Tüccarın insafına kaldık...

Yayın Tarihi: 05/09/24 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Hayat pahalılığı belirlendi; %3.28. İster inanın ister inanmayın İstatistik Kurumu'nun açıkladığı rakam bu. Yanılmıyorsam dört aylık hayat pahalılığı toplamı %19 kusur. Bu konularda defalarca kez yazı yazdım, program yaptım. Bu rakamların sağlıklı bir şekilde belirlenmediğini artık net olarak hepimiz biliyoruz. Her şeyden önce sepet güncel değil. Bu her ne kadar önemli bir sorun olsa da mesele bu değil, mesele bununla bitmiyor. Buradaki asıl sorun Hükümetin hayatı ucuzlatmak için herhangi bir çaba sarf etmiyor olması. Geçtiğimiz gün Maliye Bakanı Özdemir Berova bende konuktu. Bakana da sordum ve Bakan Berova bu yönde birtakım çalışmalar yaptıklarını söyledi ama o kadar. Ne yapıldı ne yapılacak net değil.

Ekonomi güneye kaydı. Bunu da defalarca kez yazdık ve uyarılar yaptık. Evet güney, kuzeyden artık daha ucuz ve güneye geçebilen vatandaşlar her şeylerini gidip güneyden alıyorlar. Market alışverişlerini güneyden yapıyorlar. Okul zamanı geldi kırtasiye ihtiyaçlarını da gidip güneyden alıyorlar. Bu çok tehlikeli bir olaydır. Yakında Maliye Bakanlığı ihtiyacı olan vergileri toplayamayacak, gelir vergilerinde ciddi düşüşler yaşanmaya başladı ve yaşanacak. Hükümet derhal bir kriz masası kurup bir dizi hayatı ucuzlatma önlemleri alması gerekiyor. Bunun zamanı artık geldi.

Daha önce de yazdım belirleyeceğiz 30 gıda emtiasına narh uygularsınız ve hayatı ucuzlatmak için bir dizi önlemler alırsınız. Vatandaş tek kelimeyle tüccarın insafına bırakıldı. Bakın Eylül ayı sonunda hayat pahalılığı hem emeklilerin hem memurların maaşlarına yansıyacak, izleyin görün nasıl iğneden ipliğe marketlerdeki her şey tekrardan zamlanacak.

Bu aralar asgari ücretin artırılmayacağı iddialarını duyuyorum. Umarım hükümet böyle bir hataya düşmez. Memurun maaşı artarken özel sektör çalışanının maaşlarının artmaması Kabul edilebilir bir şey değildir. Umarım böyle bir hata yapılmaz.

EKONOMİ BAKANI KAYIP MÜSTEŞARI İSTİFA ETTİ

Malum UBP’nin 21 Eylül’de kurultayı var ve Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu da aday olmayı düşünüyordu. Ankara devreye girdi ve Olgun Amcaoğlu adaylıktan vazgeçti. İyi güzel de Olgun Bey halen Ekonomi Bakanıdır ama bakanın tek bir açıklaması yok. Adeta 21 Eylül sonrası ne olacağını görmeyi bekliyor. Çok deneyimli müsteşar Şahap Aşıkoğlu da bildiğimiz kadarıyla istifasını verdi. Yani anlayacağınız memleketin pahalılıktan anası ağlamış durumda ama Ekonomi Bakanı kurultay dolayısıyla ortada yok. Ee nasıl olacak bu işler?

Hükümetin artık bir kriz masası kurarak ekonomiye bir yön vermesi ve hayatı ucuzlatmak için elindeki tüm enstrümanları kullanması gerekiyor.

Demem o ki bu gidişat tamam değil. Tek kelimeyle fakir vatandaş tüccarın insafına terk edilmiş durumda. Bu yoldan çıkılıp vatandaşın lehine bir yola girilmesi artık kaçınılmazdır.

Ben Hükümetin elinde bu gücün olduğunu düşünüyorum. Ama gelin görün ki bu kurultay meselesi Hükümetin net bir politika koymasına engel. Her ne kadar Kurultaya rağmen devlet işleri ihmal edilmiyor dense de bu ekonomi işi ciddi bir çalışma gerektiriyor.

Evet dostlar meselenin özü budur. Ekonomi güneye kaymıştır. Maliye maaş ödeyebilmek için borçlanmak zorundadır ve umarım bu katlanarak artmaz ve bir sarmala girilmez. Ekonomi Bakanı ve Tarım Bakanı, Ekonomik Örgütlerle bir araya gelip bir yol haritası çıkarmalı ve ekonomiye pozitif bir yön verilmelidir. Aksi takdirde yakında kitlesel eylemler baş gösterecektir. Buna emin olun.

******************

Günün Sözü

"Yağmur eğer şiddetliyse su çatıdan sızacak yeri bulur."

Viking Atasözü


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları