KKTC’de Yabancıların Konut Alımına Kısıtlama ve Vergi Artışları: Emlak ve inşaat sektörü 2025 yılında önlenemez büyük krizle karşı karşıya
KKTC’de yabancıların konut alımına getirilen kısıtlamalar ve ağır vergi yükleri, emlak sektörünü durma noktasına getirirken 2025 yılında büyük bir ekonomik kriz öngörülüyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 21 Mayıs'ta çıkarılan yeni yabancılar Emlak yasası, yabancıların konut alımına getirdiği sınırlamalar ve ağır vergi yükleriyle birlikte, emlak sektörünü adeta durma noktasına getirdi.
Ekonomik büyümenin temel taşlarından biri olan Emlak ve inşaat sektörünün, yabancı yatırımcıların ilgisiyle ayakta kaldığı bir gerçek. Ancak yabancılara yönelik kısıtlamaların yanı sıra konut alımı üzerindeki aliciya ait vergi oranlarının %18 - 19 ( trafao katki ve belediye harclari dahil) gibi astronomik seviyelere çıkarılması, sektörde ani bir çöküş riskini doğurmuş durumda.
Yasanın bazı maddelerinde, mevcut Anayasa’ya aykırı ifadelerin yanı sıra kazanılmış hakları ihlal eden yeni düzenlemeler yönündeki eleştiriler de artıyor. Daha önce yasal haklarını kullanarak konut sahibi olmuş kişilerin haklarının kısıtlanması, emlak sektörüdeki güveni sarsarken, yabancı yatırımcıların KKTC'ye olan ilgisinin azalmasına yol açmıştır ve son 7 aydır sektörde büyük bir kriz oluşmuş olup, satışlar durma seviyesine gelmiştir. Bu da uzun vadede inşaat sektörünün küçülmesine ve ülke ekonomisinin büyük bir krizle yüzleşmesine neden olacaktır.
Aynı zamanda işbu yeni yasa ile birlikte Tapu daireleri ve ilgili kurumlar ( Kaymakamlık ,Taşınmaz mal birimi ) kilitlenmiş durumdadır. Anlatımı güç ve uygulamaya ters bir yasa ile ,personel yetersizliğinden dolayı işlemler yavaşlamış ve kilitlenmiş durumdadır.
Yeni yasada Taşınmaz Mal alım izni çıkan yabancının 6 ay içerisinde Tapu deviri yapması gereklidir emiri verirken , diğer taraftan Tapu deviri için Nihai Tavipnamenin alınmış olması gerektiğini açklayan madde ile Tapu deviri yapılamaz duruma getirilmiştir. Nihai Tasvipnamenin inşaat bittikten sonra minimum 1 yılda alındığını düşünürsek ve hali hazırda bitmiş ve bitecek olan projeleride hesaplarsak Taşınmaz Mal alım izni çıktıktan sonra 6 ay içerisinde Tapu deviri yapılması imkansızdır.
İlgili hükümet bu konuya da kendince çözüm getirmiştir, Şöyle ki;
Taşınmaz Mal alım izni çıkan yabancı 6 ay içerisinde herhangi sebepten ötürü Tapu devirini yapamaz ise tüm vergilerin ödenmesini emir etmiştir.
Peki evinin Tapu devirini alamayacak olan alıcı tüm vergileri ödedikten sonra Nihai Tasvipnameyi (Final App) bir eksiklik sebebiyle alamaz ise , satıcı konutun devirini yapmak istemez ise, satıcı vermiş olduğu vekaleti iptal eder ise, satıcı bulunamıyorsa vb. sorunlar oluşur ise ..... alıcı tüm vergisini ödemiş olduğu evinin Tapu devirini nasıl alacaktır.
Hukuk sistemimizde de Tapu devirinin mahkeme yolu ile intikali ... olmadığına göre alıcının hakları nasıl korunacaktır.
Ortada bu kadar güvensizlik varken 2025 yılında büyük bir krizin tsunami etkisiyle tüm adayı etkileyeceği aşikar ortadadır.
2025 Yılı İçin Kötü Senaryo: Ekonomik Kriz
Mevcut düzenlemelerle birlikte, KKTC ‘de Emlak sektörünün 2025 yılına geldiğimizde büyük bir krizle karşılaşması neredeyse kaçınılmaz hale geliyor. Yabancı yatırımın hız kesmesiyle birlikte, yarım kalan projeler, iş kayıpları ve tedarik zincirlerinde yaşanacak sorunlar ülke ekonomisinde domino etkisi yaratabilir. Birçok iş kolu inşaat sektörüne bağlı olduğu için bu sektörün yaşadığı daralma, ülke genelinde ciddi bir ekonomik darboğaz yaratacaktır.
Çözüm: Yasanın Gözden Geçirilmesi ve Sektörel Destek
Bu krizden kaçınmanın yolu, hükümetin yabancıların konut alımı konusundaki katı düzenlemeleri ve yüksek vergi oranlarını yeniden değerlendirmesinden geçiyor.
Hukumetin sktordeki hilir kisiler yerine yandas danismalarindan akil almaya devam edikce bu gibi yasalara, is hlagina vede sekore ters daha cok yanilsilikar yapacagi kacinilmazdir.
Bu durumda acilen Emlak sektörü temsilcileri ve ekonomik danışmanların, hükümetle iş birliği içinde, daha sürdürülebilir ve ekonomiyi destekleyici düzenlemeler geliştirmesi büyük önem taşıyor.
Kazanılmış hakları güvence altına alacak ve yatırımcının güvenini yeniden kazanacak düzenlemeler yapılmazsa, KKTC'nin ekonomik istikrarı ciddi bir tehlike altına girebilir.
Bu nedenle, yabancı yatırımcıların ülkeye olan ilgisini koruyacak esnek düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesi gerekiyor.
Aksi takdirde, KKTC Emlak ve inşaat sektörünü 2025’te bekleyen kriz sadece bu sektörü değil, tüm ülke ekonomisini de büyük bir darboğaza sürükleyecek gibi görünüyor.
Şimdiden araç galerilerinden, Turistik restoranlara hatta Girne ve Magosa'daki birçok mağazaya kadar su anda etkisi yansımış durumda.
Gayrimenkul Hukuk Ve Yatırım Danışmanı
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.