Güney'de İngiliz üslerine yönelik casusluk ve terör şüphesi: İran bağlantılı İngiliz vatandaşı tutuklandı

Güney Kıbrıs'ta, İngiltere'ye ait RAF Akrotiri Üssü ile Kıbrıs’a ait Andreas Papandreu Hava Üssü'nü gözetlediği ve olası bir terör saldırısı planladığı gerekçesiyle Azerbaycan kökenli bir İngiliz vatandaşı tutuklandı. Şüphelinin İran Devrim Muhafızları'yla bağlantılı olduğu iddia ediliyor.

BBC ve Rum basınında yer alan haberlere göre, zanlı hakkında ilk olarak yabancı bir istihbarat biriminden gelen “Nisan 2025’ten bu yana üslerle ilgili bilgi topladığı ve saldırı hazırlığı içinde olduğu” yönündeki ihbarın ardından soruşturma başlatıldı.

Rum polisi tarafından yürütülen teknik ve fiziki takip sonucunda, şüphelinin Limasol’un Zakaki bölgesinde, İngiliz üslerine oldukça yakın bir apartman dairesinde ikamet ettiği tespit edildi. Zanlının üs çevresinde yaya dolaştığı, büyüteçli bir kamera ve üç cep telefonuyla görüntü aldığı, ayrıca notlar tuttuğu belirlendi.

Araştırmalara göre şüpheli, otobüsle Limasol’dan Baf’a, oradan da bir başka otobüsle Pafos’taki Andreas Papandreu Hava Üssü yakınlarına geçerek, bu bölgede de askeri tesislerin fotoğraflarını çekti.

Gözaltına alınan zanlı, geniş güvenlik önlemleri altında Larnaka Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Mahkeme, hakkında sekiz gün tutukluluk kararı verirken, şüpheliye yönelik “terör faaliyeti, casusluk, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” gibi suçlamalarla kapsamlı bir tahkikat başlatıldı.

Rum polisi, olayın ulusal güvenlikle ilgili boyutu nedeniyle soruşturmaya ilişkin detay vermekten kaçındı. Öte yandan İngiltere Dışişleri Bakanlığı, BBC’ye yaptığı açıklamada “Kıbrıs’ta tutuklanan bir İngiliz vatandaşıyla ilgili Kıbrıslı yetkililerle temas halindeyiz” ifadelerini kullandı.

ZANLININ İRAN BAĞLANTILI OLDUĞU İDDİASININ ÖNEMİ

RAF Akrotiri İngiliz üssü geçmişte İran'dan gelebilecek saldırılara karşı İsrail hava sahasını korumak amacıyla da kullanılmıştı. Geçtiğimiz hafta İngiltere Savunma Bakanlığı, üsse ek savaş uçakları konuşlandırılacağını duyurmuştu.

Şüphelinin İran adına casusluk yaptığı ihtimali, hem Güney Kıbrıs'ın hem de bölgede faaliyet gösteren Batılı askeri güçlerin güvenliği açısından ciddi bir tehdit olarak değerlendiriliyor.