Tosunoğlu'nun istifası ve Ankara baskısı!

Yayın Tarihi: 15/08/17 07:30
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
  • Hasan Tosunoğlu Kooperatiflerin Yönetim Kurulu Başkanlığına atandığı günden beri Ankara'nın bu konuda ciddi rahatsızlıkları vardı. Bu rahatsızlıklar uzun süre de devam etti. Duyduğuma göre Tosunoğlu'nun görevden alınması için Ankara; Serdar beyin üzerinde sürekli bir baskı kurdu. Tosunoğlu ile çalışma konusunda ve işlerin ilerleyişi ile sıkıntılar had safhaya gelince Serdar bey görevden almak yerine istifasını istedi. Hükümetin UBP kanadından bana söylenenler böyle. Birileri çıkıp bunu yalanlayabilir ancak Ankara'nın Tosunoğlu ile rahatsızlıkları olduğunu bir süreden beridir bende duyuyorum.

  • Ankara hükümeti bir kere hükümetin gidişatından hiç memnun değil. Memnun olmadıkları iki önemli nokta var. Birincisi Mali Protokol'ün uygulanmaması ve ilişkilerin donacak kadar yavaşlamış olması. Zira günün sonunda KKTC hükümetinin verip fakat tutmadığı bir söz var. Bu da protokolün uygulanması. İkinci ve çok önemli konu ise hükümet içinde bakanların yedikleri iddia edilen rüşvetler. Ankara'ya ve İstanbul'a öyle bilgiler gidiyor ki şaşar kalırsınız. Hangi bakan kimden ne rüşvet yedi ya da hükümette hangi siyasi hangi iş adamından nasıl bir rant sağladı, ev mi aldı araba mı aldı, çanta mı aldı, kitap mı aldı, hep birileri bunları bilhassa İstanbul'a bildiriyor. Ben doğrudur demiyorum, bakın kimse yanlış anlamasın ama bu dedikodular yapılıyor.

İş adamı Hasan Tosunoğlu'nu kim ne derse desin ben severim. Benim nazarımda değerli bir adamdır ve bu ülkeye çokça hizmeti geçmiştir. Hem de çokça kazıklanmasına rağmen. Uzun yıllardır da DP Genel Başkanı Serdar Denktaş'a en az Fikri Ataoğlu kadar sadık olmuştur. Bu öyle bir sadakattir ki bir süre önce Serdar başkan Maliye Bakanlığını bırakıp istifa etme noktasına geldiğinde onu durduranların yine başında Hasan Tosunoğlu gelmiştir. Gelin görün ki Maliye Bakanlığı başta olmak üzere paranın olduğu her kurumda Ankara ve buna bağlı olarak TC Yardım Heyeti ve elçilik müşavirleriyle tam kontrol sağlamaktadırlar. Tabii bunun haklı nedenleri de yok değil. Hem de çok haklı nedenleri var. Hasan Tosunoğlu Kooperatiflerin Yönetim Kurulu Başkanlığına atandığı günden beri Ankara'nın bu konuda ciddi rahatsızlıkları vardı. Bu rahatsızlıklar uzun süre de devam etti. Duyduğuma göre Tosunoğlu'nun görevden alınması için Ankara; Serdar beyin üzerinde sürekli bir baskı kurdu. Tosunoğlu ile çalışma konusunda ve işlerin ilerleyişi ile sıkıntılar had safhaya gelince Serdar bey görevden almak yerine istifasını istedi. Hükümetin UBP kanadından bana söylenenler böyle. Birileri çıkıp bunu yalanlayabilir ancak Ankara'nın Tosunoğlu ile rahatsızlıkları olduğunu bir süreden beridir bende duyuyorum. Herkes her kurumda istenilen başarıyı gösteremeyebilir. Başarı genelde göreceli bir kavramdır. Birilerine göre siz başarılı olurken birilerine göre başarısız olursunuz. Başarısız olduğunuzu düşünenler çeşmenin başında oturanlarsa zaten orada barınmanız mümkün olmaz. Ama hepimiz biliyoruz ki Tosunoğlu hayatı boyunca her zaman düzgün bir insan olmuştur. Başarılar diliyorum kendisine. Halihazırda gelecek yıl ya milletvekilliği adaylığında ya da belediye başkanlığında adı geçiyormuş diye duydum. Başarılı da olur bence.

Ankara gidişattan hiç memnun değil

Elimde öyle bilgiler var ki yazıp yazmama konusunda çok ciddi tereddütler yaşıyorum. Bilgi son derece sağlam son derece güvenilir, kaynaklar taa İstanbul'dan ama gelin görün ki her şeyi de yazamıyorsunuz en azından zamanı değil diyelim. Zamanı gelince de zaten yine eksik yazacağız. Tabii bazı ipuçları veremeyeceğimiz anlamına gelmiyor.

Ankara hükümeti bir kere hükümetin gidişatından hiç memnun değil. Memnun olmadıkları iki önemli nokta var.

Birincisi Mali Protokol'ün uygulanmaması ve ilişkilerin donacak kadar yavaşlamış olması. Zira günün sonunda KKTC hükümetinin verip fakat tutmadığı bir söz var. Bu da protokolün uygulanması.

İkinci ve çok önemli konu ise hükümet içinde bakanların yedikleri iddia edilen rüşvetler. Ankara'ya ve İstanbul'a öyle bilgiler gidiyor ki şaşar kalırsınız. Hangi bakan kimden ne rüşvet yedi ya da hükümette hangi siyasi hangi iş adamından nasıl bir rant sağladı, ev mi aldı araba mı aldı, çanta mı aldı, kitap mı aldı, hep birileri bunları bilhassa İstanbul'a bildiriyor.

Ben doğrudur demiyorum, bakın kimse yanlış anlamasın ama bu dedikodular yapılıyor. Rüşvetin ispatı olmaz derler, gözümüzle görmeden vardır diyemeyiz ama bu anlattıklarımın dedikodusu yüksek sesle yapılıyor ve Türkiye bu durumlardan çok ama çok rahatsız.

Dahasını söyleyeyim bunların olup olmadığı da ciddi anlamda teyit edilmeye çalışılıyor. Çok şey değişecek.

Benden söylemesi.

Neyin ne olduğunu belki tam olarak bilemeyiz ama bir gerçek var ki bunu hepimiz görüyoruz; ülkemizde hiçbir şey olması gerektiği gibi gitmiyor ve tam anlamıyla bir gelişme içine giremiyoruz.

***************

Dürüst'le birlikte bizim de koltuklarımız kabardı

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst gecikmeli devam eden ve sürekli gazetelere gündem olan olaylı yeni havalimanının gidişatını dün yerinde inceledi, gezdi ve bilgi aldı. Gelin görün ki bizim memlekette hiçbir iş kavgasız sorunsuz olmuyor işte. Dünkü ziyaretin ardından elbette ki insanın koltukları kabarıyor; ülke olarak yabancı ülkelerde nasıl modern havalimanları varsa bizim ülkemizde de bir benzerinin olacak olması çok önemli. Hele hele Korman gibi inşaat yapı alanlarında kendini ispatlamış büyük bir firma ve bu firmanın direktörü olan başarılı iş adamı Günay Çerkez gibi bir isim yeni havalimanının harcına el atmışsa. Bunların hepsi hepimizi gururlandırıyor. Umarım bir an önce yeni havalimanı biter ve açılışı da Bakan Dürüst'e kısmet olur.

***************

Günün Sözü

Senin kaybetme lüksün yok, onun varsa bırak bu lüksü sonuna kadar yaşasın.

Nazım Hikmet


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları