Gençlik Federasyonu Üstel’i liyakat ve tarafsızlığa çağırdı: Torpil düzeni geleceğimizi çalamaz!

Gençlik Federasyonu, 19 Ekim 2025’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Başbakan Ünal Üstel’in gençlere yönelik açıklamalarını eleştirerek kamuoyuna çağrıda bulundu.

Federasyon adına basın açıklamasında bulunan Genel Başkanı Mustafa Özbilgehan, yapılan açıklamanın gençlerin kendi topraklarına olan inançlarını derinden yaraladığını ifade etti.

"BAŞBAKAN'IN SİYASAL PARTİ ÜYESİ OLMALARI YASAK OLAN KAMU ÇALIŞANLARINDAN UBP'YE 'YAKIN OLANLARI' GÖREVLENDİRMEYE ÇALIŞTIKLARINI DUYURMASI, SİYASAL VE ANAYASAL BİR FELAKETTİR"

Özbilgehan, Başbakan Üstel’in partisinin iç toplantısında gençlere kamuya alımlarda sözlü mülakatlarda “halledeceyik” sözünü vermesini ve sandıklarda siyasal parti üyesi olmaları yasak olan kamu çalışanlarından UBP’ye “yakın olanları” görevlendirmeye çalıştıklarını duyurmasını siyasal ve anayasal bir felaket olarak nitelendirdi.

"HALK NEZDİNDE SAYGINLIĞI OLAN ENDER KURUMLARA ZARAR VEREN BU AÇIKLAMALAR, YALNIZCA SEÇİMLERİN MEŞRUİYETİNİ DEĞİL, DEVLETİN TEMELLERİNİ DE TARTIŞMALI HALE GETİRMEKTEDİR"

“Devlete ve anayasaya en bağlı olduğunu söyleyenlerin, bağımsızlığı anayasa ile güvence altına alınmış Yüksek Seçim Kurulu ve Kamu Hizmeti Komisyonu gibi saygın kurumlara gölge düşürmesi yalnızca bu seçimlerin meşruiyetini değil, devletin temellerini de tartışmalı hâle getirmektedir” diyen Özbilgehan, açıklamanın halkın devlete olan güvenini sarsacağını vurguladı.

Gençlik Federasyonu, Başbakan ve hükümeti, gençlerin fırsat eşitliği, devletin tarafsızlığı ve demokrasinin devamlılığı yönünde hareket etmeye çağırdı. Özbilgehan, hükümetin açıklamalarının kamuya inancı olan gençlerin endişelerini gideremediğini söyledi.

"GENÇLER, TORPİLİN, PARTİZANLIĞIN VE SİYASETİN İŞ BULMADA BELİRLEYİCİ BİR FAKTÖR HALİNE GELDİĞİNİ VE BUNUN BEYİN GÖÇÜNÜ TETİKLEDİĞİNİ AÇIKÇA ORTAYA KOYDU"

Gençler, torpilin ve partizanlığın toplumda normalleştiğini, siyasetin iş bulmada belirleyici bir faktör hâline geldiğini ve bunun en temel nedenlerden biri olarak beyin göçünü tetiklediğini açıkça ortaya koymuştur.

Özbilgehan ayrıca, 23-24 Ağustos 2025’te gerçekleştirilen IV. Kıbrıs Türk Gençlik Kongresi’nde gençlerin liyakat ve kamuya işe alımlar konusunda net kararlar aldığını hatırlattı. Gençler, torpil ve partizanlığın toplumda normalleştiğini, siyasetin iş bulmada belirleyici olduğunu ve bunun beyin göçünü tetiklediğini dile getirmişti. Başbakan'ın sözleri ise gençlerin yıllardır dile getirdiği endişeleri teyit etti.

"BAŞBAKAN'IN KAMU ÇALIŞANLARINI 'UBP'YE YAKIN OLANLAR' DİYE AYIRMASI, KAMU GÖREVLİLERİ YASASI'NIN HÜKÜMLERİNE AÇIKÇA AYKIRIDIR"

Federasyon tarafından yapılan açıklamanın devamı ise şu şekilde:

"Sürekli olarak 'gençleri adaya geri döndürmeyi' vadeden hükûmet, gerçekte bu ülkede kalmayı seçmiş gençleri de beyin göçüne zorlamaktadır. Devletin gençlerine sırtını dönmesi, yalnızca bireysel bir hayal kırıklığı değil; aynı zamanda bu toplumun geleceğine ihanet anlamına gelmektedir. Yurt dışındaki gençleri adaya geri çekebilmek için mesai harcadığını iddia eden ve her fırsatta bunun önemini vurgulayan hükûmet, bu tutumu ile ülkesine geri dönmeyi seçmiş gençleri de beyin göçüne zorladığının farkına varmalıdır. Beyin göçü ile gerçek anlamda mücadele eden ve gençlik haklarını savunan bizler ise oynanan bu tehlikeli oyunun boyutunu herkesten önce görmekte ve tüm kamuoyunu bu rezaleti düzeltmek adına tarihin doğru tarafında durmaya çağırmaktayız.

Kamu Görevlileri Yasası’nın 36. Maddesi açıktır: Kamu görevlileri siyasal partilerin üyesi olamaz, partizan amaçlarla görevlerini kullanamaz. Başbakan’ın kamu çalışanlarını 'UBP’ye yakın olanlar' diye ayırması, bu hükme açıkça aykırıdır. Kamu personelini 'UBP’li' ve 'UBP’li olmayan' diye sınıflandırmak, 80’li ve 90’lı yılların köhne ve toplumu bölen anlayışlarını 2025 mührüyle yeniden toplumsal hafızaya kazımaktır.

Devletin birçok kurumunun güvenilirliği tartışılır hâle gelmişken, Kamu Hizmeti Komisyonu gibi liyakat ilkesini koruması gereken bağımsız bir kuruma gölge düşürülmesi devlet için büyük bir faciadır. Bu facianın önüne geçmek, yalnızca gençlerin değil bütün halkın ortak sorumluluğudur.

'LİYAKATİ TORPİLE, TARAFSIZLIĞI PARTİZANLIĞA FEDA EDENLER YALNIZ GENÇLİĞE DEĞİL, DEVLETİN TEMELLERİNE İHANET ETMEKTEDİR'

Gençlik Federasyonu olarak hatırlatıyoruz: Devlet, hiçbir partinin veya kişinin malı değildir. Devlet, bu topraklarda eşit haklarla yaşamak isteyen herkesindir. Kamu kurumlarını partizanlığın aparatı hâline getirmek, yalnızca siyasi etik dışılık değil, aynı zamanda devletin geleceğini ipotek altına almaktır. İktidar, torpillilerin önüne liyakatlileri almakla yükümlüdür. Aksi hâlde, tarih bu dönemi devletin geleceğini heba eden bir kara leke olarak yazacaktır. Liyakati torpile, tarafsızlığı partizanlığa feda edenler yalnız gençliğe değil, devletin temellerine ihanet etmektedir

'GENÇLİK FEDERASYONU BÜTÜN KIBRISLI TÜRK GENÇLERİN HAKLARINI SAVUNMAYA DEVAM EDECEKTİR'

Gençlik Federasyonu, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da, siyasi düşüncesinden bağımsız bütün Kıbrıslı Türk gençlerin haklarını savunmaya devam edecek ve devletin herkes için eşitlik, adalet ve fırsat sunduğu bir gelecek uğruna mücadele edecektir"