Gelener’den KGS eleştirisi: Eğitim ayrımcı ve adaletsiz hale geldi

KTÖS Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener, Kolej Giriş Sınavı (KGS) sonuçlarının ardından ortaya çıkan tablonun, eğitim sisteminin ne derece seçici, dışlayıcı ve adaletsiz bir yapıya dönüştüğünü bir kez daha açıkça ortaya koyduğunu söyledi.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener, mevcut sınav sisteminin çocukların potansiyelini ortaya çıkaran bir eğitim aracı olmaktan uzak olduğunu belirterek, sistemin çocukları yarışa sokan, büyük çoğunluğunu başarısız ilan eden ve kamu okullarını yavaş yavaş sistem dışına iten yapay bir eleme düzenine dönüştüğünü ifade etti.

Gelener, Türk Maarif Koleji (TMK) için sınava giren 311 öğrenciden sadece 152’sinin (%49) okula yerleşebildiğini, Güzelyurt TMK’da ise bu oranın %31’e kadar düştüğünü aktardı. Ayrıca, TMK’ye yerleşen öğrencilerin %67’sinin özel okul mezunu olduğunu vurguladı.

Kolejlere yerleşen 636 öğrenciden 452’sinin kamu okulu mezunu olduğunu, ancak kamu okullarından sınava giren öğrencilerin kolejlere yerleşme oranının birçok okulda %30’un altına indiğini belirten Gelener, sınavlara hazırlık için sunulan özel olanakların ekonomik ayrıcalıklara bağlı olduğunu dile getirdi.

Genel ortalamada, çağ nüfusunun yalnızca %17’sinin kolej programlarına yerleştiğini, geriye kalan %83’ünün ise “başarısız” sayılarak bu programların dışında kaldığını söyleyen Gelener, Türk Maarif Koleji’nin en yüksek ortalama puanla (88.83) öğrenci aldığını kaydetti. Hala Sultan İlahiyat Koleji ise en düşük taban puan (50.0) ve ortalama puanla (58.3) öğrenci kabul eden kolej olarak öne çıktı. Buna rağmen, İlahiyat Koleji 77 kişilik kontenjanla en büyük yerleşim kapasitesine sahip okullardan biri oldu.

Gelener, KGS sisteminin öğrencilerin yeteneklerini geliştirmek yerine onları sıralayıp ayrıştırmayı hedeflediğini, sadece iki sınav performansına göre pedagojik olmayan istatistiksel bir eleme yapıldığını vurguladı. Ayrıca, sistemin bölgesel ve yapısal eşitsizlikleri pekiştirdiğini ve nitelikli kamusal eğitime erişim hakkını kısıtladığını söyledi.

KTÖS’ün yıllardır dile getirdiği gibi, Hala Sultan İlahiyat Koleji’ne düşük talep ve akademik yeterliğe rağmen Eğitim Bakanlığı tarafından yüksek ayrıcalık tanındığını, bu uygulamanın siyasi gerekçelere dayandığını belirten Gelener, önerilerini şu şekilde sıraladı:

1. KGS sistemi fırsat eşitliği ve pedagojik temelli bir yapıya dönüştürülmeli.

2. Kolej programları, 6. sınıftan itibaren piramit modeline uygun yönlendirme ve yatay-dikey geçiş esnekliği ile uluslararası denklik sağlanarak yeniden yapılandırılmalı.

3. Kamu okulları güçlendirilmeli, özel desteklere ve ekonomik güce bağımlılık sona erdirilmeli.

4. Kolej kontenjanları, akademik düzey ve öğrenci talebine göre adil şekilde planlanmalı.

5. Eğitim politikaları, öğretmen sendikaları ve toplumsal paydaşların aktif katılımıyla demokratik biçimde belirlenmeli.

Gelener, “Eğitim bir ayrıcalık değil, haktır” diyerek, KTÖS’ün öğrencilerin sınavla değil ilgi ve yetenekleriyle değerlendirilmesi, kamu okullarının güçlendirilmesi ve eğitimde sosyal adaletin sağlanması için mücadeleye kararlılıkla devam edeceğini belirtti.