İzcan: “İkiyüzlülük yapıyorlar”

Yayın Tarihi: 25/08/21 07:00
okuma süresi: 10 dak.
  • İzcan “Cumhurbaşkanı Ersin Tatar aylar önce bu pasaportu vereceğini kendisini söyledi fakat vermedi, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun vatandaşlığı olmadığı söylemlerinin doğru değil, Başbakan Ersan Saner’e pasaportları zarf içinde Şener Elcil götürdü”

Üçüncü aşımı yaptırdım ve hakkımı Sinovac’tan yana yaptırdım. Aşının etkisi malum, hayli yorgun bir gün geçti. Aşı öncesinde yayınımı yapmayı tercih ettim ki bir fiziki yorgunlukla baş etmek zorunda kalmayım.

Evet dünkü yayında BKP Genel Başkanı izzet İzan vardı oldukça sert bir program yaptım. Ne zaman İzzet başkanla karşılaşsak “bizi hiç konuk çağırmıyorsun” diye sitem eder haklıdır. Ne yazık ki hep klişe aynı isimler etrafında döner dururuz. Halbuki programlarda farklı seslere ve düşüncelere de yer vermemiz lazım. İzcan programda oldukça sert konuştu ama gelin görün ki sokakta yürüyen birçok vatandaşların da düşünceleri aynen İzcan gibi. belki BKP’nin barajı geçecek bir oy kapasitesi yok ama ne kadar ilginçtir İzcan’ı dinlerken hergün karşılaştığım insanlarla konuşuyor gibi hissettim kendimi.

İşte söyleşinin detayları..

Güney Kıbrıs’ın14 Kıbrıslı Türk siyasinin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu’ iptali konusunu değerlendiren İzcan, Kıbrıs Rum yönetiminin vatandaşını, vatandaşlıktan atmasının doğru olmadığını söylerken, “Kıbrıs Cumhuriyeti devletini kabul etmeyen ‘biz başka bir devlet kurduk, biz bu kurduğumuz ikinci devleti yükselteceğiz, yücelteceğiz’ diyenlerin kabul etmedikleri o devletin vatandaşlığından çıkartıldılar diye,  bu pasaportları ellerinden alındı diye ‘bu ahlaksızlıktır, insan haklarına aykırıdır’ diye çığlık atmaları çelişkili ve iki yüzlülüktür” yorumlarında bulundu.

Altıner’in konuğu İzcan programda Kapalı Maraş konusuna da değinerek, “bu yapılan işlem Maraş’ta şantaj niteliğindedir, BM Güvenlik Konseyi Kararları’na terstir, AK Parti’nin batıyla pazarlığında bir koz bir şantaj unsuru olsun diye kullanılan bir enstrüman haline geldi. Daha önceden yasal sakinlerine BM kontrolünde iade edilecek Kıbrıs Cumhuriyeti toprağı olacak olan Maraş, şimdi KKTC egemenliğinde Rum toprağı olacak işte BM Güvenlik Konseyi Kararı’na ters düşen noktada burasıdır. Ben buna itiraz ederim çünkü anlaşmanın ölüm fermanını imzalıyorsunuz. KKTC ilhak ederse orayı, bu savaş sebebi bile olur” şeklinde konuştu.

“PASAPORT KONUSUNDA ATILAN ÇIĞLIKLAR İKİYÜZLÜLÜKTÜR”

Faşist devletlerin  zaman zaman bir takım sanatçıların ve aydınların vatandaşlıklarını iptal ettiğinin görüldüğünü belirten BKP Genel Başkanı İzzet İzcan,  “bir devlet vatandaşını doğma büyüme oralıysa vatandaşlıktan atamaz, atmamalı” dedi.

Kıbrıs’ta ki özel durum olduğunu vurgulayan İzcan, “Kıbrıs Cumhuriyeti diye bir devlet var. Kıbrıs Cumhuriyeti kuruluş anlaşmaları ile bir ortaklık devleti olarak kuruldu. Bizler de bu Kıbrıs Cumhuriyeti’nin vatandaşlarıyız. Yönetimde olan, iktidarda olan hükümetin vatandaşlarını vatandaşlıktan atması doğru değildir” yorumunda bulundu.

Fakat doğru olmayan bir şeyin daha olduğunu söyleyen İzcan “o da ikiyüzlü, çelişkili, çıkara dayalı, bağlı olduğu ve haklarının olduğu devleti reddeden, haklarını reddeden, ‘biz başka bir devlet kurduk, biz bu kurduğumuz ikinci devleti yükselteceğiz, yücelteceğiz’ diyenlerin o devletin vatandaşlığından çıkartıldılar diye,  bu pasaportları ellerinden alındı diye ‘bu ahlaksızlıktır, insan haklarına aykırıdır’ diye çığlık atmaları çelişki ve iki yüzlülük olarak geliyor” şeklinde konuştu.

“BAŞBAKAN Ersan Saner’E ZARF İÇİNDE PASAPORTLARI ŞENER ELCİL GETİRDİ”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın aylar önce bu pasaportu vereceğini kendisinin söylediğini fakat vermediğini belirten İzcan, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun vatandaşlığı olmadığı söylemlerinin doğru olmadığını belirterek, “Ertuğruloğlu’nun da pasaportu vardır, çocukları da aldı ve eğitimlerini bundan yararlanarak sürdürdüler. Bunu gizlemenin alemi yok. Siz bu müracaatı yaptınız ve çocuklarınız da bu AB vatandaşlığından yararlandılar” dedi.

İzcan “buradaki çelişki, Kıbrıs Cumhuriyeti’ne inanmayıp yıkmaya çalışanların, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yerine başka devlet kurmaya çalışanların, oradaki hakları görmezden gelenlerin buna feryat etmesi anlamsızdır, doğru değildir, yakışıksızdır” yorumunda da bulunarak “o zaman siz bu topluma bu kadar zamandır söylediklerinizi neden söylediniz? Demek ki siz bu topluma hiçbir zaman dürüst ve samimi değildiniz. Çıkarınıza olduğu için gidip gizli gizli sıraya girdiniz” dedi.

İzcan Başbakan Ersan Saner’e pasaportları zarf içinde Şener Elcil’in götürdüğünü iddia etti.

“Artık dürüst olmanın vaktidir” diyen İzcan, “ben gidip Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı alıyor muyum? Almayacağım da çünkü ideolojik olarak, siyasal duruş olarak da kendimi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak görmüyorum, böyle bir vatandaşlığı almayı da uygun bulmuyorum. Menfaatime ve çıkarıma göre hareket edersem çelişki arz edecektir” şeklinde konuştu.

“Söylediğiniz ve yaptığınızın birbirini tutması gerekir, bu ülkede söylenenlerle yapılanlar birbirine karışmış durumda” açıklamalarında bulunan İzcan, “bir ülkenin kimliğini almak, o ülkenin vatandaşı olmaktır. Aldılar ve ikiyüzlü siyaset yapmaya da devam ediyorlar” yorumunu yaptı.

"MARAŞ ADIMINDA BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARLARI ÇİĞNENDİ"

Maraş konusunda da ikiyüzlü siyaset yapıldığını iddia eden BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, Maraş’ın 1984 yılında 550 sayılı kararla ve 1992 yılında 789 sayılı güvenlik konseyi kararı ile yönetiminin BM ye devredildiğini söyleyerek “BM gözetiminde eski sakinlerine devredilmelidir diye karar vardır. Sen bu kararları hep çiğnedin” şeklinde konuştu.

Maraşın eski sakinlerine devredilmesini Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın da o dönemde imzaladığını belirten İzcan, “Dentaş’ın 1979’da Kıbrıs Sorunu çözülmeden Maraş’ın eski sakinlerine verilebileceği ve iskana açılması konusunda imzası vardır. O maddeye imza atmakla birlikte gereğini yapmadılar ama kabul ettiler” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Maraş Açılımı Komitesi üyesi olan Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu’nun bu politikaların bayrağını çektiğini ama Maraş açılımının altında bir şeyi gizlediğini belirten İzcan, “o da, Maraş’ın ilhak edilmesi konusudur. Bunu gizliyorlar. Gel diyorlar, davet ediyorlar Rum tarafındaki insanları isterseniz müracaat edin ama KKTC devletinin sınırları içinde yaşayın, KKTC Devleti’nin egemenliğinde, Maraş bizimdir, siz de isterseniz gelin alın evinizi deniliyor. Bu Kıbrıs Sorunu’nu zirveye taşıyacak, görüşmede uzlaşma zeminini tamamen ortadan kaldıracak durumdur. Bütün anlaşma taslaklarında yüzde 28 buçuğu kabul ettik. Güzelyurt ve Maraş’ta bu verilecek toprak parçası içindeydi” şeklinde konuştu.

“MARAŞ AK Parti’NİN BATIYLA PAZARLIĞINDA BİR KOZ, BİR ŞANTAJ UNSURU OLSUN DİYE KULLANILAN BİR ENSTRÜMAN HALİNE GELDİ”

Temel iddia Maraş’ı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararlar’ına uygun açtıkları yönünde olduğunu söyleyen İzcan “ancak öyle olsa Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin yeniden toplanıp Maraş’ın açılmasını reddetmezdi. Bu yapılan işlem Maraş’ta şantaj niteliğindedir, BM Güvenlik Konseyi Kararları’na terstir, Maraş AK Parti’nin batıyla pazarlığında bir koz, bir şantaj unsuru olsun diye kullanılan bir enstrüman haline geldi” yorumunda bulundu.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın ilk olarak biz sadece Maraş’ın deniz kısımlarını açıyoruz dediğini, sonra bir adım daha giderek yüzde 3 buçukluk kısmına müracaat kabul edeceklerini söylediklerini kaydeden İzcan, “bütün Dünya, Uluslar arası hukuk bunu ret etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi şahin gibi bekliyor çünkü mülkiyet komisyonunu önünü açan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’dir. Oraya yapılan binlerce müracaatı değerlendiremedik, ikinci bir hamle geldi temel fark ise daha önceden yasal sakinlerine BM kontrolünde iade edilecek Kıbrıs Cumhuriyeti toprağı olacak olan Maraş, şimdi KKTC egemenliğinde Rum toprağı olacak şimdi BM Güvenlik Konseyi Kararı’na ters düşen noktada burasıdır, bunu bilmemiz lazımdır. Maraş KKTC toprağı değildir. KKTC sınırları dışında özel bir statüdedir” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin bugüne kadar buna uyduğunu belirten İzcan,  “Erdoğan hükümeti, bu kararı ters yüz ediyor. Erdoğan şimdi, hayır diyor, ben buradaki siyasetten vazgeçtim, ben burayı gerekirse kendim açacağım, müracaat gelmezse de Türkiye’deki iş adamlarına da buradaki iş adamlarına da eş değercilerine de dağıtacağım. Söylediği budur. Bir kısım insanın iştahının kabarmasının sebebi budur” dedi.

İzcan, buna itiraz ettiğini kaydederek “çünkü bu tutumla anlaşmanın ölüm fermanını imzalıyorsunuz. KKTC ilhak ederse orayı, bu savaş sebebi bile olur. Buranın sahibi vardır, bunu başkasına verirlerse bu AHİM’e gider ve bunun bedelinin hepsini bizden çatır çatır alırlar, çünkü mülkiyet hakkını biz öncelerde tanıdık” şeklinde konuştu.

***

Günün Sözü

“Sende bir şey var.. Bana derin derin nefes aldıran bir şey.”

Pablo Neruda


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları