Unutma beni…Unutturma bana
Alzheimer… Demans hastalığının bir türü…Bu kibar ismi. Eskilerde halk arasında bunaklık olarak bilinirdi. “Bu adam / kadın bunadı” denirdi, alaycı, aşağılayıcı bir şekilde.
Daha 30 yıl öncesine kadar Alzheimer ismi ile aşina değildik. Rahmetlik babacığım 90lı yaşlarda olmasına rağmen sporuna düşkündü. Her gün kilometrelerce yürürdü. Bir gün eve onu birisi getirdi. Zihni karışmış, ağlamaklı bir halde Harringay sokaklarında gezinirken onu Yaşar Halim’de çalışan bir aile dostumuz görmüş, alıp eve getirmişti. Bakındığı doktorlar Alzheimer kelimesini hiç dillendirmediler. Ne de MRI taraması yaptırdılar. Biz de yaşlılıktan deyip bilinçaltına yittik. O olaydan sonra hastalığın o zaman bilmediğimiz birçok emarelerini göstermeye başlamıştı sevgili babam. O konuşkan, hoşsohbet adam içine kapandı. Ender konuştu ve sadece sevgi dolu bakışlarla baktı bize. Hastalık fazla ilerlemeden çok sevdiği Lefke’sine geri döndü ve bu dünyadan göçüp gitti. Işıklarda uyusun.
27 Nisan tarihinde İngiltere Kadın Platformunun düzenlediği kitap tanıtımı ve söyleşiye katıldım. Çoktandır bekliyorduk bu önemli etkinliği. Ünlü yazar Nermin Bezmen’in Unutkan Aşk romanının tanıtımı için katıldığım etkinlik beklentimin çok üzerinde adeta bir Alzheimer seminerine dönüştü. Yazar sadece kitabını değil, yaşarken defalarca öldüren bu hastalığı da anlattı bize. Zaten kitap hastalığın kendi kişisel yaşantısı üzerindeki etkilerini anlatıyor. Sadece bu değil ama. Kitaba birazdan değineceğim.
Unutkan Aşk romanını ilk eşi merhum Pamir Bezmen ve annesinin “Alzheimer” hastalığından vefatından sonra yazdığını söyleyen Bezmen, ilk eşini 3 yıl, anneciğini ise bir yılda bu hastalıktan kaybettiğini anlattı Troy Hotel’in zemin katında toplanan biz katılımcılara.
Alzheimer hakkında çarpıcı bilgilerle dolu idi konuşması yazarın. Belli ki kitap için çok detaylı araştırmalar yapmış. Birçok bilinmezleri, en azından benim bilmediklerimi öğrendim ondan. Yakın bir aile ferdimize Alzheimer teşhisi konulduğundan son yılda birkaç seminere katılmıştım konu üzerine, ama bu etkinliklerde Nermin Bezmen’in bahsettiklerini duymadım. Hep hastalığa nelerin neden olduğunun bilinmediği söylenip duruyor. Nermin Bezmen araştırmalarında bulduğu bazı bilgileri anlattı bize: “Beynimizi yıpratan, vücudumuzu etkileyen proteinler beyinde yığılma yapıyor. En büyük nedenler de civa ve alüminyum yığılması. Son yıllarda çocuklarda Otizm, yetişkinlerde Alzheimer artışta. Mutfak malzemelerinden, deodorant, parfümlere, aşılara kadar çok dikkat etmemiz gerek. Beğenilme, rahat yaşam kültürü bizi bunlara itiyor” dedi sayın yazar.
Hastaya karşı nasıl davranılacağı konusunda çok yararlı bilgiler verdi Nermin Bezmen. Yazım için kullandığım başlık, Unutkan Aşk romanının kahramanı, Alzheimer hastası Maya’nın tuttuğu iki günlüğe verdiği isimlerdir. Salonda yakınlarını hastalığa kaybeden veya şu an hastalıkla boğuşan yakınları olanlar gözyaşları içinde yazarı dinledi ve eminim bazıları “Bu bilgilere keşke daha önce ulaşabilseydik” diye geçirdiler içlerinden. Etkinlikle ilgili sevgili Mihrişah Safa’nın haberi şu linkten okunabilir: Nermin Bezmen Londra'da, “Alzheimer”ı konu alan “Unutkan Aşk” kitabını anlattı - Eurovizyon | Son Dakika, İngiltere, Dünya, Avrupa ve Londra haberleri
UNUTKAN AŞK
Son yıllarda çok yoğun duygularla okuduğum ender kitaplardandı Unutkan Aşk. Ne tesadüf ki beni çok etkileyen Serenad romanının kahramanının ismi de tıpkı bu roman kahramanının ismi gibi Maya idi.
Bazı romanları okumam uzun alır. Hayal gücümü kullanıp romanın ruhuna girmeye çalışırım. Unutkan Aşk romanını bir haftada çalışma odama kapanıp içime sindire sindire, bazı sayfaları tekrar tekrar okudum. Zaman zaman göz çukurlarıma yığılan yaşların akarak kitabın sayfalarını ıslattığı oldu. Özellikle kitapta bahsedilen müzikler eşliğinde kitabı okuduğum zamanlar. Bol bol çok sevdiğim klasik müzik tarzı eserler vardı romanın sayfalarında karakterlerin dinlediği. Altın Göl Bakımevinde, Atlas’ın Maya için Oblivion parçasını çello ile çaldığını okurken aynı parçayı playlistimden dinlediğimde kendimi o büyüleyici ortamda buldum. Bu satırları yazarken de buğulu gözlerle bu parçayı dinledim. Moldova’lı besteci Eugen Doga ile de tanıştırdı beni roman. Son günlerde hep onu dinliyorum. Birkaç gün içinde Unutkan Aşk romanının tüm müziklerini de alacağım playlistime ve sanırım uzunca bir süre sadece onları dinleyeceğim romanı tekrar tekrar yaşayarak.
“Romanlar sadece iç sesi, duyguları tetikleyebilir, farkındalığı körükleyebilir” diyor yazar bir satırda. Bence kendine haksızlık ediyor. Bu roman bunları fazlasıyla yapıyor, evet, ama aynı zamanda eğitiyor, öğretiyor, bilinçlendiriyor, sorguluyor. Benim bazı konularda, örneğin İstanbul’daki Beyaz Rusların tarihi hakkında araştırma isteğimi kamçıladı örneğin. Hiç bilmediğim bu konu üzerinde öğrenme hevesi yarattı bende. Aynı zamanda daha önce kitaplarını okumadığım Nermin Bezmen’in (bunu utanarak yazıyorum) tüm kitaplarını alıp okuma hevesini de.
Roman içinde roman da vardı Unutkan Aşk romanında. Okuduğum hiçbir romanda iki ayrı zaman diliminde yaşamış kişilerin buluşmasına rastlamadım. Nermin Bezmen’in Maya karakterinin eski Yunan mitolojik karakteri Orpheus ve William Shakespeare’in Ophelia’sını ustalıklı bir şekilde biraraya getirmesini hayranlıkla okudum. Aşkları yüzünden çok ızdırap çekmiş bu iki aşığın mutlu bir sona varmasına sevindim. Tevekkeli değil Nermin Bezmen’in “aşkı en iyi işleyen yazar” olarak bilinmesi.
Unutkan Aşk yazmakla bitmeyen bilgiler, konular, güzellikler içeren, sorgulayan çok önemli bir kitap. Tüm okurlarıma hemen bulup okumalarını öneririm. Nermin Bezmen’e, onu bize tanıştıran İngiltere KadınPlatformu Başkanı Nilgün Yıldırım ve tüm ekibine çok çok teşekkürler.

Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.