Ankara Federasyon istemiyor… Peki ne olacak?
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yaklaşık iki ay var. Erken bir cumhurbaşkanlığı seçim yazı dizisine başlayacak değilim ama bazı gazeteci abilerimizin ısmarlama seçim yazısı da yazmalarına doğrusu içerliyorum. Öyle tahmin ediyoruz ki Ekim ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri iki aday arasında geçecek. Biri Ersin Tatar diğeri ise Tufan Erhürman. Hatta bu seçimin birinci turdan biteceğini söyleyenler dahi var.
Her iki siyasi de benim yakın dostumdur.
O nedenle ne birine ne ötekine vuracak değilim. Nasıl ki bu seçimleri Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kazanma şansı vardır aynı şekilde Tufan Erhürman’ın da bu seçimleri kazanma şansı vardır.
Son seçimlerde Ankara hükümeti Sn. Tatar’ın kazanması için adeta tüm gücüyle sahaya indi ve seçim yüzde ikilik bir farkla Tatar lehine sonuçlandı.
Evet duyuyoruz Ankara hükümeti, Tatar’ın arkasındadır ve kazanması için elinden geleni yapacaktır diye.
Şu an için Ankara’nın tek adayı Tatar’dır. UBP-DP-YDP hükümetinin de adayıdır.
TÜRKİYE-YUNANİSTAN BALAYI YAŞIYOR
Biliyorsunuz bir süreden beridir Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan adeta balayı yaşıyorlar. İlişkiler hiç olmadığı kadar iyi bir durumda. Dahası Türkiye’ye Eurofighter savaş uçaklarını da satmaya karar verdi özellikle Almanya ve İngiltere.
Haliyle biz de Kıbrıs’tan baktığımızda analar bu kadar iyiyken yavruların arası neden açık olsun diyoruz. Gelin görün ki demek ki Yunanistan-Türkiye flörtü içerisinde Kıbrıs sorunu yok.
Açıkçası böyle bir durum nasıl olur diye bir gazeteci olarak sormaktan ve şaşırmaktan kendimi alamıyorum.
Her iki toplumun ana vatanları tepede flört ederken Kıbrıs'ta müzakerelerin başlasa da gayri resmi olarak devam etmesi. Yani liderler resmi müzakere yapmak yerine gayrı resmi görüşmeler yapıyorlar ve bu görüşmelerden ne yazık ki hiçbir sonuç da çıkmıyor.
Ankara artık federasyon istemiyor bunu Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan son ziyaretinde de açıkladı. Olur da Tufan Hoca bu seçimleri kazanırsa Ankara-Lefkoşa ilişkileri nasıl olacak o da ayrı bir mesele.
TÜRKİYE’NİN KIBRIS POLİTİKASI DEĞİŞİR Mİ?
Cumhurbaşkanlığı seçimleri oldu ve diyelim ki Tufan Erhürman seçildi.
Halk böyle takdir etti diyelim. Müzakere süreci ne olacak? KKTC Cumhurbaşkanı federasyonu görüşeceğim derken Türkiye hükümeti hayır iki devletliliği görüşeceksin diyecek.
Ya da federasyonu savunan cumhurbaşkanı sarayda kediler derneğini ağırlayacak.
Tabii unutmayın Türkiye’nin Avrupa Birliği serüveni devam ediyor ve Kıbrıs sorunu Türkiye’ye sürekli sorun olarak çıkarılıyor.
Öte yandan Türkiye’nin komşularıyla ki başta Yunanistan geliyor iyi ilişkiler kurma çabası devam ediyor. Bu nedenle ilerleyen süreçte Türkiye’nin Kıbrıs politikası da değişebilir. Bu federasyon mu olur yoksa federasyona benzeyen başka bir yol mu olur bilemeyiz ama bildiğim tek bir şey var Kıbrıs sorunu ilelebet çözümsüz ve donuk vaziyette kalamaz.
Bu siyasetin doğasına aykırıdır.
İki devletli çözümün BM Güvenlik Konseyi ülkeleri tarafından kabul görmediğini hepimiz biliyoruz.
Türkiye’nin dünya ülkeleri ile olan ilişkileri ilerleyen süreçte hiç şüphe yok ki Türkiye’nin Kıbrıs politikasındaki tavrı da etkileyecektir.
Neyse sözün özü bekleyip göreceğiz. Ama şunu net olarak herkesin bilmesi gerekiyor Kıbrıs Türk halkı sayıca azalmıştır, yarınını görememektedir ve en önemlisi artık çözüm istemektedir.
*******************
Günün Sözü
"Ben şimdiye kadar, yürek acısına kulaktan şifa verildiğini hiç duymadım."
William Shakespeare

Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Alexy Flemmings01/08/25 09:34
Kıbrıs'ta FİİLEN UYGULAMADA OLAN iki devletli çözümün BM Güvenlik Konseyi ülkelerince kabul görüp görmemesi Kıbrıs Türk halkını ZERRE KADAR bağlamaz: 1) Filistin'de de FİİLEN UYGULAMADA OLAN (Gazze; Batı Şeria'nın belli kısmı) iki devletli çözümü de BM Güvenlik Konseyi ülkeleri kabul etmiyorlar: Ama, Filistin halkının çıkarına aykırı olarak, "iki devletli çözümü İsrail'den zarar görmeden devam edemediği" için, 18.000'DEN FAZLA Filistin'li ÇOCUK ve 60.000'den FAZLA Filistin'li İNSAN İsrail'ce BARBARCA öldürülmüştür. Bunlar İSTATİSTİK olmanın ötesinde İNSAN, İNSAN! YİTİK CAN! 2) Kıbrıs adasında, "Rumlardan zarar görmeden, iki devletli çözüm" FİİLEN devam ettiği için, HİÇBİR Kıbrıslı Türk öldürülmemektedir: 0 (SIFIR) Kıbrıslı Türk ÇOCUK ve 0 (SIFIR) Kıbrıslı Türk insanı vs. 18.000'DEN FAZLA Filistin'li ÇOCUK ve 60.000'den FAZLA Filistin'li İNSAN! 3) BM Güvenlik Konseyi ülkelerinden ABD ve İngiltere'de, YARGI, KKTC'nin YASAL olduğuna karar verdi; İngiltere'de hatta YARGI, KKTC'nin İngiltere'ce tanınması için HİÇBİR ENGEL olmadığına karar verdi. Ülkelerde YARGI kararları BAĞLAYICIDIR: Siyasilerin, ÇIKARLARA GÖRE DEĞİŞEN GEÇİCİ POZİSYONLARI değil! 4) Uluslararası mahkemeler (BM Uluslararası Adalet Divanı), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Adalet Divanı, KKTC lehine kararlar aldılar! 5) Sırbistan-Kosova meselesinde de, "iki devletli çözüm"ü BM Güvenlik Konseyi kabul etmediği halde, Kosova BM üyesi olamadığı halde, şimdi: Kosova, TÜM DÜNYAYLA TİCARET YAPABİLİYOR! Kosova, TÜM DÜNYAYLA SPOR YAPABİLİYOR! Kosova, TÜM DÜNYAYLA UÇUŞLAR YAPABİLİYOR! Tayvan da, BM üyesi değil, ama: Tayvan, TÜM DÜNYAYLA TİCARET YAPABİLİYOR! Tayvan, TÜM DÜNYAYLA SPOR YAPABİLİYOR! Tayvan, TÜM DÜNYAYLA UÇUŞLAR YAPABİLİYOR! KKTC de, TÜM DÜNYAYLA "TİCARET; SPOR; UÇUŞ" YAPABİLDİĞİ ANDA, "BM üyesi olma"nın değeri, KKTC için de tıpkı Kosova ve Tayvan'ınki kadar olacak! KKTC'de, Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık farklı yapılar olduğu için, KKTC'de "Cumhurbaşkanının başarısı-başarısızlığı" ile "Hükümet'in başarısı-başarısızlığı" FARKLI şeylerdir: Ersin TATAR, BAŞARILI olmuştur: (1) HERKES MARAŞ'I KONUŞTU; ERSİN AÇTI! MARAŞ KKTC YÖNETİMİ ALTINDA açılmıştır: Yıllardır atıl kalan Maraş vatanımız yeniden canlandı; KKTC halkı artık Maraş'ta da denize girebiliyor; 3 Milyona yakın ziyaretçi Maraş'ı ziyaret etti. (Kudret ÖZERSAY'ın ve Tufan ERHÜRMAN'ın Maraş'ın açılmasına dair HİÇBİR İNANCI ve HİÇBİR EYLEMİ olmamıştır!) 2) KKTC'NİN AYRI, ÖZGÜR VE YASAL bir ülke olduğunu DÜNYA GÖRMEYE BAŞLADI: AİHM, 2024'te KKTC'nin durumunun Transdinyster, Abhazya ve Kırım'dan FARKLI olduğu kararını vermiştir ve AİHM KKTC'nin YASAL MEVZUATINI kabul etmiştir. Ersin Tatar, KKTC'nin AYRI BİR YAPI olduğunu Rum Mahkemelerine de kabul ettirdi: Güney Kıbrıs'ta Temyiz Mahkemesi, 11.2024'te kullanım kaybı nedeniyle TÜRKİYE aleyhine verilen tazminat kararını iptal etti. G.Kıbrıs Temyiz Mahkemesi, Kıbrıslı Rumların (Ioannis Sherkesavvas, Katina Savva Kounama), Girne'de kendi taşınmazları olduğunu iddia ettikleri taşınmazlar için, kullanım kaybı gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin Türkiye aleyhine verdiği tazminat kararını iptal etti. Rum Temyiz Mahkemesi, kararını, TÜRKİYE'NİN YEREL MAHKEMELERDE YARGILANAMAYACAĞINA dair uluslararası hukukta geçerli olan "EGEMEN DOKUNULMAZLIĞI" ilkesine (devletlerin diğer ülkelerin yargı süreçlerinde rızaları olmadan dava edilmeme ve kovuşturulmama hakkı) dayandırdı. G.Kıbrıs Temyiz Mahkemesi: "Türkiye, Kıbrıs Mahkemesi önüne çıkarılamaz". Bu kararla, KKTC'deki taşınmazlar için, TÜRKİYE ALEYHİNE, "kullanım kaybı nedeniyle tazminat" davaları, artık, Kıbrıs Rum mahkemelerince ele alınamamaktadır. 3) EGEMEN DEVLETTEN, EGEMEN EŞİTLİKTEN, İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM'den, ONURLU BARIŞTAN hiçbir taviz vermedi: Hatta, Kıbrıs adasındaki görece barış ve huzur durumunun, İsrail-Filistin çatışması için de ÖRNEK ALINABİLECEK BİR DURUM olarak vurgulanmaya başlanmıştır. 4) TÜRKİYE'yle OMUZ OMUZA, GELECEĞE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE YÜRÜDÜ: KKTC'yi TEK TANIYAN ve TİCARET/UÇUŞ yapan ülke Türkiye olduğundan KKTC için Türkiye ile iyi ilişkiler KKTC'nin çıkarınadır. Ersin TATAR döneminde, KKTC'nin, Türkiye ile arası kötü olmamıştır. 5) KKTC, Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye oldu; KKTC'nin ULUSLARARASI GÖRÜNÜRLÜĞÜ her yerde daha da arttı. KKTC, Dünya Parlementolararası Birlik toplantısına katıldı. 6) SARAYDA DEĞİL, HALKIN YANINDA: Ersin TATAR, "Sarayına Kapanmış Kral" olmadı! Ersin TATAR, Kıbrıs Türk halkının hep içinde oldu; Ersin TATAR, hep, Kıbrıs Türk halkının dertlerini İLK ELDEN, İLK AĞIZDAN dinledi; yapılabilecekleri, çözüm stratejilerini Halkın ağzından dinledi. Ersin TATAR, Kıbrıs Türk halkının dertlerine çözümler üretmeye çalıştı; Cumhurbaşkanlığının görev tanımı kapsamındaki konularda da birçok sorunu çözdü!