Alithia gazetesi: Gayri resmi zirve, çözümün ya da çözümsüzlüğün kesinleşeceği bir dönüm noktası

Alithia gazetesi'na göre mart ayında Cenevre’de yapılacak gayri resmi görüşme, Kıbrıs sorununda çözüm yolunun açılacağı ya da çözümsüzlüğün kesinleşeceği bir dönüm noktası olabilir. Rum basını, görüşmenin Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in tutumuna bağlı olarak sonuçlanacağına dikkat çekiyor.

Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak mart ayında Cenevre’de yapılacak gayri resmi genişletilmiş görüşmeyle ilgili haberler bugünkü Rum basınında da yer aldı.
Alithia gazetesi “Cenevre Sonun Başlangıcı mı Yoksa Nihai Son mu” başlığıyla manşetten ve iç sayfadan geniş yer ayırdığı analiz haberinde 17 Mart tarihinde gerçekleştirilecek genişletilmiş görüşmede ya Kıbrıs sorununun çözümüne giden yolun açılacağını, ya da çözümsüzlüğün kesinleşeceğini savundu.
Görüşmenin 17-18 Mart tarihlerinde gerçekleştirilmesinin beklendiği ancak bunun BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in arzu ettiği ve planladığı şartlarda olmadığını öne süren gazete, Guterres’in “bir sonraki seferin farklı olacağını söyleyerek” böyle bir toplantının yapılacağı koşulları aslında 2017 yılında Crans Montana’da yaşanan başarısızlığın ardından ortaya koyduğunu ifade etti.
Guterres’in doğrudan veya dolaylı bir şekilde bu koşulları o zamandan bu yana BM Güvenlik Konseyine sunduğu tüm raporlarında yinelediğini kaydeden gazete, "Guterres’in iki tarafın Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili son mesafenin kat edilmesi için, son müzakerenin gerçekleştirileceği ortak zemini inşa etmeleri gerektiğini açıklığa kavuşturduğunu" belirtti.
Gazete Guterres’in o dönem iki tarafın “neden bu çabanın başarılı olacağına inandıklarını” kendisine söylemeleri şartını ortaya koyduğunu da anımsattı.
Siyasi eşitlik konusunun Kıbrıs sorunuyla ilgili süreçte kilit mesele olduğunu da yazan gazete, dönemin BM Genel Sekreteri Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in Kıbrıs sorunuyla ilgili altı aylık misyonunun sonunda uyarıda bulunduğu üzere bunun çözüme kavuşmasının Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in elinde olduğuna işaret etti.
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın kısa süre önceki, konuyla ilgili “meydan okumasının” büyük öneme sahip olduğunu da kaydeden gazete, ancak Rum lider Hristodulidis’in buna karşılık verme konusundaki itirazının Kıbrıs’ın son şansının kaybedilmesiyle ilgili tehlikeyi artırdığına işaret etti.
Hristodulidis’in tutumunun kendisinin arzu ettiği hareketliliğinin nereye gittiğinin farkında olmadığını gösterdiğini kaydeden gazete, nihai analizde ise Guterres’in çabası ve bu çabayı izleyen genişletilmiş toplantının sonucunun Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in siyasi eşitlikle ilgili kritik soruya ne cevap vereceğine bağlı olacağını savundu.
Gazete dönemin BM Genel Sekreteri Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in Kıbrıs sorunuyla ilgili altı aylık misyonunun sonunda “Hristodulidis hükümetinin sürecin kilidini nasıl açacağını bildiği” sonucuna varmasının tesadüf olmadığını da ekledi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.