Mutsuzluk ve umutsuzluk...

Yayın Tarihi: 23/04/25 05:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Daha önceki yazılarımızda defalarca bahsettik…

Kıbrıs Türk insanının ruh sağlığı savaş yıllarında bile bu kadar bozulmamıştı!

Bu süreçte mutlu insan neredeyse yok…

Zengini de fakiri de!

İşleri iyi giden de gitmeyen de…

Kiminle iki laf etseniz karamsar tablo çiziyor, umutsuz olduğunu ifade ediyor!

Aslında konu çok da maddiyatla ilgili filan değil…

Yaşamınızda hiçbir şeye sahip olamayabilirsiniz ama!

Umutsuzluk o kadar tehlikeli ki…

Ve bu duygular da toplumu için için kemiriyor!

Ta ki bitirinceye kadar…

Umutsuzluğun en önemli sebeplerinden birisi insanların önünü görememesi…

Genel kanı da şu;

“Hadi biz neyse de çocuklarımızın geleceği ne olacak…”

Böyle düşünenlere ben de şöyle cevap veririm hep;

“Çocukların geleceğini düşünmek elbette duyarlı bir davranış ama artık onlar da gençlik yıllarında mücadele etmeyi, kendileri kazanıp kendileri yemeyi öğrenmeli…”

Çünkü inancımız odur ki bu gençlik biraz hazıra alıştırıldı ve ‘ben çektim çocuğum torunum çekmesin’ mantığı hakim!

Kolaycılık da mücadele etmemeyi beraberinde getirince hazıra alışkın bir gençlik yetişiyor…

Elbette gençliklerini yaşayacaklar ama yeri geldiği zaman da üretmeyi bilecekler!

Çünkü üretip de kazanmasın lezzeti bambaşka bir şey bu duyguyu mutlaka yaşamalı her bir genç…

İşte onun içindir toplumun geneli aslında kendini değil de gençlerin geleceğini düşündüğünden karamsar bir tablo çiziyor…

Bu da ruh halini olumsuz etkileyen nedenlerden bir tanesi oluyor!

Böylelikle her olaya bakış açısı tepki dolu oluyor ve gergin, agresif bir ruh haline bürünüyor…

Bu kez her şeyden memnuniyetsizlik baş gösteriyor!

Ve gereksiz tartışmalar, incir çekirdeğini doldurmayan konular dev gibi büyüyor…

Kendi adıma söylersem;

Son zamanlarda yaptığım sohbetlerde kendimin de bu umutsuzluk kervanına katıldığım gerçeği orta çıkıyor!

Bir de mesleğin getirdiği stresi ve önümüze gelen tüm konuların olumsuz şeyler olduğu göz önünde bulundurulursa şu anki ruh halim nanay modundadır…

Dün bir cenaze töreninde bile artık hiçbir şeyden memnun olmayan insanların hızla çoğaldığına şahit olduk…

Hem sohbetlerde hem de kulak kabarttığımız yan sohbetlerde!

Allah’ın bir kulu bile sohbet ederken yaşamından mutlu olduğunu söylemedi…

Kimi Kıbrıs sorundan dem vuruyordu!

Müzakere sürecinin bulanık bir hal alması bile insanları mutsuz etmeye yetiyor…

Bir sohbette vatandaşın serzenişi aynen şöyleydi;

“Hadi olası bir çözüm olasılığı da artık ufukta görülmüyor, Güney Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan tamam da bizim halimiz ne olacak…”

Yerden göğe kadar haklı bir görüştür bu!

Tamam, kamuoyunun geneli Türkiye destekli bir Kıbrıs Türkünün olmazsa olmazına kendini inandırmış ama nereye kadar…

Bir kenarda atıl kalmış hissediyor insanlar kendilerini!

Mutsuzluk ve umutsuzluk yayıldıkça yayılıyor…

İyi de bu yol bizi nereye götürüyor!

...

 

 

 

“Kasetler hükümeti düşürür mü?”

 

Türkiye’nin gündemi artık tamamen değişti...

Ekrem İmamoğlu haberleri bile geride kaldı!

45 kaset tamam da diğer 5 kaset nerede?

Hangi görüntüler var!

Bir kere şunu vurgulamak gerekir ki bu tür haber ve yorumları yapmak büyük cesaret işidir...

Ayşemden Akın kapadı gözlerini bu işe girdi!

Yaptığı söyleşiler daha çok ses getireceğe benzer...

...

Başta Türkiye medyası ve tabi ki siyasiler ile bazı dostlardan sürekli telefonlar geliyor...

Özellikle de muhalif kesimlerden!

Türkiye Dışişleri Bakanlığı konuyla ilgili açıklama yaptı ama açıklamada detay olmayınca biraz havada kaldı...

Konu hala gündemin tepesinde duruyor ve yoğun bir merak konusu olmaya devam ediyor!

Ankara’dan bir meslektaş aradı o da birtakım sorular yöneltti...

Kaset içerikleri yayınlanırsa Ankara hükümeti düşer mi diye soruyor!

Biz şahsen bu kasetlerin deşifre olacağını zannetmiyoruz çünkü eğer olursa ve doğruysa da dünya skandallar listesinin üst sıralarına adaydır...

Sonra da sizin orada basın özgürlüğü ne durumda diye ekledi!

Güzel bir soruydu doğrusu...

Sizden çok daha noktadayız diye yanıt verdik!

...


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları