En uzun hükümet... Üstel’in başarısı…
Hükümetin üç yılını doldurmasının ardından Başbakan Ünal Üstel Hükümet ortakları ve bakanlarıyla dün bir basın toplantısı düzenledi. Son derece önemli işlere imza atıldığını Başbakanın uzun anlatımından sonra daha iyi idrak ettik. Başbakan Üstel’i uzun zamandır tanırım, bakanlıkları döneminde de kahvesini içmiş ve çalışma prensiplerine tanık olmuş bir gazeteciyim. Espritüel kişiliğinin arkasında son derece ciddi bir çalışma temposu vardır ve son derece ciddidir. Özellikle işlerin yürümesi kapsamında taviz vermeyen bir siyasidir.
Üstel Hükümeti KKTC siyasi tarihinin en uzun hükümeti konumundadır. Bu başarı hiç şüphe yok ki Başbakan Üstel’e aittir. Hayatın ucuzlatılması noktasında, zamların yapılmaması noktasında bakanlarına kaç kez talimat verdiğine tesadüfen de olsa ben şahit olmuşumdur.
Hükümet şu an üç yıllık süreyle halkın önüne çıkmıştır. Hükümetin üç yıl zarfında yeni okulların yapılması, yolların yapılması, yeni hastanenin 20 Temmuz'da temellerinin atılacak olmasıyla çok ciddi bir dönüşüm ve çalışma içerisinde olduklarını net bir dille söyleyebiliriz. Söz konusu Başbakan Üstel ise bu disiplinli çalışmalarının meyvesinin toplanacağına benim inancım tamdır.
Yazının başında da ifade ettiğim gibi Başbakan Üstel’i çok uzun zamandır tanırım ve azmini, inadını, sorunları çözmedeki ustalığını iyi bilirim. Çok hükümetler gördük, lafla icraat hiçbir zaman uyumlu olmadı ama Ünal Bey döneminde bu tersine dönmüştür.
Defalarca kez yazdım ve canlı yayınlarımda anlattım. Hükümetin ivedi bir şekilde bir ekonomik program geliştirmesi ve hayatı ucuzlatmak yönünde ciddi adımlar atması gerektiğini. İşte bu sürede ekonomi yeniden planlanmalı ve vatandaşın lehine hayatı ucuzlatma noktasında açılımlar yapılmalıdır. Ne kadar enteresan dünkü basın toplantısında Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu yoktu. Bir yurt dışı görevi var mıydı şöyle bir haberleri yokladım ama bulamadım. Neden yoktu doğrusu merak ettim.
KKTC siyasetinde yaşanan tüm zorluklara ve sıkıntılara rağmen üç yılı doldurmak ve dördüncü yıla yelken açmak hiç kolay olmasa gerek. Başbakana güvenmek lazım, desteklemek lazım sahip çıkmak lazım. Çünkü Başbakan Kıbrıs Türk halkının bekası için uğraşıyor ve savaş veriyor. Böyle bir memlekette, böyle bir siyasi yapı içerisinde Başbakanlık yapmak, ülkeyi ciddi ekonomik sıkıntılara rağmen yönetmek kolay iş değildir. Üstelik herkes sizden bir menfaat beklerken.
ANKARA, BAŞBAKANIN ARKASINDA
Bu son derece önemli. Eğer Ankara Hükümeti ile ilişkileriniz iyiyse her türlü desteği alabilirsiniz, yok değilse oralardan size hiçbir destek gelmez. Dörtlü hükümet döneminde bunu yaşadık ve gördük. Her şeyden önce Başbakanın, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çok ciddi bir yakınlığı ve dostluğu vardır. Bu sıkı dostluk sayesinde Ankara maddi manevi her türlü yardımı Üstel Hükümetine yapmaktadır. Bunların da meyvesini ebetteki vatandaş toplamaktadır, toplayacaktır.
Başbakan Üstel’in öncülüğünde icraatlarına devam eden hükümet daha önce de hazırladığı beş yıllık kalkınma programı Ankara’dan tam destek almıştır, alacaktır da. İşte bu nedenle Üstel hükümeti 2027 yılına kadar ki sürede ve sonrasında Kıbrıs Türk halkının desteğini almaya devam edecektir.
Yeri gelmişken şunu da söylemek lazım. UBP içindeki üst düzey kaynaklarımdan edindiğim bilgilere göre Haziran 2026 tarihinde bir erken seçim gündeme gelebilir. Artık ne kadar erken sayılırsa. Bu nedenle Hükümet 2027 yılına kadar gitmeyebilir.
Ekonomik zorluklar yok mu? Var. Asgari ücret %7,5 yerine %11 verilmeli miydi? Evet verilmeliydi. Bunları sonuna kadar söyler ve savunurum ama Hükümetin genel anlamda başarılı olduğunu ve enflasyonu 2024 yılına göre ciddi anlamda düşürdüklerini de unutmamak lazım.
Burada asıl önemli olan Hayatı ucuzlatmaktır. Hükümet ne yazık ki bu konuda yetersiz kalmaktadır. Başbakanın ciddi bir ekonomi platformu kurup hayatı ucuzlatmanın yollarını bulması ve gerekirse sivil toplum örgütlerinden de yardım alması gerekmektedir. Burada başlıca sorumluluk ve görev basın toplantısında göremediğimiz Ekonomi Bakanı Olgun Amcaoğlu’ndadır. Ne yazık ki Başbakan ile Amcaoğlu’nun arası çok da iyi değil, halk deyimiyle limoni. Iki siyasinin barışması ve omuz omuza vererek hayatın ucuzlatılması ve güneye kayan ekonominin yeniden kuzeye çevrilmesi gerekmektedir.
*****************
Günün Sözü
"Birinin gerçek yüzünü görmek istiyorsan, Kendisine hiçbir iyiliği dokunmayan birisine nasıl davrandığına bak."
Paulo Coelho

Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.