Casino işletmecileri toplum ile barışabilir mi?

Bu pandemi döneminin en büyük kaybedeni tartışmasız, turizm sektörü olmuştur...

Sağlık ve güvenlik gerçekliği önümüzde büyük bir duvar gibi dururken...

Kaybedenin turizm sektörü olacağı...

Kaçınılmazdı...

Turizm Bakanlığımız neler yaptı bu dönemde?

2021 için planlamalar yaptı mı?

Önümzdeki dönem için, hem Turizm sektöründe çalışanlar, hem de işverenler açısından ne gibi öngörülerde bulundu?

Bu zor dönemde büyük planlar yapmak tabi ki de çok kolay değildir...

Sırf eleştiri yapmak nasıl doğru değilse...

Teşhis ve önerilerde bulunmamak da, bir o kadar doğru değildir...

Evet, zor bir dönem...

Turizm ve turizmci için çok daha zor bir dönem...

Aldığım bilgiye göre, turizmdeki küçük işletmelere, belli bir miktar hibe yardımı yapılıyor, ya da yapılacak...

Bunun yanıda da, Aralık ayı sonuna kadar, turizm sektöründe kalan personele 1.500 TL’lik de bir destek yapılıyor...

Bu destekler yeterli olmasa “sıfırdan” iyidir tabi ki...

Dün de, Casinocu Vedat Erbaş, Kıbrıs Postasına verdiği demeçte, Pandemi döneminde ülkenin 600 miyon Euro para kaybettiğinden bahsetti...

Hükümet doğru yönetseymiş ve ülkeyi kapamasaymış, bu para KDV olarak devlete, esnafa ve üreticeye kalacakmış...

Şimdi bir bakalım, Casinocuların yaptığı açıklamaya, Casinocuların neden bu kadar kötü bir algıya sahip olduğuna?

Söylediklerinde haklılık payı olsa da, toplumu inandıramamalarının sebeblerıne bir bakalım...

Ülkeye gelen “kumar “ turistlerinden devletin bir para kazandığı doğrudur...

Özellikle de KDV üzerinden epey iyi para kazanıyor devlet...

Peki bu para nereye gidiyor?

Bu para Kamu çalışanlarının maaşlarına gidiyor...

Yani direk olarak topluma bir faydası yok...

Casinolarda çalışan personelin %90’dan fazlası yabancı çalışandır...

Bu çalışanlardan da devlet, SSK üzerinden, epey para topluyor yine...

Bu paraların da yine direk olarak topluma bir faydası yok...

Diyeceksiniz ki, sonuçta, para memurdan, piyasaya akıyor...

Evet, bu doğru fakat dediğim gibi, algı yönünden, direk fayda yönünden, kar-zarar analizi yönünden bakıldığında, casinocuların ülkeye katkısı tartışılıyor...

Üretici?

Evet, direk katkısı olan tek sektör üretim sektörü...

Bunu kabul etmek ile birlikte, ithal ürünlerinin, üretimin çok çok üstünde olduğunu da kabul etmeliyiz...

Burada suç bizde ama, toplumda yani...

Daha çok üretsek, daha kaliteli üretsek, ithalat da azalabilir...

Bunu kabul ederek devam edelim...

Esnaf dedi, Casinocular...

Genelde, otelden dışarı adımını atmayan bir turist segmenti olan kumarcıların, esnafa "sıfır" denecek kadar az bir katkısı olduğu da ortada...

Belli kuyumculara, dericilere, belli lokasyonlar dışında, topluma yine katkısı yok yani...

Şimdi bunlar yazdık...

Çözüm?

Buyurun size çözüm...

Casinocuların devlete ödediği yıllık, masa başına ( makine başına) bir ücret var...

80 milyon Euro çivarı bildiğim kadarıyla...

Şimdi, bu casinolu otellerin çok büyük kısmı, Türkiye’deki zincir otellerin, büyük firmaların Kıbrıs’ta ki devamı...

Pazarlama konusunda zaten çok güçlüler...

Devlet alacağı bu paraya karşılık ( belli bir kısmına), bu Casinolu otellere bir şart koşacak...

Ve diyecek ki...

Sizin ödediğiniz yıllık ücrete göre...

Lefkoşa’da, Mağusa’da, Girne’de, İskele’de, Karpaz’da...

"Standardı Turizm Bakanlığı tarafından belirlenecek şekilde, bölgeye göre değişebilir, butik oteller yapacaksınız"...

"Ve bu otelleri kendi isimleriniz, kendi markalarınız ile işleteceksiniz" diyecek...

Bu oteller Alterantif turizm sunacak şekilde oluşturalacak...

Çalışanların en az %70’i yerli halktan olacak...

Oda-kahvaltı konsepti ile çalışacaklar...

Şehir merkezlerinde, eko-agro turizm yapılacak bölgelerde, bu tesisler kurulacak...

Turizm bakanlığının “pilot” bölge olarak seçtiği bölgelerde...

Alt yapısında, eğlence merkezlerinin, alış veriş merkezlerinin, cafelerin, restorantların olduğu, toplumun turist ile, turizm ile kucak kucağa olacağı bir turizm şekli yaratacaksınız...

Bunu kim diyecek?

Turizm Bakanlığı...

Kime diyecek?

Casinolu otellere...

Şu devlete, ödemekle yükümlü oldukları para karşılığı, bu yatırımı yaptıracak...

Önemli nokta, casinolu otellerin yapacakları bu yatırımları, kendi markalarını kullanarak yapmasıdır...

Markalarına, isimlerine zarar gelmemesi ve toplumu arkalarına almak için de, doğru dürüst yatırım yapıp işletecekler...

Hatta ileri de gidip, "yerli yatırımcı, girişimci ile bu yatırım yapılırsa, ekstradan da, destek verilebilir," şeklinde eklemeler yapılabilir...

O zaman ne olacak?

O zaman toplumun önyargısı...

Algısı...

Turizme...

Turizmciye...

Casinocuya değişecek...

Toplum sahiplenecek turizmciyi, casino işletmecisini...

Çünkü gerçek anlamda topluma, esnafa bir katkısı olacak bu sektörün...

Buyurun size hem sorunun teşhisi...

Hem de çözüm...

Her şey Turizm Bakanının elinde...

Ama “gailesi” var mı?

Niyeti var mı?

Bunu hep beraber yakında göreceğiz...

Takipçisi de olacağız...