı.

O saldırının ardından başlatılan kampanya kapsamında silah geri alım programı uygulanmış ve yarı otomatik silahlara sınırlamalar getirilmişti.

Ancak son yıllarda, Avustralya’da bireylerin sahip olduğu ateşli silah sayısında sürekli bir artış kaydedildi.

Son saldırı, Avustralya’nın antisemitizmle mücadelede yeterli çaba göstermediğine yönelik tartışmaları yeniden gündeme getirdi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Batı ülkelerini antisemitizme karşı önlemleri artırmaya ve Yahudi toplumlarını korumaya çağırdı.

Salı günü televizyondan yayınlanan bir konuşmasında Netanyahu, “Batı hükümetlerini antisemitizmle mücadele için gerekli adımları atmaya ve dünya genelindeki Yahudi topluluklarının ihtiyaç duyduğu güvenliği sağlamaya davet ediyorum. Uyarılarımıza yanıt vermeleri en doğru olanıdır. Derhal harekete geçmelerini talep ediyorum” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.