Ersin Tatar, Güney'de öğretmenlere gönderilen 'kitabın Atatürk sayfasını yırtın' genelgesini kınadı

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 3-7 Eylül tarihleri arasında Türkiye'nin çeşitli illerinde gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından KKTC'ye döndü.

Tatar, Ercan Havalimanı'nda Türkiye ziyareti ve Rum kesiminde Eğitim Bakanlığının, ortaöğretim öğretmenlerinden, "Oxford Discover Futures 3 Workbook" isimli kitabı öğrencilere dağıtmadan önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili bölümü "yırtmaları" yönünde talimat içeren genelge göndermesine ilişkin açıklamalarda bulundu.

İlk olarak Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile sel felaketinin yaşandığı Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde incelemelerde bulunduğunu belirten Tatar, Ankara, Kütahya ve Konya illerinde ziyaretlerde ve temaslarda bulunduğunu, bu illerde büyük bir ilgi ve misafirperverlikle karşılandığı kaydetti.

Tatar, gittiği yerlerde Kıbrıs konusuna ilişkin halkı bilgilendirdiğini vurguladı.

Türkiye'de herkesin gönlünden geçenin, KKTC'nin ekonomisine katkı yapabilmek olduğunun altını çizen Tatar, "Birçok iş insanı, KKTC ile birçok alanda ekonomik ilişkisinin olduğunu ve bu ilişkileri geliştirmek istediğini, buraya yatırım yapmak istediklerini bana anlattılar. 4 günde çok önemli temaslarım oldu. Fevkalade memnunun çünkü Türkiye bizim ana vatanımız, KKTC'ye her boyutuyla büyük katkıları ve yardımları olan bir ülke." dedi.

Tatar, 18 Eylül 2021'de New York'a gideceklerini ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşeceklerini belirterek çeşitli ikili temaslarda da bulunacaklarını ve Rum tarafıyla da gayriresmi bir ikili görüşme olabileceğini kaydetti.

"BÜTÜN DÜNYA MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN NASIL BÜYÜK BİR KOMUTAN VE LİDER OLDUĞUNU KABUL ETMİŞTİR"

Cumhurbaşkanı Tatar, "Bizim için önemli olan, Türkiye'nin de verdiği tam destekle, yan yana yaşayan, egemen eşit temelde iki ayrı devletin iş birliğiyle ancak Kıbrıs'ta bir anlaşmanın olacağı noktasındaki pozisyonumuzdur. Bu pozisyonumuz açık ve nettir, bundan geri adım atmamız söz konusu değildir." dedi.

AA muhabirinin, Kıbrıs Rum Yönetimi Eğitim Bakanlığının, ortaöğretim öğretmenlerinden, "Oxford Discover Futures 3 Workbook" isimli kitabı öğrencilere dağıtmadan önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili bölümün yer aldığı 36'ncı sayfayı "yırtmaları" yönünde talimat içeren genelge göndermesiyle ilgili sorusunu da yanıtlayan Tatar, şunları söyledi.

"Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün nasıl bir lider olduğunu bu saatten sonra tartışmanın hiçbir anlamı yok çünkü bütün dünya Mustafa Kemal Atatürk'ün nasıl büyük bir komutan ve lider olduğunu, Türkiye'nin kurucusu olduğunu kabul etmiştir. Rum tarafındaki bir kitapta Atatürk'ün fotoğrafını çıkartıp da yerine başka bir şey koymanın anlamı yoktur, kendilerini böyle bir davranıştan dolayı kınıyorum."

Tatar, tarih kitapları meselesiyle ilgili konunun 2004'teki Annan Planı öncesine kadar gittiğini söyledi.

KKTC'deki yöneticilerin, Annan Planı sonrasında tarih kitaplarındaki ilgili konuları yumuşattığını vurgulayan Tatar, bu kapsamda gerçek tarihin "yumuşatılması veya gizlenmesi" hedefiyle yanlışlar yapıldığını söyledi.

"İKİ AYRI DEVLETİN İŞ BİRLİĞİNE DAYALI BİR ANLAŞMA OLABİLİR"

Tatar, "Geçmişini bilmeyen milletlerin, ileride büyük yanlışlara vesile olabileceğini, hatta kendi kimliklerinden ve ulusal duruşlarından zafiyet verebileceklerini konuşuyoruz. Onun için bizim kitaplarımızda da hala eksiklikler varsa, ki var olduğu söylenmektedir, bunların en erken zamanda giderilmesi lazım. Gerçek tarihin, Kıbrıs'ta yaşanmışlıkların, Rum-Yunan ikilisinin neyi hedeflediklerini ve buna ulaşmak için neleri yaptıklarını, Kıbrıslı Türklere yönelik, uluslararası hukuka aykırı olarak, soykırımı ve zulmü, bizim gençlerimizin de bilmesi gerektiğini vurguluyorum. Bunları bilmek ileride 'adil, kalıcı ve eşitlik temelinde bir anlaşma istemiyoruz' anlamına gelmemektedir. Şu anda egemen eşitlik temelinde, iki ayrı devletin iş birliğine dayalı bir anlaşma olabilir." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum kesiminin Annan Planı sonrası tarih kitaplarını hiç yumuşatmadığını, kilisenin de etkisiyle Türkiye ve Kıbrıs Türkü karşıtı ile Kıbrıs'ı bir "Helen Adası" olduğu yönündeki duruşlarının dozunu artırarak gençlerine anlattığını da sözlerine ekledi.