Hani on binler nerede?

Yayın Tarihi: 30/10/23 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Faiz Sucuoğlu’nun başbakan olduğu günlerdi. Binlerce yurttaş Başbakanlık önüne toplanmış hükümeti hayatı ucuzlatmaya ya da istifa etmeye çağırdı. Başbakanlığın önündeki kalabalık trafik ışıklarına kadar uzanmıştı. Cuma günü CTP’nin başını çektiği ve sivil toplum örgütlerinin bazılarının katkı koyduğu bir eylem gerçekleştirildi Sarayönü’nde. Kalabalık bir eylem mi oldu; ne yazık ki hayır. Polis raporlarına göre 1500 kişi vardı eylemde. Bu eylem UBP’lileri meraklandırdı. Ne kadar kalabalık olacak diye. Eylemi küçük görmek için yazmıyorum ama daha çok vatandaşın katıldığı büyük Lefkoşa mitingi olabilirdi ama olmadı. Lefkoşa’nın kitlesel eylemi oldu. Bildiğim kadarıyla Lefkoşa’daki eyleme benzer eylemler diğer ilçelerde de yapılacak. Bu eylem hükümetin ne kadar dikkatini çekmeyi başarmıştır bilemeyiz ama çok daha kalabalık bir eylem olabilirdi.

Hayat pahalılığı aldı başını yürüdü. Hükümet hayatın ucuzlaması için hiçbir adım atmıyor. Hükümet sözde bazı açılamalar yapacağını açıklıyor arada Türkiye’ye methiyeler düzülüyor ama sonuçsuz açıklamalar olarak kalıyor bu beyanatlar. Halkın içindeyiz ve insanların hükümetten pahalılık anlamında şikayetçi olduğunu sıkça duyuyoruz. Peki neden bu insanlar meydanları hınca hınç doldurmuyor. Neden verilmesi gereken tepkiler büyük ölçüde olmuyor ve sınırlı ölçüde kalıyor.

Çünkü vatandaşın muhalefete de inancı yok. Vatandaş ülkede tepki verse de bir şey değişmeyeceğini düşünüyor. Halbuki yanlış. Sarayönü’nde 10 bin insan yığılsaydı ve bu on bin insan hükümeti istifaya çağırsaydı hükümet o zaman korkar ve önlem almaya çalışırdı. Bu olmadı. Muhalefetin ve duyarlı siyasilerin meydanları daha fazla yurttaşla doldurması gerekiyor. Birkaç bin insanın vereceği sesle on bin insanın vereceği ses aynı olmaz değil mi?

Vatandaş eylemlerle tepki göstermeye bir şekilde ikna edilmeli ve yapılacak eylemlere daha çok insanın katılması sağlanmalı. UBP’li vekiller bu eylemin boyutunu merak etti ve eyleme katılan gazetecileri arayarak bilgi almaya çalıştı. Bir baktılar bakalım eylem ne denli kalabalık ve güçlü olacak.

Yığ bakalım on bin insanı beş bin insanı Sarayönü’ne bir konser ver, konuşmalar yap. Eylem eylemi değil mahşer yerini andırsın o zaman hükümet nasıl tırsar. Ya da yığ bakalım kalabalıkları Başbakanlığın önüne ve hükümeti istifaya çağır bakalım hükümet nasıl tırsar. Ama şimdilik bu başarılamadı üzülerek söylüyorum.

HÜKÜMET HAYATI UCUZLATMALI

Hükümetin verdiği tüm sözleri bir yana bırakıyorum. Gençlere sosyal konut yapacak yok, hastane yapacak yok, yol yapacak, hepsini bir yana bırakıyorum. Akaryakıtı ucuzlatabilir mi hükümet, elektrikte indirime gidebilir mi, ithal ürünlerde KDV’yi indirip fonları sıfırlayıp temel tüketim maddelerinde ciddi bir indirime gidebilir mi siz ondan haber verin. Bu toplumun ihtiyacı olan şey alım gücünün artması ve piyasaların ucuzlaması. Bu yapılmadığı sürece hükümetin açıklayacağı hiçbir projenin anlamı yoktur.

Eğer maksat gençleri ev sahibi yapmaksa bu kadar yüksek girdilerin olduğu bir ülkede, asgari ücrete geçinmeye çalışan gençler hayatta ev sahibi olamazlar. Bugün evil olup asgari ücrete çalışan gençler ailelerin yardımı olmadan ayakta dahi duramazlar. Bir sisyal reçete soruşturması bile nasıl mağduriyetler yarattı ve hastalar tam fiyat ödeyerek ilaçlarını almak zorunda kalıyorlar. Hiçbir doktor ve eczacı sigorta reçetesi yapmak istemiyor, çözün bakalım bu sorunları.

Dostlar durumumuz hiç iç açıcı değildir. Vatandaş geçinmekte zorlanmanın ötesinde artık yaşayamıyor. Bir proje açıklamasıdır da gidiyor ama yapılan hiçbir şey yok.

Muhalefet gelince birkaç bin eylemci ile eylem yapılmaz; daha fazla yurttaşın sokağa çıkmasını sağlamaları gerekiyor, bunu yapmalılar ki hükümet oturduğu koltukta sallansın. Yoksa büyük eylemler yapılmadığı sürece hükümet halk halinden memnun der ve bildiğini okumaya devam eder.

*****************

Günün Sözü

Aynı kağıdın arka ve on yüzleri gibiyiz. Sonsuza dek beraber; ama hiçbir zaman birbirlerini görmeyen.

Aziz Nesin

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları