Yerel seçimde gâlip, Demokrat Parti…

Yayın Tarihi: 28/10/22 09:00
okuma süresi: 4 dak.

KKTC'de seçim yapmak, seçime gitmek...

Maalesef bir süredir dikkate alınmayan, dört taraflı ikazların beşinci kol muamelesi gördüğü bir durum...

Seçime gitmek, ne seçmen için artık bir şey ifade ediyor ne de siyasetçi için...

Ne ülke sathında, ne parti içinde seçim...

Ne özelde, ne genelde ne de yerelde...

Siyaset kurumunun da toplumun da farkında olmasak ve kabul etmeseler de "seçmek", "seçilmek" bir heyecanı dahi zar zor anlatan bir şey.

Anlamı gittikçe azalıyor seçimin...

Katılım düştükçe düşüyor...

Sandığa teveccüh azalıyor.

Şimdi 25 Aralıkta yapılacak bir yerel seçim var.

Ardından da muhtemelen erken seçim...

Daha önce de hem siyaseten hem de teknik bakımdan bir Belediyeler Reformu olmadığını yeniden vurgulamaya gerek yok.

***

Adaylar...

Onlar da kendisini "garanti" görmüyor hiçbir yerde...

Ortada bir "iddia" sahibi olmadığı gibi "çekişme" de yok.

Aslında "aday" yok!

Olmak isteyen zaten olamıyor...!

Olanlar mı?

Tabi ki kerhen...

Milletvekillerinin belediye başkanlığına aday olması tam da bu nedenlerle...

"Vekil aday patlaması", partilerde plansızlıktan, vizyonsuzluktan öngörüsüzlükten yaşanıyor...

Seçimin anlamını yitirmesi meselesi, sadece psikolojik eşiği anlatan bir tariften ibaret değil artık maalesef...

Hepimizin malumu ki fiili bir durum...

Bu bahiste ana muhalefet partisi CTP'nin başkentte ikinci dönem milletvekili olan Dr. Sıla Usar İncirli'yi çıkarmasını anlarız da iktidardaki UBP'de ilçe başkanı olan Sadık Gardiyanoğlu, henüz vekil olmuş ve meclise bir kaç ay evvel girmişken nasıl olur da LTB'de aday oluyor?

Bu açık çelişki ve soru Sadık Gardiyanoğlu için çok bâriz bir durum...

Kimse olamayınca O'na kaldı...

UBP'nin durumu bu.

**

Belediye sayıları konusunda yasa ile yapılan iş, Tufan Erhürman'ın "ön-görmeyişi" ile neticelendi CTP bakımından öte yandan...

Hukukçularda, kâh akademisyenlerde genel eğilim budur; Kendi hukuki görüşlerini, duruşlarını esas ve doğru görürler.

Seçim tarihi konusunda meclis tavrı doğru idi Erhürman'ın ama belediye sayıları yasa ile basbaya düzenlenebilir.

Her yeni uygulamanın sorunları, "uygulama iradesinde yanlışları", hatta menfi kasıtları olur, olabilir ama "Anayasa'ya aykırılık" başka bir şey.

Bu noktada UBP'nin de ‘18 belediye’ dizaynında "gizli Kıbrıs Milliyetçiliği" damarının da ortaya çıktığını söylemeden geçmeyelim.

Tatlısu Belediyesi hariç "Türkiyeli" bir belediye başkanının seçilebilmesinin önüne geçtiler.

Bu anlamda da DP, yerel seçim pazarlıklarından çok net ki en kârlı çıkan parti olarak dikkat çekiyor.

Hem Tatlısu'yu korudu DP, hem de yerel seçim pazarlıkları kapsamında -geçtiğimiz günlerde tartışmalara da konu olan- Kamu bankalarından Vakıflar ve Kooperatif Merkez Bankası yönetimini üzerine aldı…

***

Dedik ya seçim işi önemsizleşiyor…

Vaatle, 90'lardaki gibi cep harçlığı ile terbiye dönemi...

İşte yerel seçimin de tek anlamı efendiler,  "temsilcilerin" sonuca göre Ankara'dan yiyeceği fırça ile alakalı...

O kadar.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Vatan MEHMET yazıları