Aziz Gülbahar’dan AB’nin Türkiye raporuna tepki: Boşuna düşmanlık yapıyorsunuz
Milli Mücadele Vakfı Başkanı Aziz Gülbahar, AB’nin Türkiye raporundaki Kıbrıs ifadelerini “tamamen Rum yanlısı” olarak nitelendirerek, "Boşuna düşmanlık yapıyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Milli Mücadele Vakfı Başkanı Aziz Gülbahar, Avrupa Birliği’nin son Türkiye raporunda Kıbrıs konusuna ilişkin ifadelerin tamamen Rum yanlısı olduğunu belirterek sert tepki gösterdi.
Gülbahar, AB ve Rum tarafına seslenerek,“boşuna uğraşıyorsunuz. Düşmanlığınızın bir faydası olmayacak. Egemen devletimiz yaşayacak ve uluslararası alanda hak ettiği yeri alacaktır.” ifadelerini kullandı.
Gülbahar açıklamasında şunları kaydetti:
“O içimizdeki gözü kapalı AB yanlıları ile federasyon şampiyonları, acaba AB’nin Kıbrıs Türkü ile Türkiye’ye karşı izlediği düşmanca tutumun dozunu her geçen gün artırdığının farkında mı?
AB raporunda, Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ni uluslararası hukuka göre tanıma yükümlülüğünü yerine getirmediği iddia ediliyor. AB, hiç utanmadan, sıkılmadan Türkiye’nin Kıbrıs’ta bir anlaşma sağlanması yönünde gösterdiği tüm çabaları ve Rum tarafının uzlaşmaz tutumunu görmezden geliyor.
Rum yönetiminin Güney Kıbrıs’ı İsrail, Amerikan ve Fransız üsleriyle donatmasını göz ardı eden AB, Türkiye’nin kendi güvenliği ve Kıbrıs Türkü’nün güvenliği için Kıbrıs çevresindeki deniz ve hava sahasında yürüttüğü faaliyetleri, ayrıca KKTC’de insansız hava araçları konuşlandırmasını eleştirme haddsizliğinde bulunuyor.
Kıbrıs Türk halkına 2004 Annan Planı referandumu öncesinde ve sonrasında, ‘evet’ demesi halinde ambargoların kaldırılacağı yönünde verilen sözleri unutan AB, bugün hazırladığı raporda Türk tarafının Maraş bölgesini Taşınmaz Mal Komisyonu aracılığıyla açma girişimlerini bile Rum ağzıyla çarpıtarak değerlendirmektedir.
AB raporundaki en ciddi hata ise, Birleşmiş Milletler kararlarının, tarafların üzerinde uzlaşacakları bir anlaşmaya dayandığı gerçeği göz ardı edilerek, Türk tarafının ‘iki devletli çözüm’ yaklaşımının BM kararlarına aykırıymış gibi gösterilmesidir. Sanki Türkiye ile KKTC sonsuza kadar Rumların federal anlayışına mahkûmmuş gibi davranılmaktadır. Bu, gerçeklerle bağdaşmayan bir yaklaşımdır.”
Avrupa Birliği’ne ve onun gözü kapalı destekçilerine bir kez daha hatırlatmak isteriz ki; egemenlik, kendi kaderini tayin ve bağımsız devlet kurma hakkı, Kıbrıs Türk halkının özden gelen tarihsel haklarıdır. Bu haklarımızı yok sayarak bizleri BM kararlarıyla cendereye almak , 15 Kasım 1983’te ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok saymak mümkün değildir.
AB, Kıbrıs konusunda gerçekten bir anlaşma istiyorsa Türkiye ve KKTC’ye yönelik haksız tutumundan vazgeçmeli, Rum tarafının uzlaşmazlığını desteklemekten geri durmalıdır.
Kıbrıs’ta kalıcı ve yaşayabilir bir çözüm isteniyorsa, artık hiçbir hükmü kalmamış BM’nin federal çözüm kararlarını savunmak yerine, Birleşmiş Milletler’i Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini tanımaya teşvik eden bir tutum izlenmelidir.”
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.