Sam Amca gerçek yüzünü gösteriyor

Sam Amca (Uncle Sam), Amerika Birleşik Devletleri’ne 1800’lü yılların başlangıcında Amerikan askerleri tarafından verilen isimdir.

Bir de Amerika’lı yazar Harriet BeecherStowe’un yarattığı Tom Amca (UncleTom) karakteri var. Yazarın Tom Amca’nın Kulübesi romanı 10.yüzyılın İncil’den sonra en çok satılan romanı idi. Öğretmen olan yazar Stowe aktif bir kölelik karşıtı idi ve duygusal romanı hayatı güçlüklerle geçen Tom Amca ve genel olarak Amerika’da kölelerin karşılaştığı çileleri anlatmaktadır. Amerika Kültürel Tarih Profesörü Will Kaufman’a göre Tom Amca’nın Kulübesi romanı ABD’de iç savaşın temellerinin atılmasına katkıda bulunmuştur.(Wikipedi)

Şimdi yazıma niye bu şekilde başladım ben? Trump’ın iktidara gelmesiyle yaşanan olayların köleliğin temelini teşkil eden ırkçılık ile bağlantılı olduğuna inananlardanım çünkü. Trump, asistanı J. D. Vance ve danışmanı Elon Musk’ınson bir ay zarfındaki inanılmaz demeçleri, nutukları, basın toplantıları bu üçlünün gerek ABD’de gerekse Avrupa’da ırkçı, aşırı sağın güçlenmesi yolundaki kararlılıklarını gösterir.

Trump’ın Cumhurbaşkanlığı devir töreninin tarihi, 20 Ocak,ABD’de her yıl kutlanan Martin Luther King Günü’ne rastladı. Sivil haklar savunucusu meşhur siyah lider Martin Luther King, 28 Ağustos 1963 tarihinde Washington’da 250 bin Amerikalıya seslenerek yaptığı o meşhur “I have a dream” (“Bir hayalim var”)konuşmasının en çok dillendirilen bölümünde şöyle demişti: “Dört küçük çocuğumun bir gün, derilerinin renklerine göre değil, karakterlerine göre değerlendirilecekleri bir ülkede yaşayacaklarına dair bir hayalim var.”

Trump, 20 Ocak 2024 tarihinde yaptığı konuşmada kendisine oy veren siyahlara seslenerek Martin Luther King’in hayallerini gerçekleştireceğini söyledi!Davetliler arasında bulunan Barack Hüssein Obama, Kamala Harris ve diğer siyah liderler, aynı zamanda ABD ve dünya çapında milyonlarca insan şaşkınlık içerisinde Trump’ı dinlediler.

Trump, Beyaz Saray’a yerleşir yerleşmez King’in hayallerini gerçekleştirmek değil, tüm ırk eşitliği siyasetlerini iptal ederek tam aksini yapma planları olduğunu bariz bir şekilde ispat etti.Şımarık bir çocuk edasıyla imzaladığı ilk KHK’lar (Kanun Hükmündeki Kararnameler) arasında kendi kışkırtmasıyla başlayan 6 Ocak 2021 ayaklanmasında suçlu bulunarak hapse mahkûm edilen 14 mahkûmuncezalarını iptal edip onları serbest bırakmak vardı. Bunların arasında beyaz üstünlüğünü savunan aşırı sağ kişiler vardı. ABD’de doğanların vatandaşlık haklarını kaldırmak, binlerce göçmeni sınır dışı etmek gibi birçok kararnameler de imzaladı o gün Trump.

Trump’ın bir ay içerisindeki siyasi kararları sadece ABD vatandaşlarını değil, tüm dünyayı etkileyecek niteliktedir. Özellikle ABD’yi Paris İklim Antlaşmasından çekmesi ve tüm iklim araştırma proje fonlarını kesmesi küresel ısınmayı önleme girişimlerine büyük olumsuz etkileri olacaktır.Belki de Trump’ın üzerinde durulması gereken en olumsuz, en önemli kararları bunlar olmalıdır, çünkü bunlarküresel ısınmayı çabuklaştırıpdünyanın sonunu getirecek bir nitelik taşır.

Trump yönetimi iktidarı ele geçirirkenden diğer ülkelere karşıgerek ekonomik gerekse politik saldırganlığını gösteren birçok davranışlar sergiledi. Bunlar arasında Kanada’yı ABD’ye bağlayıp 51inci eyalet yapma tehdidi, Meksika Körfezi’nin ismini “Amerikan Körfezi” olarak değiştirmesi,Gazze’nin ABD’ye bağlanması talebi gibi dünyayı şok eden karar ve söylemler vardır. Şu an devam eden en büyük skandal Trump, Vance ve Musk’ın Ukrayna Lideri Zelensky’e karşı takındıkları tavırdır. Şubat 2022 tarihinde Putin’in Ukrayna’ya saldırması ile başlayan savaşın Zelensky tarafından başlatıldığını iddia edecek kadar ileriye giden, Zelensky’e “diktatör” yakıştırmasını laik gören bu üçlü Ukrayna ve liderini ve aynı zamanda AB’yi bir kenara iterek Rusya ile savaşa son vermek için anlaşma yapmaya çalışıyorlar.Bunu savaştan çok kötü şekilde etkilenen Ukrayna ve Rusya halkını düşündükleri için yapmıyorlar elbette. Amaç Ukrayna’nın doğal kaynaklarını yağmalamak. Ortadoğu’da Filistin halkını yurtlarından edip Gazze’yi ele geçirme girişiminin altında yatan neden de yine aynıdır.

Cumhurbaşkan Yardımcısı J.D. VanceAvrupa müttefiklerine karşı amansız bir saldırı içeren konuşmasını 14 Şubat Sevgililer Gününe denk getirdi! Avrupa’nın karşılaştığı tehdidin Rusya ve Çin’den değil, içten geldiğini savunan ve Avrupa ülkelerini çok sayıda ilticacı barındırdıkları için şiddetle eleştiren Vance, ülkesinin ilticayı yaratan en büyük neden olduğunu unutmuş herhalde bu yorumları yaparken.

Trump ve kurmaylarının davranışları Arap ülkelerini Gazze üzerinde birlikte hareket etmeye zorlamış gibi. 4 Mart tarihinde konu üzerinde bir Arap ülkeleri zirve toplantısı düzenleniyor. Avrupa ise Gazze ve Ukrayna üzerinde birlikte hareket etmekten oldukça uzak görünüyorlar. Bu da ekonomik sorunlarla boğuşan Avrupa’nın şu an ne kadar güçsüz, etkisiz bir durumda olduğunun göstergesidir.

Bugün, 23 Şubat. Almanya’da genel seçim günü. Büyük ihtimalle günün sonunda Avrupa’da faşizmin hortladığına şahit olacağız. AFD Partisi iktidarın eşiğinde. İnanmayın diğer partilerin onlarla koalisyon iktidarını paylaşmayacakları söylemlerine. Özellikle Trump’ın danışmanlarından Elon Muskuzun zamandır AFD’ye destek belirten demeçler vermekte.

Son CNN anketine göre ABD halkının %52si Trump’ın Cumhurbaşkanlığı yetkilerini kötüye kullandığını düşünüyor. ABD Senatosu ve Temsilciler Meclisinde çoğunluk sağlayan Trump bu tür anketlere sadece güler.

Kısacası dünyamız İkinci Dünya Savaşından buyana en tehlikeli bir döneme girmiş bulunmaktadır değerli okurlar.Gelgelelim Trump’ınbir an önce bizim küçücük adamız Kıbrıs’a da el atmasını bekleyen zavallılar var. Cem’in “Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete” şarkısı geliyor aklıma.