Koronavirüs tecridinde neden sürekli yemek yeme isteği doğuyor?
Bireylerin salgın nedeniyle korku ve güvensizlik duyup, kendilerini yemek yemeye verebileceği uyarısı yapan Doç. Dr. Demirkaya, “Güvende hissedip mutlu olmak için yiyoruz. Yaşananların nedeni duygusal açlık” dedi.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle evlere kapandığımız şu günlerde pek çok kişi kendisini yemek yemeye verdi.
İştahının kapandığını söyleyenler olsa da, toplumun büyük bölümü iştahın açılmasından şikayet etti.
Whatsapp grupları yemek tarifleriyle dolarken, sosyal medyada sık sık hünerli ellerin mutfak görüntüleri paylaşılır oldu.
Tecrit sürecinde normal düzeninde yediğinden çok daha fazla gıda tükettiğinden yakınanlar, yemek yeseler de gözünün bir türlü doymadığından dert yandı. Aslında tüm bu yaşananlar, psikolojik olarak anlam ifade ediyor.
Zira bireyler, koronavirüs tecridi altında geçen günlerde yiyerek doyum sağlamaya, bazı duygularını bu şekilde tatmin etmeye çalışıyor.
GÜVENSİZLİK DUYGUSU VE DUYGUSAL AÇLIK İLİŞKİSİ
Bu süreçte yaşanan açlık hissini “duygusal açlık” olarak tanımlayan Doç. Dr. Sevcan Karakoç Demirkaya’ya göre durum tamamen psikolojik.
Karantina günlerinde yemek yemekteki amacın açlığı gidermek değil, güvende hissetmek olduğunu belirten psikiyatrist Demirkaya, “Aslında açlık diye bir şey yok, karın acıktığı için yenilmiyor. Birden bire başlıyor. Birden tıkanırcasına yeme, tüketme şeklinde sürüyor. Anksiyete, kızgınlık, depresyon gidi dönemlerde duygusal yeme atakları daha fazla olur. Sonrasında yeme bozukluğuna dönerse işte o zaman çok dikkat etmek gerekir” diyor.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.