İktisatbank piyasa analizi: Çanlar bir kez daha altın ve EUR için çalıyor...

İktisatbank'ın 29 Temmuz 2025'e ilişkin Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu şu şekilde:

Trump'ın ticaret savaşlarına soyunması ve bunun getirdiği belirsizlik, Nisan başından bu yana kalabalık bir pozisyonlanmanın yaşanmasına neden olmuştu: arkana önüne bakmadan dolar sat. Lâkin, bu kadar büyük ve bu kadar uzun bir süredir devam eden konforlu işlemin yavaş yavaş sonuna gelinmeye başlandığı yönünde inanışla, doların son haftalarda geri dönmeye başladığını görüyoruz. Dün bu minvalde ABD ile AB arasında varılan ticaret anlaşmasının yarattığı iyimserlik de oldukça kısa soluklu oldu. 

Hatırlanacağı üzere bir önceki cuma günü kaleme aldığımız bültenimizde, Metallica'nın efsane şarkısı "For Whom the Bell Tolls" sorusunu sorarak çanın EURUSD için çaldığını söylemiştik. Sene başında parite yani eşitlik seviyesi olan 1'in de altına gitmesini beklediğimiz EUR, Trump'ın Make America Great Again (MAGA) yaklaşımı ile adeta uyanmış, kısa bir süreliğinde de olsa Trump politikaları nedeniyle doların rezerv para statüsünün sorgulanması ve beraberinde FED'in de bağımsızlığının zedelenmesi ile EUR güvenli liman edası ile alımlara sahne olmuştu. Konunun bu boyutunu pekâlâ okurlarımız çok iyi biliyorlar. 

Geldiğimiz noktada, ABD ile Avrupa merkez bankası arasındaki faiz farkı, ABD'de Trump politikalarının meyve vermeye başladığını gösteren gümrük gelirleri, Powell’ın görevde kalmaya devam edeceği görüşüne karşın Trump’ın öngörülemeyen söylemleri piyasada karışık bir tablo oluşturuyor. Böyle bir ortamda yön arayan yatırımcılar için en sağlıklı rehber fiyatın kendisi olmaya devam ettiğinin altını kalınca bir kez daha çizmemiz gerekiyor. Teknik açıdan bakıldığında, EURUSD paritesi önemli destek seviyelerini test ederken, haftalık kapanışın 1,1560 seviyesinin altında gerçekleşmesi durumunda “Hail the King!” diyerek doları yeniden selâmlayacağımız bir tablo oluşabileceğini düşünüyoruz. Bu eşiğin altına inilmeden açılacak kısa pozisyonların risk barındırabileceğini bir kez daha vurgulamak isteriz (önce teyit). Dün dolar endeksi DXY'nin %1 değer kazandığını not edelim. 

EURUSD paritesi baskı altında kalırken, güvenli liman edası ile alımlara sahne olan ve uzunca bir süredir mütemadiyen rekorlar kıran altında da teknik mânâda yorgunluk emareleri görmeye başladık. Özellikle 3,500 dolar zirvesinden sonra test edilen ve üç kez 3,440 dolar seviyesinden kırmızı kart gören altın, bu sabah 3,310 dolar seviyesine kadar gerileyerek yükseliş trendinin de altına sarktı. Teknik bir bakış açısı ile aşağı yönlü hareketin devam etme ihtimalini küçümsemiyoruz. Eğer aşağıda göreceğiniz teknik çizimde yaklaşımımız doğru ise, daha da aşağıda, dip ile tepe seviyelerinin %50 ve %61,8 geri çekilme seviyeleri olan 3,048 ve 2,941 dolar seviyeleri takip edilebilir. 

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's sürpriz bir adım atarak Türkiye'nin uzun vadeli yabancı para cinsinden borçlanma notunu bir basamak artırması ve yurt dışında dün sabah saatlerinde görülen iyimser havaya paralel Borsa İstanbul'un da alımlara sahne olacağını düşünmüştük, lâkin olmadı. 

TCMB'nin politika faizini %43 seviyesine indirmesi ardındanı ikinci iş gününde de Türk Lirası Referans faiz %42,65 seviyesine geriledi (bir önceki gün %42,84 ; faiz karar öncesi %45,70). BIST100 ana endeksi 19 Mart tarihinde açılan kapı aralığını kapatması ardından faiz indirimi takiben ikinci günde de geriledi. Ana endeks %1 gerilerken, bankacılık endeksi %2'ye yakın geriledi. Halbûki, faiz indirimlerinin bankacılık sektörünün faydasına olacağını düşünmüştük. TCMB her ne kadar faiz oranlarını indirse de, makro ihtiyati tedbirler çerçevesinde sıkı duruşunu sürdürmesine paralel, sürecin reel sektör oradan da bankacılık sektörüne yansımasının zaman alacağını anlıyoruz. USDTRY kuru TCMB'nin konfor sahasında 40,55 seviyelerinde salınırken, CDS risk primi ise 280 baz puan seviyesinde ve son zamanların en düşüğünde yer aldığını not edelim. Türk insanının göz bebeği gram altın ise 4,315 TL seviyesine geriledi. 

Yurt dışına geçmeden önce, dün TCMB, sektörel enflasyon beklentileri raporun yayımldı. Buna göre, Temmuz ayında, 12 ay sonrasına ilişkin beklentiler piyasa katılımcılarında 1,2 puan düşüşle %23,4; şirketler kesiminde 0,8 puan düşüşle %39,0 seviyesine gerilerken, ilginç bir şekilde hanehalkında ise beklentilerde iyileşme olmamış: 1,5 puan artışla %54,5 seviyesine yükseldi. Uzun bir süredir enflasyonun müsebbibi olarak kira, sağlık ve eğitim kalemlerini gündeme taşıyoruz. Yaz aylarının sonuna yaklaşırken, okul ücretlerinin göreceli olarak daha yüksek olması bu eğilimde belirleyici olabileceğini düşünüyoruz. Enflasyonda hanehalkının ayrışmasını, 'yapışkanlık' yaratabilecek bir risk unsuru olarak görmek gerekiyor.  

ABD borsaları dün geceyi yatay bir seyir izleyerek tamamlarken, bu sabah Pasifik'in diğer ucunda kırmızı rengin topyekûn hâkim olduğunu görüyoruz. Gösterge endeks Tokyo borsası şirket kârlarına ilişkin endişeler nedeniyle üçüncü işlem gününü de düşüşle tamamlarken, Başbakan Ishiba'nın koltuğunu bırakacağı beklentisiyle oluşan iyimser hava da zayıfladı. Siyasi belirsizliklerin piyasadaki tedirginliği artırdığını görüyoruz. Hong Kong borsası ise %1 düşüşle başı çekiyor.  

Avrupa ile ABD arasında varılan ticaret anlaşmasının yaz aylarının rehavetine denk gelmesi ve Trump'ın Rusya üzerindeki baskısını artırması da havayı bozan bir diğer gelişme olarak etkili olduğunu düşünüyoruz. Trump, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmesi için Rusya’ya daha önce verdiği 50 günlük süreyi 10-12 güne indirirken, Rusya'nın ilerleme kaydetmemesi hâlinde yaptırımlar ve gümrük tarifeleriyle karşılaşacağını söyledi. Ayrıca, artık Putin ile görüşme niyetinde olmadığını da belirtti. Trump'ın Rusya üzerindeki baskısını artırması ve daha ağır yaptırımlar uygulayabileceğini belirtmesi ardından Rusya para birimi Ruble dolar karşısında dün %2,5 ile oldukça sert sayılabilecek bir değer kaybı yaşadı. Belki biraz tuhaf gelebilir ama barış beklentisi ile Ruble bu yıl dolar karşısında %30'a yakın değer kazanmıştı! 

Dün de bültenimizde belirttiğimiz üzere, ABD piyasalarını yoğun ve kritik bir ajanda bekliyor. Bugün başlayacak olan FED'in olağan Temmuz ayı FOMC toplantısının kararını yarın akşam saatlerinde göreceğiz. Faiz kararında herhangi bir indirim beklenmezken, karar ardından mikrofon karşısında geçecek Powell'ın basın toplantısı önemle takip edeceğiz. Perşembe günü BoJ toplantısını, her ayın ilk cuması olduğu üzere ise ABD'de tarım dışı istihdam verisini ekonomik aktivite hakkında önemli ipuçları vermesi nedeniyle yakından takip edeceğiz. Mikro cephede ise Apple, Microsoft, Amazon ile Meta gibi dev teknoloji şirketlerinin bilanço açıklamaları yatırımcıların gündeminde olacak. S&P 500 ve Nasdaq endeksleri, Nisan ayındaki sert düşüş sonrası %28 ve %38 oranında toparlanarak rekor seviyelere yükseldiğini bir kez daha hatırlatalım. 

İktisatbank Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu 29 Temmuz Salı