Aslı Murat: Hem Güney hem Kuzey’de siyaset, hukuku araç olarak kullanıyor!

Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi Başkanı ve avukat Aslı Murat, Kıbrıs Postası TV’de Canan Onurer’in sunduğu Sabahın Haberleri programına konuk oldu.

"HEM GÜNEY HEM DE KUZEY'DE SİYASET, HUKUKU BİR ARAÇ OLARAK KULLANIYOR"

Programda Avukat Murat, Metin Hakkı'nın tutuklanması sürecini değerlendirerek, gerek Güney’de gerekse Kuzey’de siyasetin hukuku bir araç olarak kullandığını ortaya koyan bir tablo olduğunu belirtti. Mülkiyet sorununun tüm Kıbrıslıları ilgilendiren ve en derin problemlerden biri olduğunu vurgulayan Murat, Kıbrıs sorunu çözülmediği sürece bu problemin daha da derinleşeceğini ve siyasetin hukuku araç olarak kullanmaya devam edeceğini ifade etti.

Güney’de sınır kapılarında yaşananlar ve mülkiyet davalarının, siyasetin hukuk alanındaki etkisinin somut örnekleri olduğunu belirten Murat, Kuzey’de ise 5 Kıbrıslı Rum’un teminat aşamasındaki tutukluluk kararlarının orantısız olmasının bu durumun bir sonucu olduğunu söyledi.

"İLK KEZ MAHKEMEYE GETİRİLEN, KAÇMA ŞÜPHESİ OLMAYAN, SORUŞTURMASI HENÜZ BAŞLAMIŞ KİŞİLERİN KELEPÇELENMESİ MASUMİYET KARİNESİNE ZARAR VERİR"

Yüksek Mahkeme ve Barolar Birliği’nin de bu konuda karar aldığını ifade eden Murat, Hakkı'nın kelepçelenerek mahkemeye getirilmesini eleştirdi.

Murat, “İlk kez mahkemeye getirilen, kaçma şüphesi olmayan ve soruşturması henüz başlamış kişilerin kelepçelenmesi masumiyet karinesine zarar verir. Özellikle o gün teminata bağlanması beklenen bir insanın bu muameleye maruz kalması ciddi bir sorundur” dedi.

"AVUKATLARIN BİR DAVAYA İLİŞKİN OLARAK KİŞİSEL MÜLKİYETİNDEKİ DOSYALARIN ARAŞTIRILMASI SADECE MESLEĞE DEĞİL, HUKUK GÜVENLİĞİ VE MÜVEKKİLİN ÖZEL HAYATININ GİZLİLİĞİNİ DE İLGİLENDİRİR"

Programda son olarak avukatların davaya ilişkin olarak kişisel mülkiyetindeki dosyaların araştırılmasının, müvekkilleriyle kurdukları gizlilik ilişkisini zedelediğini ve mesleğe zarar verdiğini vurgulayan Murat, bu nedenle sınırlandırmaların getirilmesi gerektiğini belirtti.

Konunun sadece avukat mesleğiyle ilgili olmadığını, hukuk güvenliği ve müvekkilin özel hayatının gizliliği açısından da önemli olduğunu ifade eden Murat, Türkiye’den örnek vererek, koruyucu mekanizmaların devreye sokulabilmesi için Barolar Birliği üyeleriyle birlikte arama emrinin hassasiyetle uygulanabileceğini söyledi.