İfade hakkının sınırları ve Leman Dergisi

Yayın Tarihi: 02/07/25 07:35
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Leman dergisinin Hz. Muhammed’in karikatürünü yayımlaması, ifade özgürlüğü kavramını savunanlar için bir zafer olarak görülebilir. Ancak ifade özgürlüğü, yalnızca sınırsız bir hak değildir; aynı zamanda derin bir sorumluluğu da beraberinde getirir. Bu durum, özellikle hassasiyetlere ve kutsallara dokunan bir konuyu ele alırken daha da önem kazanır.

Öncelikle, özgürlük kavramını bir temel hak olarak savunmak elbette modern demokrasilerin ve insan haklarının temel taşlarından biridir. Ancak bu özgürlük, başka insanların değerlerini alenen incitme hakkını içermez. Hz. Muhammed, İslam dünyasında yalnızca bir peygamber değil, milyarlarca insanın yaşamında merkezi bir yere sahip olan kutsal bir figürdür. Ona yönelik küçültücü bir yaklaşım, yalnızca bir kişiye değil, bu inancı taşıyan tüm insanlara yönelik bir saldırı olarak algılanır.

Eleştiri, insanlık tarihinin en güçlü ilerleme araçlarından biridir. Ancak eleştirinin amacı, anlamak ve geliştirmek olmalıdır; alay etmek ve aşağılamak değil. Leman gibi bir derginin, Hz. Muhammed’in karikatürü yayımlayarak yaptığı şey, özgür düşünceye katkı sağlamak değil, toplumlar arasında ayrışmayı ve düşmanlığı körüklemekten başka bir sonuç doğurmamaktadır.

Bu tür davranışlar, İslam dünyasında olduğu kadar Batı dünyasında da yankı bulmuş, kutuplaşmayı artırmıştır. Özgürlük adı altında yapılan bu saldırılar, Müslümanlar arasında Batı’ya olan öfkeyi artırırken, aynı zamanda Batı’da da İslamofobiyi körüklemektedir. Bu durum, insanlık için bir kayıptır.

Düşünce özgürlüğü, etik bir çerçevede anlam kazanır. Bir topluluğun inançlarını hedef alarak onları aşağılamak, yalnızca ahlaki bir sorumsuzluk değil, aynı zamanda sosyal barış için bir tehdittir. Özgürlüklerin sorumluluk olmaksızın kullanıldığı her durumda, toplumsal dokunun zedelenmesi kaçınılmazdır.

Unutulmamalıdır ki Hz. Muhammed, sadece bir dini lider değil, aynı zamanda dünya tarihinin en etkili figürlerinden biridir. Onun yaşamı, barış, sevgi, hoşgörü ve adalet ilkelerine dayalı bir modeli temsil eder. Bu modelin anlaşılması için hakaret değil, diyalog ve anlayış gereklidir.

Kutsallara saygı, bir inanç meselesi olmanın ötesinde bir insanlık meselesidir. İnsanların inançlarını alaya almak, yalnızca bireysel olarak onların değil, toplumsal bağların da yıkılmasına neden olur. Bugün, dünya olarak her zamankinden daha fazla dayanışmaya ve birlikte yaşam kültürüne ihtiyacımız var.

Leman gibi yayın organlarının, ifade özgürlüğünü bir silah gibi kullanmak yerine, bu özgürlüğü barışın ve anlayışın aracı haline getirmesi gerekmektedir. Hakaret içeren bir yayın yapmak kolaydır; zor olan, farklılıkları anlamaya çalışmak ve ortak bir zemin inşa etmektir.

Hz. Muhammed’in karikatürünü yayımlamak, bir özgürlük göstergesi değil, sorumsuzluğun bir tezahürüdür. Özgürlüğü savunurken, toplumsal barışı ve insanlığın ortak değerlerini göz önünde bulundurmak zorundayız. Eleştiri yaparken bile, karşımızdaki insana ya da topluma duyduğumuz saygıyı kaybetmemeliyiz.

Leman gibi dergilere düşen görev, insanlık için birleştirici bir rol oynamak, çatışmayı değil, uzlaşmayı teşvik etmektir. İfade özgürlüğü, yalnızca bir hak değil, aynı zamanda bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu yerine getirmeden yapılan her hamle, insanlık için bir kayıp olacaktır.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları