Cezayla düzelecek bir mesele değil...

Hiç düşündünüz mü neden bu kadar çok trafik kazası oluyor diye? Her gün ama her gün trafik kazası oluyor. Ben her gün köşe yazısı yazdığım için defalarca kez haber sitelerine bakarım ve mutlaka haberler akıp gitmeden kaza haberlerini görürüm. Mutlaka yaralananlar vardır araya da hayatını kaybedenler serpiştirilir. 2024 yılında 50 ölümlü trafik kazası oldu. Yeni yıla girdik 14 günde iki ölümlü trafik kazası oldu. Yazıyı yazarken haber sitelerine baktığımda yine trafik kazası ve yaralananlar vardı. Peki neden bu insanlar kaza yapıyor?

Yollar sokaklar polis doldu. Polis ülkenin dört bir yanında sürat kontrolü yapıyor, evrak kontrolü yapıyor, özellikle Cuma- Cumartesi alkol testi kontrolleri de yapıyor. Yüzlerce insan yüzlerce sürücü rapor diliyor ama gelin görün ki buna rağmen trafik kazaları olmaya devam ediyor. Herkes gibi ben de her gün trafiğin içindeyim ve bu sorduğum soruların cevabını bilmek zor değil.

Bir kere özellikle kaza yapanların acelesi var. Bir ara slogandı acele giden ecele gider diye. Aynen bu söz doğruluyor kazaların olma sebebini. Kaza yapanların büyük bir çoğunluğu hızlı araba kullanıyor. Aceleleri var bir yerlere hızla yetişmeye çalışıyorlar, tabii hızlı araba kullanmayı huy edinenlerde var. Bazı sürücüler de yavaş araba kullanamama sorunu var. Aracınıza ve kendinize istediğiniz kadar güvenin eğer süratliyseniz bir gün mutlaka kaza yapacaksınız veya öleceksiniz mezara gideceksiniz ya da bir başkasının ölümüne sebep olup cezaevine gideceksiniz.

İşte bu nedenle hızlı araba kullanmaya devam ettiğimiz sürece bu kaza denilen hadise bir gün kapınıza gelip dayanacak.

Devam edelim.

İkinci sebep; alkollü araç kullanıyoruz. Ne kadar ekonomik sıkıntı olursa olsun parası olan meyhaneye kumarhaneye gitmeye devam ediyor. Birkaç bardak alkol almak yerine 4-5 bardak alkol alıyor, buna gecenin yorgunluğu da eklenince kaza yapılması kaçınılmaz hale geliyor. Yapılan polis kontrollerinde onlarca alkollü araba süren sürücü rapor ediliyor. Polise rağmen bir grup sürücü içmeyi tercih ediyor. Ne olmasa polis çıkmaz düşüncesi var herhalde insanların bilinçaltlarında, ya da bana bir şey olmaz diye düşünüyorlar. Yarım şişe rakı ya da yarım şişe whisky içenlerin sayısı az değil. Bunu bir yana bırakın bununla övünüyorlar da. Alkol şişesi mangal fotoğrafı paylaşanların sayısı hiç de az değil. Rakı masası resimlerine ben sosyal medya da sıkça karşılaşıyorum.

Nasıl ki hızlı araba kullanma alışkanlığı olanlar var yarı sarhoş gezme alışkanlığı olanlarda var. Varsın yollar sokaklara polis dolu olsun o içer ve yakalanmamayı ümit eder. Polis yakalarsa ağır bir ceza hatta ehliyetine bir süre el konma riskiyle karşı karşıya olsalar bile o yarım şişe rakı içilecek. Yapabilecek bir şeyiniz yoktur bu saydığım iki grup karşısında.

Bu insanlar trafikte gerçekleşen onlarca kaza ve ölüm haberlerine rağmen bu kötü alışkanlıklarından vazgeçmezler. Geriye ne kalıyor peki? Mademki bir grup insan ölme hakkını kullanmak istiyor bırakacaksınız ölsünler. acımasız bir cümle ama gerçek de bu.

Tabii bir de pisi pisine gidenler var. Adam süratli araba kullanır ve gelir seni öldürür ya da aşırı alkollüdür gelir üstüne çıkar ve seni öldürür. Bu tür azalar da çok oluyor.

Polis teşkilatı yollardadır, onlardan şikayet etme hakkımız yok. Oldukça sıkı tutuyorlar, kontroller ülkenin her yerinde ama iş sürücünün kendi kendini kontrol etmesinde. Hayat bir gün bitecek dostlarım, bırakın uzun olabildiği kadar uzun olsun. Hızlı araba kullanmayın, alkollü araba kullanmayın. Hem kendinizi sevdiklerinizi düşünün hem de başkalarının hayatlarını.

Cezayla düzelecek bir mesele değil bu öyle anlıyoruz, iş kişinin kendisinde bitiyor.

****************

Günün Sözü

"Her insanın hayatı aynı şekilde sona erer. Bir insanı diğerinden ayırt eden, nasıl yaşadığı ve nasıl öldüğünün ayrıntılarıdır."

Ernest Hemingway