Dürüst ve Avcı neler anlatacak?

Yayın Tarihi: 11/03/24 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Konu ne olursa olsun, hızlı davranmak, gereğini yapmak şart.

Her zaman tekrarlarım, normalleştirmemek, sıradanlaştırmamak, kabul etmemek gerek.

Kuşkusuz, dünyanın hiçbir yerinde dört dörtlük çalışan bir sistem yok.

Kurumlar, çalışma sistemleri bu sebeplerle var.

Bunlardan dolayı, kanunlar yasalar, düzenlemeler yapılıyor, işleyişin aksaklıkları gideriliyor.

Mükemmel bir düzen, hiçbir yerde yok, boşlukların bulunduğu kullanıldığı, istismar edildiği her yerde görülüyor.

Bunları normal karşılamak, “olur böyle şeyler demek” için, yazmıyorum.

Bunlar yaşanıyor, fakat yaşanırken önlemleri de alınıyor, hatalar, eksiklikler gideriliyor.

Bizim eksiğimiz de bu, bir kere önyargılı, peşin hükümlü, hatta kendini yargı yerine koyan, ceza kesen bir ortamın içindeyiz.

Tabi ki içinde olduğumuz, yaşadığımız, tecrübe ettiğimiz olaylar normal akışı içinde gidiyor, gidecek, gitmeli.

Bunu fırsata çevirmek gerek, suiistimal edenlerin yargı kararları ile cezalandırılacağı, emsal olacağı, her türlü eksiklik ve boşluğun giderileceği, tam anlamıyla denetim ve kontrolün sağlanacağı yeni bir yapılanma.

Yani, sadece yapılanları eleştirmek, kötülemek, bunlar üzerinden çıkar sağlamaya çalışmak, yaşadıklarımızın çaresi değil.

Bakış açısı, beklenti ve niyet çok önemli.

Siyasi görüş ve ideolojik düşüncelerden arınarak, popülizmden uzak durarak, doğru sonucu almaya odaklanmak gerek.

Pek çok insan soruyor, üniversiteler konusunda gelinen nokta, daha önceden bilinmiyor ya da tahmin edilemiyor muydu?

İlk söylediğim şudur;

Genelleme yapılmasın, en büyük hata bu olur.

Elbette bir sepette iyiler de kötüler de olur, olacak.

Kötü niyetle kullanmaya çalışanlar her alanda, her konuda var.

Mesele bunları önlemek, engellemek, gerekli araçları kullanarak bunlara fırsat vermemek, denetimden, caydırıcı cezadan geri durmamak.

Kişiler, isimler, suçlamalar, iddialar, benim için ikinci planda.

Bize yapıştırılan, dıştan görülen, imaj ve algı bana göre en kötüsü.

Fakat şahit olduklarımız, kurulan ilişkiler, normal ve rahatça yapılan, yapıldığı iddia edilen suçlar, bugüne kadar nasıl oldu da görülmedi?

Bu tip konu ve olaylarda, kilit adımlar vardır.

Birileri, kendini korumak, gözdağı vermek için başka olaylar, isimler, anlatabilir.

Konu büyüye bilir, detaylana bilir, başka suçlamalarla, başka isimlere kadar uzana bilir.

Öyle de olmalıdır, gidilebilecek yere kadar gidilmelidir.

Tutuklanan, isimler, mesela Kemal Dürüst, Turgay Avcı, Mehmet Hasgüler, neler anlatacak, başka isimler, başka ilişkiler, bu konunun içine girecek mi?

Söz konusu üniversitenin sahibi Türkiye de MHP milletvekili olmasa, konunun üzerine bu kadar gidilir miydi?

Bundan sonra ne olacak?

Yargı kararlarından sonra, zaman geçip, başka gündemler, konuşulmaya başlanınca, özellikle denetim konusunda, yeni bir yapılanma için, üniversitelerin, muhaceretin, eğitim bakanlığının, kurumların için de olacağı bir dönem başlatılmalı.

Sallanmalı, otorite boşluğunun, ciddiyetsizliğin, devleti sadece sözle ifade edenlerin, ancak devleti sömürenlerin, susanların, kötülükten kazanç elde etmek için bekleyenlerin, korkudan yürekleri sallanmalı.

Bir dönüm noktasındayız, toplumsal bir eşik, ya doğrularla yol alacağız, ya da unutup, hiçbir şey yokmuş gibi, sadece nefes alacağız.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları