Mesele X-Ray değil, mesele güvenlik

Yayın Tarihi: 06/01/25 07:30
okuma süresi: 4 dak.

Yeniden Doğuş Partisi, genişletilmiş parti meclisi toplantısında, alınan tavsiye kararı parti meclisinde değerlendirilecek.

Alınan tavsiye kararı, hükümetten çekilme.

Parti meclisi nasıl bir karar alacak, bekleyip göreceğiz.

Ama benim ve tabi ki kamuoyunun genel değerlendirmesi, çekilme kararının alınmayacağı, alınamayacağı.

Bunun sebebini daha önce de yazmıştım, YDP Başkanı Erhan Arıklı da, zaten bunu son gelişmeler ışığında şöyle açıkladı;

“2025 yılı Cumhurbaşkanlığı seçimleri çok önemli. Böyle bir dönemde hükümetten çekilme kararı almanın partimize ve ülkeye kazandıracaklarını ve kaybettireceklerini iyi değerlendirmeliyiz. Eleştirilerinizde haklı olabilirsiniz, ancak vereceğiniz karar hem parti hem de ülke açısından hayati önem taşıyor.”

Bunlar tabi ki önemli gelişmeler, ancak siyasi sıkıntıların ülkenin önüne geçmemesi gerek.

YDP toplantısı ve hükümetten çekilme tavsiye kararı kadar, güvenlikle ilgili sorunlar konuşulmadı.

Hangisi daha önemli, bizim için, ülke için hangisi daha öncelikli?

KKTC’nin dışa açılan kapıları belli, limanları, geçiş noktaları, bir tane havaalanı var.

Bunları korumaktan, denetlemekten, kontrol etmekten bu aciz bir durumda mıyız?

Canı çeken, Lefkoşa’dan, Girne’ye gider gibi, bu kadar kolay ve sıradan bir şekilde adaya geliyor.

Gelme sebebi, suç işlemek, adam vurmak, para tahsil etmek, hırsızlık yapmak, olanlar da var.

Mağusa Limanı'na kurulan X-Ray cihazı, günlük ortalama 25-30 tır kontrol ediyormuş.

Limana ise günde 200 civarında tır geliyormuş.

X-Ray cihazı sadece şüpheli olan, ihbar gelen tırlar için kullanılıyormuş.

Yapılan resmi açıklamalar bu şekilde.

Diğer şüphe duyulmayan tırlar ise, klasik yöntemlerle bir denetimden geçiyormuş.

Yani X-Ray cihazının kapasitesi ve kullanım sıklığı bir yere kadar.

Mesele, bu cihazın kapasitesi değil ki, mesele güvenlik meselesi.

Yahu, adam tır içine saklanmış, ülkeye adam vurmak için gelmiş.

Polisin şu açıklaması var;

“Zanlının itiraf içerikli ifade verdiğini kaydeden polis, 2024 yılı Aralık ayı içerisinde Mersin’den gemiye bindiğini, TIR içerisine gizlenerek, Mağusa Limanı’ndan ülkeye giriş yaptığını, amacının Girne’de bir iş insanına suikast düzenlemek olduğunun tespit edildiğini açıkladı.”

Şaka gibi, aklıma, Şener Şen ve İlyas Salman’ın başrolde olduğu “Banker Bilo” filmi geldi.

Kamyonlar içinde, sınırları kolayca geçerek, Almanya’ya gittiğini zanneden, ama gerçekte, İstanbul’a getirilen insanların, trajikomik hikâyeleri.

Hem trajik, hem de komik.

Burada suçlu X-Ray olmuş, zafiyet başka birinde olmuş, ne fark eder ki.

Konunun özü, güvenlik, KKTC limanını kontrol edemiyor, güvenliğini sağlayamıyor.

Kontrol edilmeyen araç, insan, gemi, uçak olur mu?

Sadece şüpheli olanlar mı kontrol edilecek, o zaman şüpheli görünmeyen insanlar da kontrol edilmesin.

Güvenlik bu kadar önem kazanmışken, güvenlik zafiyeti sebebiyle her gün onlarca olay yaşanıyorken, bunu basitleştirmek, son derece yanlış.

Güvenlik konusunun yaşamsal önem kazandığı bir dönemdeyiz.

Bundan sonrada, bu önem azalmayacak, aksi artacak.

Ne bunu siyasallaştırmak, ne de görmezden gelmek benim yapabileceğim bir şey değil.

Bu bir örnek, dahası mutlaka vardır, bundan sonrada olacaktır.

“Elimizden gelen budur” anlayışından kurtularak, en iyisini, hayata geçirmek, iktidar fark etmeksizin devletin sorumluluğudur.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları