Parasızlık zor iş…

Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu ülkemizdeydi. Ziyaretlerde bulundu ve Devletin zirvesiyle görüştü ve çeşitli beyanatlar verdi. Yapılacak yeni yol projesi son derece önemli. Zaten Türkiye bize yol yapmasa bizim yol yapabilecek bütçemiz yok. Bu da işin gerçeği. KKTC istenilen yerde değil belki ama cemaatten devlete yükselmiş bir yapı var, bu bir gerçek ama gelin görün ki bu devlete kimse iyi bakmadı. Büyümesi ve gelişmesi için Türkiye tonlarca para akıttı ama bu devlet büyümeyip gelişmediği gibi siyaseten de hakkında tanınma diplomasisi yürütülmedi.

Yollarımızı Türkiye yapıyor, Türkiye bize yol yapmasa bizim kendimizin yol yapacak parası yok. Hastane yapıyor ya da yapacak, Türkiye bu işe el atmasa devlet olarak biz değil hastane yapmak mevcutlarını bile koruyamıyoruz. Teknecik Elektrik Santrali’ni kurduk gerekli yatırımları yapmadık, yıllardır gerekli yatırımlar yapılmıyor ve AKSA’ya muhtacız.

Yani demem o ki evet bir devletimiz var çok şükür ki var. Allah devletimizi baki kılsın ve fakat zayıf dış yardım almadan yaşayamayan, kendi ayakları üzerinde duramayan bir devletimiz var. Öyle KKTC tanınmaya hazırdır demekle KKTC tanınmaya hazır olmuyor.

Çok eksiğimiz var, yapacak çok iş var ve ne yazık ki memur maaşı ödemek dışında öteye gidemiyoruz. Hele gelen hükümetin Türkiye ile arası açıksa bir kuruşluk yatırım dahi gelmiyor. Acaba KKTC tanınmaya nasıl hazır hale gelecek. Çok şükür ki Ünal Üstel Hükümeti’nin Ankara Hükümeti ile iyi ilişkileri var ve yatırımlar yapılıyor yoksa işimiz nanay.

Bir şey yazmayım diyorum ama kendimi tutamıyorum. Türkiye’den Allah razı olsun. AK Parti Hükümetinin son yirmi yıldır buraya akıttığı paranın haddi hesabı yoktur. Zaten Türkiye birçok yatırım yapmasa KKTC sadece bir tabeladan ibaret olacaktı.

Yani evet devlet var, kimse tanımasa da ve tanıyacak olmasa da var ama fakir, kendi ihtiyaçlarını yardımsız gideremeyen bir devletimiz var. Önce devleti kalkındırmalısınız ki göğsünüzü gere gere tanıtmaya çalışsanız. Yolunu hastanesini okulunu yapamayan bir devleti, Türkiye’nin sırtında kambur gibi yaşayan bir devleti kim nasıl tanıyacak. Zaten KKTC ekonomisi uçsa, çok kalkınmış olsa tanınma derdine düşülmeyecek. Hepimiz bu gerçeği biliyoruz KKTC’yi ne yazık ki kimse tanımayacak. Zaten tanınması için de ciddi girişimler yapılmıyor. Daha önce de yazdım güçlü lobicilik isteyen bir meseledir tanınma meselesi. Ayrı bir fon ister para ister, sıkı çalışan diplomatlar ordusu ister; biri çıksın bana söylesin var mı bu saydıklarım. Yok. Gerçekten de yok. E peki KKTC’yi kim nasıl tanıyacak.

Zaman zaman Türkiye’nin girişimleriyle tabiri caizse zorlamaları ile KKTC belli başlı yerlerde temsil edilmeye çalışılıyor.

Sözün özü böyle laflar etmekle olmuyor bazı şeyler. Devletin ekonomiyi güçlendirmek için ciddi bir planı bir vizyonu olmalı. Bunu yazdınız mı cevap hazır ithalata dayalı bir ekonomimiz var ve döviz karşısında eziliyoruz. Haklı da bir cevap. E peki yok mu bu işin çaresi. Olmalı bunu ülkeyi yönetenler bulacak.

Turizm fuarlarının bazılarına bakanın kendisi bile gitmiyor. Sözde KKTC’yi fuarlarda tanıtıyoruz. Ercan İngiltere bileti 20 bin liraysa İngiltere’den buraya kimse gelmez. İngiltere’yi geçtim Ercan-İzmir bileti 9 bin liraysa İzmir’den bile buraya kimse gelmez... Ercan-Almanya bileti 15-17 bin liraysa Almanya’dan da buraya kimse gelmez. Biz daha KKTC’yi bir iç hat seferi destinasyonuna bile çeviremedik biletler ucuzlasın ve Türkiye’den buraya yüz binlerce turist gelsin. Geçtim Avrupa ülkelerini 80 milyon Türkiye’den KKTC’ye her sene 10 milyon turistin gelmesi gerekmez miydi? Biz bunu bile yapamadık. KKTC tanınmaya hazır... E hadi buyurun tanıtın bakalım kim tanıyacak.

***************

Günün Sözü

"Gitme diyebilecek kadar güçlü olmalı insan hayatta çünkü hiç kimse, kaybettiklerini unutabilecek kadar güçlü değil aslında."

Victor Hugo