KKTC’ye inanmadık ki tanıtalım...

KKTC’nin kuruluşunun 41’nci yıl dönümü. Allah Devletimizin bekasını baki kılsın. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda KKTC’yi tanıyın çağrısı halen gündemdeki yerini koruyor. Bu açıklamanın üzerine yorumlar yaptık yazılar yazdık. KKTC’nin tanınması elbette ki çok zor. Özellikle BM kararları, Güvenlik Konseyi'nin kararları ortada dururken Türkiye’ye en yakın ülkelerin bile KKTC’yi tanıması neredeyse imkansız. Azerbaycan ve Türki Cumhuriyetlerinde KKTC’nin statüsünü yükseltmek için bir takım çabalar var ama o kadar.

Burada başka sorular ortaya çıkıyor. Örneğin KKTC’nin tanıtılması için biz ne yaptık veya ne yapıyoruz. Belli başlı fuarlara katılmanın dışında KKTC’nin tanıtılması için gerekli lobiler yapılmıyor ve bunun için ayrılmış bir bütçe dahi yok. Bir tek Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Türkiye ve Türki Cumhuriyetleri ziyaretleri var. Başka da bir şey yok. Yeterli mi elbette ki yeterli değil.

Biz KKTC’yi Türkiye’de bile tanıtamadık. Türkiye’de yaşayan milyonlarca insan bir Kıbrıs var biliyor ama kumarıyla ve üniversitesiyle biliyor, bir de bizim onları pek sevmediğimizi biliyorlar. KKTC’nin Türkiye kamuoyundaki fotoğrafı böyle. KKTC’yi gerçekten bilmeyen milyonlarca Türk vatandaşı da var ya da yanlış bilen milyonlarca Türk vatandaşı var.

Yanı başımızda 80 milyon Türkiye’ye bile bu ülkenin güzel bir reklamını yapamadık. Avrupa ülkelerinin hemen hemen birçoğunda temsilciliklerimiz var, bu insanlar ne yapıyor oralarda birçoğuna KKTC’li makamlar bile ziyarete gitmiyor. Hiçbir lobicilik faaliyeti yok.

Örneğin Brüksel’de ne tür lobi faaliyetleri var veya İngiltere’de, Amerika’da ne tür lobi faaliyetleri var?

Hükümetin KKTC’yi tanıtmak için bir politikası var mı? Bu iş için oluşturulan bir bütçe var mı? Cumhurbaşkanı Tatar’ın kendi bireysel girişimleri dışında bir çalışma yok.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC’yi tanıyın çağrısı yaptı yapmasına ama biz ne kadar KKTC’yi tanıtmak istiyoruz bunu soran yok.

KKTC’YE İNANMIYORUZ

Bu acı bir yorumdur ama gerçektir. Halkın büyük bir çoğunluğu Merhum Denktaş bey tarafından kurulan bu devlete inanmıyor, inanmadığı gibi desteklemiyor, sahiplenmiyor. Siyasiler halkın içinden seçilen kimselerdir. Seçilmişler devlete inansa tanınması için bir çabaya girerlerdi. Böyle bir çaba yok. Varsa çıksın biri anlatsın.

TÜRKİYE NE KADAR YARDIM EDERSE ONUNLA SINIRLI

Katıldığımız turizm fuarlarına Türkiye devletinin desteği ve yardımıyla katılıyoruz. Türkiye devreye girmese oralarda temsiliyet son derece zor. Türkiye, bizim cumhurbaşkanına bazı randevular ve görüşmeler ayarlarsa cumhurbaşkanı önemli görüşmeler yapabiliyor. Belki de Türkiye’yi lobicilik anlamında daha çok biz teşvik etmeliyiz. Türkiye’nin lobiciliğinden yaralanmalıyız. Ama tekrar söylüyorum gerekli lobiler için ap ayrı bir bütçe oluşturulması ve para harcanması gerekiyor.

İKİ EŞİT EGEMEN DEVLET DİYORSAK

Evet şimdiki tezimiz federasyon değil, iki eşit egemen devlet. Devletlerden biri KKTC. Kuzey'de bir halk vardır diyoruz, devlet vardır tanıyın diyoruz. Kime diyoruz ne kadar diyoruz. Oturduğumuz yerden basına yapılan açıklamalarla sınırlı kalıyor bu açıklamalar. Ya da bu açıklamaları Rum haber ajansları da servis ediyor kendi kamuoylarına o kadar. Uluslararası dünyanın hangi ülkesinde Kıbrıs’ın kuzeyinde ayrı bir devlet vardır tanıyın diyebildik.

Bilmem anlatabildim mi?

Oturduğumuz yerden KKTC’yi tanıyın dememizin hiçbir faydası yok. KKTC’yi yöneten herkesin bu devlete inanması ve tanıtması için gerekli adımları atması gerekiyor. Bir tek cumhurbaşkanının kendi bireysel uğraşlarıyla bu işler olmaz.

Hükümet bir vizyon geliştirecek ve gerekli bütçeyi gerekirse Dışişleri Bakanlığının emrine verip bununla ilgili bir eylem planı geliştirecek. Bugün Dışişleri Bakanlığının böyle bir bütçesi yok. Sadece adı var Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’na gerekli bütçeler verilse ve bir eylem planı hazırlansa Ertuğruloğlu ülke ülke gezer KKTC’nin tanınması için lobi faaliyetlerinde bulunurdu. Yapıyor muyuz? Hayır yapmıyoruz. Yok böyle bir derdimiz çünkü.

Allah razı olsun Tayyip beyden çıktı ve KKTC’yi tanıyın dedi. Ee peki sonrası. KKTC’yi tanıtalım diyen bir KKTC yok ki orta yerde. KKTC’ye inanan ve bunun için çalışan bir yapı yok ki.

İki eşit egemen devlet demekle bitmiyor dostlar. Uğraşmak lazım, kapıları aşındırmak lazım, lobi yapmak lazım lobi…

**************

Günün Sözü

"Bir kadın söyleyeceği çok şey olduğu halde susuyorsa, erkek artık tüm şansını kaybetmiştir."

Pablo Neruda