“Yabancı şirketlerin toprak satın alması durdurulmalıdır”

Yayın Tarihi: 07/08/23 07:00
okuma süresi: 3 dak.

Siyaset, genel olarak ülke yönetmek, devlete, topluma yön vermekle anılmalıdır.

Oysa bizde öyle mi?

Siyaset sadece meclis çatısı altında, iktidar ya da muhalefet anlamında da değildir.

Fikir üreten her mecra, siyaset alanıdır.

Önemli olan, her fikri geliştirilebilir ve kullanılabilir duruma getirmektir.

Siyaset, kamuyu, kamusal kaynakları, iktidar olmak ve orada kalmak için kullanmakla eş değer.

Bizim gerçeğimiz, normalimiz bu.

Sanki tek iş, tek amaç, tek yol bu.

Devleti, toplumu, siyasetten korumak gibi bir durum var.

Ne kadar acı, ne kadar vahim ve ne kadar kötü bir yozlaşma.

Normalleştirme, sıradanlaştırma.

Ne dağ kaldı, ne taş, ne plaj, ne toprak, ne kültür, ne hoşgörü.

Talan oluyor Kıbrıs'ın kuzeyi.

Ve herkes normalmiş gibi davranıyor.

En kötüsü de bu.

Yabancılara ciddi bir toprak satışı var.

Asla karşı değilim, ancak bu sınırsız, kontrolsüz, yasal boşluklardan fayda sağlayarak ve toprak oranında çelişki yaratacak şekilde olmasına da karşıyım.

Bu ülkenin toprağı ne, alanı ne, sırası gelir, Rumlara bir karış toprak verilemez denir, fakat para için, zenginlik için, kazanç için bir bölgenin dörtte biri satılabiliyor.

Bu ne yaman bir çelişkidir.

Bu ülkede doğmuş, büyümüş, bütün yaşamı bu ülke olan, hayata atılan, ev, iş, geçim derdiyle, ülkesinden beklentileri olan insanlar, gençler, artık kendi ülkesinde ev sahibi bile olamazken, memleket hızla yabancılaşıyor, yabancı şirketlerin malı oluyor.

KKTC’nin her konuda olduğu gibi, toprak konusunda da bir politikası yok.

Ciddi ve büyük bir sorun var ve görünmezlikten gelinmemeli.

Devlet, iktidar, muhalefet, siyaset, sivil toplum örgütleri, bu konunun aciliyetini farkına varmalı.

Günlük kısır tartışmalar, bir kenara, ülkenin gerçek ve acil sorunlarını çözmeye odaklanmalı.

İktidar, koltuk, taht kavgaları içinde ülke talan oluyor.

Biraz ciddiyet, ülkenin, devletin, ağırlığını göstermek gerek.

Meclis Başkanı Zorlu Töre, konuyla ilgili soruma şu yanıtı verdi;

"Bizde, kendi içimizde bu konuları konuşuyoruz. Bir yabancı konut alabilir. İşyeri açabilir. Ama yabancı şirketlerin toprak satın alması durdurulmalıdır. Kendi içimizde konuşuyoruz, rahatsızız. Bu konulara çok dikkat edilmeli. Önlem alınması ile ilgili fikirler tartışılıyor. Konu sadece benimle bitmez. Herkes meselenin önemini kavramalı. Başka arkadaşlar da çeşitli uyarılar yapıyor. Bu konu, Kıbrıs sorunu için de önemlidir."

Evet, konu bir bütün olarak, yüksek sesle tartışılmaya muhtaç.

Bunun siyaseti, siyasi görüşü yok.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları