Bir siyaset başarısı “Ahmet Savaşan”

Yayın Tarihi: 31/01/22 07:00
okuma süresi: 9 dak.

Dr. Ahmet Savaşan’ı uzun yıllardan beri tanıyorum. Bu süre içinde çok farklı konularda temas etme olanağımız oldu. Yakın Doğu Üniversitesi’nde 20 yıl turizm işletmeleri Genel Müdürlüğü yaptı. Yine karşımıza Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi kurucu kadrosunda üst düzey yönetici olarak çıktı. Aynı zamanda toplumsal birer olgu haline gelen Denktaş gibi liderlerimizin veya toplumsal kimlik sahibi kişilerin hastalıkları ve tedavi süreçlerini birebir takip etti, basının karısına çıkarak açıklamalar yaptı; aileleri ile yakinen ilgilendi. Bunun yanı sıra gerek kurum kuruluşların üyelerinin gerekse de ihtiyaçlı kişilerin özel koşullarda sağlık hizmeti almalarına her zaman öncülük yaptı. Ayrıca dünyanın dört bir yanında devletimizi turizm alanında laiki ile temsil etti, Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın karşı çıkmasına rağmen KKTC’nin Başkan Yardımcısı ülke olarak Dünya Sağlık Turizmi Konseyi’nde temsil edilmesini sağladı…

Ahmet Savaşan yaklaşık 10 yıldan beridir Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi ile Merkez Yönetim Kurulu Üyeliği, Genel Sekreter Yardımcılığı gibi pozisyonlarda görev yapıyor. Bu süre içinde basının karşısına çıkmaktan hiç kaçınmadı. Sadece insanlarla iyi geçineyim ve günü geldiğinde oylarına talip olayım; bu arada herkese duymak istediği şeyleri söyleyeyim anlayışında olmadı. KKTC’nin sorunları konusunda bilgi ve fikir sahibi olmaya, çözüm üretme noktasında katkı koymaya ve bunları yaparken de yaptıklarını halkı ile paylaşmaya önem verdi. Sağ kulvarda siyaset yapan çoğu kişide olmayan bir düzeyde düşünce ve siyaset üretmeye ve paylaşmaya gayret gösterdi.

İletişim temeli olarak samimiyet...

Dr. Ahmet Savaşan’ın yüzünde yaradılışından kaynaklanan sert bir ifade var. Belki de kendisi de farkındadır ki çoğu insan bu sert ifadeyi “insanlara tepeden bakar” olarak değerlendiriyor. Siyasetçilerde alışık olmadığımız bir yüz ifadesidir bu... Bu yüz ifadesi ve ciddi duruşu nedeniyle belli başlı kişilerden “Ahmet Savaşan’ın seçilemeyeceğini” duydum. Şimdi değil sadece, önceki seçimde de... Ama Ahmet Savaşan, gerek parti içinde yaptığı çalışmalar, gerekse uluslararası faaliyetleri ve elbette insanlarla kurduğu samimi ilişkileri sayesinde geçen genel seçimden de önemli bir başarı elde ederek çıkmış, UBP gibi köklü bir partide, milletvekili olma olanağını kıl payıyla kaçırmıştı. Ayrıca son on yılda UBP üyelerine güvendiğini de bütün kurultaylara aday olarak gösterdi.

Savaşan’ın güçlü “yeni milletvekili” adayı olduğu kabul görmüştü…

Bu seçim döneminin en güçlü “yeni milletvekili” adayıolduğu daha ilk günlerde kabul gören Dr. Ahmet Savaşan’ın ciddi duruşu ve sert görünen mizacı nedeniyle kıskançlık veya rekabet temelli seçim kaybedeceği söylemi ne partililer ne de halk tarafından kabul görmedi. Çünkü Ahmet Savaşan ilk olarak Parti Meclisi seçimlerini üst sıralarda, ardından da yapılan milletvekili adaylık sıralama seçimini de büyük bir başarı elde ederek Lefkoşa’da ikinci sırada tamamladı. Üçüncü sırada girdiği milletvekili yarışından da hiç irtifa kaybetmeden çıktı. Milletvekilleri Hasan Taçoy ve Zorlu Töre gibi isimleri geçti.

Sert görünüşünün altında merhametli, samimi ve dürüst bir kişi var…

Merak edip araştırdım... Bu süreçte yanında olan kişiler, “Abi, sen de onu tanırsın. Onun sert yüz ifadesine rağmen Savaşan sırasında kendi ile bile dalga geçebilecek samimi bir insandır. Ayrıca gerçekçidir. İlk tanışıklığımızda bizde de kuşku uyandıran sert tavrının ne anlama gittiğini iki-üç buluşma sonra anladık. Yapmacık gülümsemeler yerine, Ahmet Savaşan’ın o sert görünüşünün altında merhametli, samimi ve dürüst bir kişi olduğunu gördük, öğrendik. Sahte gülücükler saçmaktan her zaman kaçınan, Allah vergisi sert ifadesinden ötürü anlaşılmakta biraz zamana ihtiyacı olan Ahmet Savaşan’ın, kendisi için yaratılmaya çalışılan bunegatif algıyı kurduğu samimi ilişkiler ve içtenlikle yaptığı yardımlar ile kırmayı başardığı ortadadır” dediler.

Samimiyet, siyasal iletişimin temelidir…

Düşündüm; ilişkimizin geçmişini gözden geçirdim ve tamamen ikna oldum...

İlk bakışta insanı uzak durmaya iten bu sert duruşun yarattığı ön yargının samimiyetle ortadan kalktığının ve güneşin balçıkla sıvanamadığının son örneği oldu Savaşan’a sandıklardan çıkan oylar. Samimiyet, siyasal iletişimin temelidir ve Dr. Ahmet Savaşan’ın başarısı bunu bir kez daha kanıtlamıştır.

Bilgili ve ilgili milletvekillerine olan ihtiyaç...

Her şey iletişim kabiliyeti ile çözümlenmiyor kuşkusuz... Siyasette başarılı olabilmek için halkın sorunlarına ilgi duymak, bu sorunlar konusunda bilgi sahibi olmak ve sonuçta halkın karşısına benimsenebilen politikalar ile çıkmak da gerekiyor.

Kampanya süresince Ahmet Savaşan, Ulusal Birlik Partisi’nin başlıca sözcülerinden biri oldu. Başbakan Sucuoğlu’nun bir cümle ile özetlediği yeni vizyonununayrıntılarını ve gerekçelerini onun ağzından dinledik. Bu konuda konuşup anlaştılar mı; yoksa Savaşan bu işe kendi mi soyundu bilmiyorum doğrusu... Bildiğim şudur, Başbakan Sucuoğlu’nun gerek partisinde gerekse de ülkede başlattığı yeni dönemin en açık destekçisi ve sözcüsü oldu Dr. Ahmet Savaşan.

UBP’nin hayal satmadığını açık açık anlattı…

Ulusal Birlik Partisi, seçimden sonra önceliği ekonomiye vereceğini duyurdu ama ekonomide yapılacakları, “bildiğimiz işi daha iyi yapacağız, hayal satmayacağız. Turizm, yükseköğretim ve konut sektörünü eskisinden daha iyi sürdüreceğiz. Akıllı tarım ve bilişim alanını geliştireceğiz” diye halka anlatan Ahmet Savaşan oldu.

Anastasiadis’in yapmaya çalıştıklarını deşifre etti…

Cumhuriyetçi Türk Partisi, maaş ödemelerinde Euro’ya geçeceğini açıkladı, bunun yapılamayacağını gerekçeleriyle pek çok televizyon programında anlatan yine Ahmet Savaşan oldu ve CTP’nin belki de geri adım atmasına da neden oldu.

Doğrudan Kıbrıs sorununun içinde olan UBP milletvekili adaylarının çoğu susarken, partisinin Kıbrıs sorunundaki duruşuna cesaretle açıklık getirenlerden biri yine Dr. Ahmet Savaşan oldu. Kıbrıs Rum lideri Anastasiadis’inyapmaya çalıştıklarını rum ve uluslararası basını da takip ederek deşifre etti Savaşan.

Adaylığı ciddiye aldı, gereğini yaptı...

Milletvekili adaylığına içerik katmaya çalışan Dr. Ahmet Savaşan, seçim kampanyasına da ciddiyet getirdi. Partisinin bütün faaliyetlerinde ön saflarda aday arkadaşlarıyla birlikte boy gösterirken kendi ekibi ile de sahada olmaya gayret etti. İletişim alanında yüksek lisans yapmış olması ve bu alandaki akademik çalışmalarınında avantajlarını kullanarak ürettiği veya ürettirdiği malzemeleri sürekli olarak sosyal medya hesaplarından paylaştı Savaşan. Videoları, fotoğrafları ve metinleri “öylesine” hazırlanmış değildi; özenliydi. Uzun yıllardır yaptığı faaliyetlerinden türetilmişti ve emeğinin yansımasıydı kampanyası. Somuttu. Yine kendisinin insan, kadın, çocuk, yaşlı, engelli, turizm gibi alanlarda yıllardır yaptıklarıydı aslında kampanyasının ana temeli. Yine Ahmet Savaşan siyasal tarihimizde seçim kampanyasında işaret dilini kullanan ilk siyasi figür olarak tarihe geçti bence. Hem de bunu 2013 yılından bu yana sürdürerek. Bu aslında siyasal iletişim konusunda olduğu kadar onun farklı kesimlere özellikle de engellilere karşı hassasiyetini de gösteriyor. Bu ayrıca işini de ciddiye aldığını da gösterdi.

Onun yaptıkları referans alınacaktır…

Kısaca, Dr. Ahmet Savaşan, bu seçim kampanyasının adeta yıldızlarından oldu. Seçildiğine göre, bundan sonraki kampanyalara da örnek olacaktır. Bundan sonra bu işlere soyunacaklar onun yaptıklarını referans alırlarsa hem kendileri, hem de bizler için daha güzel şeyler yapma olanağını da yakalayacaklarına inanıyorum.Yolun açık olsun Ahmet Savaşan. Sen azimle çalışıldığında nelerin başarılabileceğini tekrardan bizlere gösteren iyi bir örnek oldun. Başarılı olacağından eminim.

***

Günün Sözü

"Demokrasiye muhalif en iyi kanıt, ortalama bir seçmenle bir beş dakika konuşmaktır."

Churchill


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları