Doğuş Derya: Bizi ülkemizden kovacak kadar hadsizce yapılan söylemler çizmeyi aştı

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Gökhan Altıner’in hazırlayıp sunduğu ‘Sabah Postası’ isimli programa konuk oldu.

CTP Milletvekili Derya, Kıbrıslı Türklere yönelik sosyal medyada yaygınlaşan nefret söylemleriyle ilgili konuştu. Nefret söylemlerinin kutuplaştırıcı siyasetin ana damarı olduğuna vurgu yapan Derya, “Milliyetçilik ve din üzerinden yapılan kutuplaştırmalar, aynı toplumda yaşayan insanların birbirine düşman kesilmesine neden olabiliyor” dedi.

“NEFRET SÖYLEMLERİ FİKRİ OLMAYAN ÖFKE TOPLULUKLARINI OLUŞTURDU”

Nefret söylemlerinin fikri olmayan öfke topluluklarını oluşturduğuna dikkat çeken Derya, “Bireyin kendini nefretin bir parçası olarak görmesini sağlayan çok sakıncalı bir durumdur” açıklamasında bulundu.

Derya, ülkenin 1950’lerin koşullarına geri götürüldüğünü, çatışmacı ve birbiriyle yan yana gelemeyen bir toplum yaratılmaya çalışıldığını söyledi. “Biz bunu hak etmek için ne yaptık” diye soran Derya, Kıbrıslı Türklerin yıllarca kendi varlığını korumaya çalışan bir toplum olduğunu kaydetti.

“BİZİ ÜLKEMİZDEN KOVACAK KADAR HADSİZCE YAPILAN AÇIKLAMALAR ÇİZMEYİ AŞTI”

Kıbrıslı Türklerin gidecek başka bir ülkesinin olmadığını dile getiren Derya, “Kıbrıs bizim anavatanımızdır. Bizi ülkemizden kovacak kadar hadsizce yapılan açıklamalar çizmeyi aşmıştır. Bu konuda herkesin sağduyulu olması lazım” ifadelerini kullandı.

Derya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na da bazı eleştirilerde bulundu. Çocukların ve kadınların yaşadığı şiddet ve taciz olaylarının Bakanlığın gündeminde olmadığını söyleyen Derya, “Bu konuda inisiyatif ve irade eksikliği var. Bir sürü yok Sosyal Hizmetler Dairesi’nin sırtına yüklendi” diye konuştu.

“TEŞKİLAT YASASI’NIN TAM OLARAK YÜRÜRLÜĞE KOYULMAMASI BİLİNÇLİ BİR POLİTİKADIR”

Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nin Teşkilat Yasası’nı tam olarak yürürlüğe koyulmadığını, bunun da bilinçli yapılan bir politika olduğunu kaydeden Derya, “Bu yasa, İstanbul Sözleşmesi’ne uygun olarak yapılmış ilk ve tek yasadır. Sosyal Hizmetler Dairesi’nin yükünü azaltacak bu yasa bir türlü hayata geçirilemiyor” dedi.

Derya, devlet bütçesindeki açık ihtimalleri ve ekonomide yaşanan sıkıntıları da değerlendirdi. Türk Lirası kullanıldığı müddetçe siyasi olarak istismar edilen ekonomik sonuçların bedelini halkın çekeceğine vurgu yapan Derya, “Aynen Türkiye’de yaşanan insanlar gibi” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN BURAYA HİBE ADI ALTINDA YAPTIĞI ‘KATKI’NIN NEREYE YÖNLENDİRECEĞİ ORTADA”

Bütçe açığını kapatmak için vergilerin dolaylı şekilde yükseltildiğini, harçlara ve benzeri harçlara zamlar yapıldığını vurgulayan Derya, “Türkiye’nin buraya hibe adı altında yaptığı ‘katkı’nın nereye yönlendireceği ortadadır. Sonuçta bütün yetkiyi ve iradeyi eline alan, buradaki kurumsal yapıları yok sayan bir sürece giriyoruz” diye konuştu.

Derya, hükümetin, gerçeklikten kopuk şekilde kendilerinin çalıp kendilerinin oynadığını belirterek, “İnsanlara yalan söylediğinizde gerçeği değiştirmiyorsunuz. Başınızı çevirdiğinizde manzara değişmiyor” açıklamasında bulundu.