Bazı şeyler zorla olmaz…

Yayın Tarihi: 09/04/25 07:30
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Hükümet Disiplin Tüzüğü’nü değiştirdi ve bir nevi öğrencilerin başını kapatarak okula girmesine izin verdi. Liseye gidecek olan şöyle yapacak ortaokula gidecek olana yok Eğitim Bakanlığı izin verecek diye yazıyor ama sonuç olarak başını kapatmak isteyen her öğrenciye bu hak tanınacak. Liseye giden öğrenciler özgür olacak ortaokula giden öğrenciler okul idaresinin inisiyatifine kalacak. Hükümetin aldığı bu karar uygulanabilecek mi o da ayrı bir soru işareti. Eğitim sendikaları bu konuda çok net. Eylemse eylem grevse grev ne gerekiyorsa yapılacak. Hükümet geri adım atmıyor, eğitim sendikaları da geri adım atmıyor. Bir şeyi zorla yaparsanız olmaz. Zorla güzellik olmaz.

Tabii işin boyutu büyüdü ve kitlesel eyleme dönüştü. Binlerce insan sendikacı olsun halktan olsun bu eyleme katıldı. Konu baş örtüsünden çıktı laiklik olgusuna geldi dayandı. Eylem sadece baş örtüsünü değil laik devlet ve laik eğitimi de konu eder bir hal aldı. Belki hükümet geri adım atmayacak ancak bunun özellikle Cumhurbaşkanına seçimlerde ağır bir diyeti olabilir. Bunu da yeri gelmişken söylemek lazım. Cumhurbaşkanı geçtiğimiz hafta bende konuktu. Cümleleri seçerek kullandı kullanmasına ama başörtüsü meselesine sıcak bakıyor. Gerek A politik seçmen gerekse UBP tabanında bunun hiç şüphe yok ki ağır bir diyeti olacak, olabilir. Bu sıkıntıdan yeri gelmişken bahsetmek gerekir.

Gerçi bizim memlekette birçok şeyde olduğu gibi en caf caflı konular bile unutulabiliyor. Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar bu konu unutulur hazmedilir mi o da ayrı bir konu. İnsanlar deyim yerindeyse sokağa döküldü. Önemli bir kalabalık toplandı.

Halbuki bu başörtüsü meselesi Türkiye’ye makul çerçevede anlatılabilirdi. Böyle şeylerin Kıbrıs Türk halkı nezdinde hoş karşılanmayacağı ve kabul görmeyeceği anlatılabilirdi, anlatılmalıydı. Bu yapılmadı ve tamam denildi. Şimdi Hükümet tüzükte değişiklikler yaptı ve baş örtüsünü serbest bıraktı. Cümleleri seçerek kullanmaya gerek yok. Geldiğimiz durumun özeti budur.

Bakınız net ve açık yazayım. Kıbrıs’ta din olgusu asla tutmaz. Bir Müslüman olarak en çok üzüldüğüm konulardan biridir. Çevremde hatırı sayılır ateist ve deist Kıbrıslı Türk vardır. Herkesin inancına saygım sonsuz o ayrı konu ama elbette ki herkesin İslam dinini seçmesini çok isterdim. Bu durum Kıbrıslı Türkler arasında son derece zayıf ve her geçen gün de zayıflamaya devam ediyor. Bu nedenle İslam dininin sevdirilmesi ve hoş görüsünün daha sık anlatılması lazım. Bu ciddi anlamda yapılsa bile insanlar İslam dininden uzak duruyor. Şimdi siz kalkar ve kükrerseniz, İslam dinine yakınlık duyanlar veya duymak isteyenler daha fazla uzaklaşacaktır.

Özellikle İngiliz döneminde Türkiye’nin dinsel anlamda Kıbrıs Türk halkını yalnız bırakması neticesinde birçok Müslüman Kıbrıslı Türk zaman içinde Hristiyanlaşmıştır. Adı Türk adıdır ama Hristiyan'dır. Bu yazdıklarım garip gelmesin size. Oturup dedemiz yaşındaki kişilerle konuşursanız Rum tarafında kalan Türk köylerinin akıbetini öğrenirsiniz. Özellikle 1960 öncesine kadar Türkiye’nin Kıbrıs diye bir konusu dahi yoktu ve zaman içinde İslam dini ciddi kayıplar yaşadı Kıbrıs’ta. Öte yandan birçok yerleşim yerinde Kıbrıslı Türkler dinlerini, örf ve adetlerini korumak içinde ciddi bir mücadele verdiler ve 1960 yılına kadar yani yeni bir devlet kuruluncaya kadar bu mücadele sürmüş oldu.

Kıbrıs Türk halkının İslam dininden soğumasını istiyorsanız ve Türkiye’ye karşı öfke dolu insanların yetişmesini istiyorsanız aynı tempoda devam edin. Başarılı olmanız hiç de zor olmayacaktır.

Bu olmasın diye çaba sarf eden biri olarak görmüşümdür kendimi. Herhangi bir din tercihi olmayan birçok insana İslam Dininin güzelliklerini Peygamberimiz Hz. Muhammed’in hoşgörüsünü anlattım ömrüm boyunca. Gerçekten üzülerek izliyorum bu yaşananları.

Kıbrıs Türk halkının din konusunda inanılmaz bir hoş görüsü vardır ve siz bu halka bunu yapacaksın dediğiniz de ölür de yapmaz.

İslam'ın güzel yanlarını anlatarak İslam'ı sevdirmeniz gerekir. Bakara süresinin açık ayetidir dinde zorlama yoktur diye.

**************

Günün Sözü

“Sen bana bakma ben baktığın yerde olurum...”

Cemal Süreya


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları