Derviş Kemal Deniz: Kamu borcu halkı doğrudan etkiliyor

Eski ekonomi bakanlarından Derviş Kemal Deniz, kamu borcunun sadece siyasi bir konu olmadığını ifade ederek, "Kamu borcu halkı doğrudan etkiliyor" dedi.

Eski ekonomi bakanlarından Derviş Kemal Deniz, kamu borcuna ilişkin sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Deniz, kamu borcunun sadece siyasi bir eleştiri konusu değil, halkın ciddiyetle üzerinde durması gereken bir mesele olduğunu vurguladı.
Deniz, son aylarda KKTC hükümetinin her ay sonunda borçlanma ihtiyacı duyduğunu ve borçlandığını belirterek, kamu borcunun ne olduğu ve etkilerinin anlaşılması gerektiğini ifade etti.
Devletin ve devlete ait kurumların, özel sektörde faaliyet gösteren mali ve ticari kuruluşlara ile dış ülkelere olan borçlarının toplamı anlamına gelen kamu borcunun; merkezi hükümet borçları, sosyal güvenlik konularındaki borçlanmalar ve yerel yönetimlerin iç ve dış borçlarını kapsadığını kaydeden Deniz, borç yükünün, kamu borcunun gayrisafi milli gelire oranı ile hesaplandığını belirtti.
AB ülkelerinde bu oranın %80 ila %100 arasında değiştiğini belirten Deniz, KKTC’de bu oranın Devlet Planlama Örgütü’nün yayınlarına göre 2022 yılında %224, 2023 yılında ise %114 olduğunu aktardı. 2024 yılına ilişkin bir veriye ise henüz DPÖ sayfasında yer verilmediğini ifade etti.
"KAMU BORCU, MAAŞLARI VE YATIRIMLARI ETKİLİYOR"
Kamu borcunun faiz yükü oluşturduğunu ve bütçenin önemli bir kısmının faize gittiğini belirten Deniz, bunun devlet maaşlarında artışın kısıtlanması, yatırımların azaltılması ve vatandaş için yapılan harcamaların düşmesi anlamına geldiğini ifade etti.
Düşük faiz dönemlerinde borçların daha az sorun yarattığını ancak son yıllarda faiz oranlarındaki artışla birlikte KKTC'nin borç yükünün çevrilmesinin ciddi maliyet doğurduğunu belirten Deniz, yüksek kamu borcunun idamesinin borç verenlerin toleransına bağlı olduğunu, bu noktada Türkiye Cumhuriyeti'nin gerekli toleransı gösterdiğini kaydetti.
"YÜKSEK BORÇ EKONOMİYİ KIRILGANLAŞTIRIYOR"
Deniz, yüksek borçlanmanın ülkeyi ekonomik şoklara karşı daha kırılgan hale getirdiğini ve borç oranı %100'ü aştığında piyasaların da olumsuz etkilendiğini ifade etti. Kamu borcunun yüksek olmasının devletin kaynaklarının ekonomik şoklara karşı dayanıklılığını azalttığını vurguladı.
Ülkelerin borçlanmayı dizginlemek için genellikle iki politika uyguladığını belirten Deniz, bunlardan birinin vergileri artırmak veya harcamaları azaltmak, diğerinin ise ekonomiyi büyütmek ve gayrisafi milli hasılanın büyüme oranını borcun faiz oranının üzerine çıkarmak olduğunu kaydetti.
Gelişmiş ülkelerin her iki yöntemi birlikte uyguladığına dikkat çeken Deniz, kamu borcunun azaltılmasında dengeli politikaların önemine işaret etti.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.